Karpal tünel sendromu; el parmaklarının hareket ve duysunu sağlayan median sinirin; bilekte karpal tünel adı verilen geçitte sıkışması sonucu meydana gelen bir sendromdur. İlk belirtileri parmaklarda karıncalanma ve güçsüzlük olup; ilerleyen durumlarda ağrı; uyuşukluk ve tüm elde güzsüzlüğe neden olan kas atrofisidir. Şikayetler hafif şiddetle başlar ve zaman içince artarak dayanılmak hale gelir. Hastalık 40-60 yaş arasında ve daha çok kadınlarda görülmektedir.
Neden Oluşur?
Tekrarlayan bilek hareketleri ve bilekte aşırı gerilme sonucu; karpal tünel içerisinden geçen damar-kas paketinin genişleyerek median siniri sıkıştırması sonucu olur. Gebelerde vücut sıvılarında artış olması nedeniyle karpal tünel sendromu gelişir; bu geçici bir durumdur ve doğumdan birkaç hafta sonra geçer.
Belirtileri Nelerdir?
Özellikle ilk üç parmakta (baş parmak; işaret parmağı; orta parmak ve yüzük parmağının orta parmağa bakan yarısı) karıncalanma; uyuşma yada iğne batması hissi.
Parmaklarla başlayan ve zamanla kola ve omuza kadar vuran ağrı. Ağrı genellikle geceleri uykudan uyandıracak kadar şiddetlidir ve hasta ellerini sallayınca ağrısı azalır.
Parmaklar ve avuç içinde uyuşukluk ve his kaybı olabilir. Bu sebepte kişiler günlük hayatlarında dikkatli olmalıdır; anlamadan elini yakabilir yada yaralayabilirler.
İlerleyen vakalarda; sinir üzerindeki hasar arttıkça parmaklar ve elde güçsüzlük gelişebilir. Kişi elinden eşyaları düşürmeye başlar.
Tanısı Nasıl Koyulur?
El bileğine refleks çekici ile vurulduğunda; parmaklara vuran karıncalanma hissi fizik muayene belirtileri arasındadır ve tinel bulgusu adı verilir. Phallen testi ile de hastanın bilekleri 90 dereceye getirilerek 1-2 dk beklenir; belirtilerin şiddetlenmesi pozitif olarak değerlendirilir. Kesin tanı için EMG yöntemi kullanılabilir.
Kimlerde Görülür?
Elişi ve örgü ören ev hanımlarında; tekrarlayan bilek hareketlerinden dolayı karpal tünel sendromuna yakalanma ihtimali yüksektir.
Uzun süre bilgisayar kullanan ve yazı yazan ofis çalışanlarında;
Playstation ve xbox gibi oyun konsollarını fazla kullanan kişilerde ileriki zamanlarda;
Titreşimli el aletleri kullanan işçilerde;
Kasaplarda ve şoförlerde
Piyano ve kalın telli çalgı çalan müzisyenlerde;
Gebelerde
Nasıl Tedavi Edilir?
Tedavide birinci basamak; bilek hareketlerinin kısıtlanması ve antienflamatuar ilaçlardır. Sıkışan sinirin kılıfındaki hasarın tamiri için B vitamini takviyesi alınmalıdır. Bilek hareketlerini kısıtlamak için; bileği nötral pozisyonda tutan ortezler verilir. Ortez hastanın işini etkilemiyorsa gün içerisinde de kullanılabileceği gibi gece de mutlaka takılmalıdır. Mümkünse hastalığa sebep olan aktivitelere son verilmelidir.
Medikal tedavi ve ortezlemeden fayda görmeyen hastalarda; karpal tünel içerisine steroid enjeksiyonu yapılabilir.
Bütün tedavilere karşı sonuç alınamayan ilerlemiş KTS’li hastalarda cerrahi seçenek düşünülebilir. Cerrahi tedavi kesin sonuç verir; el bileği ile avuç arasından yapılan kesi ile; karpal tüneli oluşturan bağ kesilerek; bası ortadan kaldırılır. Fakat operasyondan sonra ameliyat bölgesindeki ödemden dolayı şikayetlerde hemen iyileşme olmayacağı gibi ağrılarda artış olabilmektedir. Operasyondan birkaç hafta sonra ödemin azalmasıyla birlikte şikayetlerde zamanla geçecektir.
Geç kalınmış cerrahi tedavilerde; sinir üzerinde kalıcı hasarlar olabileceği için; şikayetlerde tam olarak geçmeme gibi problemlerle karşılaşılabilmektedir. Bu sebeple zamanında doğru uygulanan tedavi önem arz etmektedir.