Yerel Yakın Tarih
BABAESKİ’DE YERLEŞME VE YAPILAŞMA
Mimar Mucit Öztabak *
Özet:
Babaeski’de yerleşmenin tarih sırasına göre gelişimini; gelişme yönlerini; inşaat fihristleri ve imar planları inceleyerek; tarihsel gelişimi ve şehirleşme yolundaki ivmesini inceledim. Belediyenin imar düzenlemeleri ve yaptığı aşamaları irdeledik. İmar hareketleri ve inşaatlar hakkındaki yaşadıklarımla. Belediye arşivlerini de inceledim. Babaeski’nin yapılaşma alanlarını; yerleşme yönlerini ve gelişme hareketlerini; imar ve inşaat yönünden inceledim.
Abstract :
Babaeski’de yerleşmenin tarih sırasına göre gelişimini; gelişme yönlerini; inşaat fihristleri ve imar planları inceleyerek; tarihsel gelişimi ve şehirleşme yolundaki ivmesini inceledim. Belediyenin imar düzenlemeleri ve yaptığı aşamaları irdeledik. İmar hareketleri ve inşaatlar hakkındaki yaşadıklarımla. Belediye arşivlerini de inceledim. Babaeski’nin yapılaşma alanlarını; yerleşme yönlerini ve gelişme hareketlerini; imar ve inşaat yönünden inceledim.
Ön söz
Günümüzden geriye doğru Babaeski’deki yapılaşmayı; imar planlarını ve imar düzenlemelerini dikkate alarak inceleye çalıştım. Son imar planının onayından az sonrasından itibaren yerleşmeye şahit oldum. Görevim gereği yapılaşma ve mevzuatı da yakından takip etme ve tanıklık etme imkânı buldum. Babaeski Belediyesinde İmar Müdürlüğünde çalışmam ve doğma; büyüme Babaeskili olmam da bu makaleyi yazmamda katkısı oldu. Sözlü tarih araştırmalarımda da ilerleme kaydedilince ve anılarımı da yan yana getirince ve kaynakça için biriktirdiğim verileri de analiz ettiğimde çıkan bu bilgileri sizlerle paylaşma ihtiyacı duydum. Babaeski’nin merkezi ve dönemlere göre büyüklüğünü de hedeflediğim için bu çalışmanın bilgilerinin; Babaeski’nin gelişme ivmesini hesaplamada; şehrin büyüme grafiklerinin çıkarılmasında; yeni planlama hedefleri belirlemede; sonraki kuşaklara ışık tutacağını düşünüyorum.
Dönem dönem incelemeye çalıştım. Haritalarımı da hâlihazır haritalar üzerine dönemlere göre hazırladım. Kaynak olarak Eski Babaeski Fotoğraflarını; inşaat arşivlerini; imar planlarını ve söyleşileri dikkate aldım.
Giriş:
Ergene vadisinde 41 derece 25 30" enlem ile 27 derece 05 30" boylamlarında kurulu bulunan ilçe; il merkezine 36 km uzaklıktadır. Kuzeyinde merkez ilçe Kırklareli; doğusunda Lüleburgaz; Güneyinde Hayrabolu; batısında Pehlivanköy ve Havsa ilçeleri ile komşudur. 652 km2’lik bir alana yayılan ilçe Ergene suyunun Kuzey kısmında hafif dalgalı alüvyonal saha üzerinde kurulmuştur. İlçe merkezinin denizden yüksekliği 55 metredir. arazinin 20 metrelik eğimi yüzünden kuzeyden inen küçük akarsular yerleşme alanını doğudan Şeytan Dere batıdan ise Çörtlen deresi ile ayırmıştır. Arazinin % 19;2 si ova; %80;8 I ise dalgalı arazidir.
Yüz ölçümü 53.118.000 m2 dir.
Evliya Celebi Seyahatnamesinde Babaeski yi şöyle anlatır: (1651 yılında Edirne yönünden yanında Abaza Melek Ahmet Paşa ile birlikte geçmiştir.)
“Madyanoğlu Yanko zamanından beri mamur bir kalesi olan büyük bir şehir idi. Sonra Sırp; Bulgar ve Hersekliler birleşip İstanbul u harap etmeye giderken; bu şehri de harab ettiler. Sonra Sarı Saltuk Bay Pravadi yakınında vefat ettiğinde; eski vasiyeti üzerine cenazesi yedi adet tabuta konarak her biri bir tarafa götürülürken Edirne kralı da bu adam bizdendir diye Saltuk’un naaşını getirip bu Babaeski de gömdürür. İşte buna dayanarak kasabaya Babaeski denmişler. O şeref ile günden güne gelişmektedir. Vize sancağı hudutlarında; halkı bütün vergilerden muaf ve müsellem; yüz elli akçalık kazadır. Bin altmış adet bağ ve Bahçeli; Baştanbaşa kızıl kiremitle örtülü alçaklı yüksekli kagir binaları vardır. Yirmi mihrabıdır.
Şehrin doğu girişinde ve kenarında bulunan Ali paşa Camii; Süleyman Han Vezirlerinden Semiz Ali Paşa adı ile şöhret bulmuş tedbirli bir vezir yaptırmış. Padişah camileri derecesindedir. İstanbul da Topkapısı dahilindeki Ahmet paşa Camiine benzer. Amma bu ondan geniş; aydınlık; süslü ve mükemmel; seyre değer bir binadır. Medrese; imaret; han ve dükkânların hepsi bu Ali Paşa nın hayır eseridir. Camiin kubbesi göğe baş uzatmış olduğundan; bir konaklık yerden kurşunları mavi deniz gibi dalgalanır. Bu da koca Mimar Sinan’ın eseridir. Burada dahi sanatını gösterip öyle yüksek bir minare yaptırmıştır ki; sanki Rüstem paşa Camii nin minaresidir. Ondan sonra çarşısının iç yüzünde Fatih Sultan Mehmet Han Camii de faydalı; küçük bir eski camidir. Amma Cemaati kalabalık olduğundan ayrı bir ruhaniyeti vardır. İçi ve dışı o kadar süslü değildir. Tek şerefeli yüksek bir minaresi olup oldukça tamire muhtaçtır.
Bunlardan başka yedi mescit; yedi çocuk mektebi; yedi han; yüz kadar dükkan; bir aşevi; bir hamam; üç tekke ve çarşı içinde hayat suyu akan bir çeşmesi vardır. Bu çeşmenin tarihi:
hatif-i garb didi tarihini;
çeşme-i selsebil ab-ı hayat. sene 932
Bu kasabadan gecen Ergene nehrinin kolu üzerinde Çoban Deli Kasım Ağa nın yaptırdığı yedi gözlü büyük bir köprü vardır. Bu kol; Istranca dağlarından birikip Ergene ile beraber Koca Murad Han ın yetmiş dört gözlü Ergene köprüsü altından geçerek Meriç’e karışır. Bu Çoban Deli Kasım Ağa bu köprü yerinde koyun güderken Cenab-ı hak kendisine Müslümanlığı nasip edip zamanla Dergah-ı ali yeniçeri ocağında kulkethüdası olur. Sonra Sultan Dördüncü Murat Han tarafından hapsolunca; "Ahdim olsun; bu girdaptan kurtulursam koyun güttüğüm yere bir köprü yaptırayım "der. Kurtulduktan sonra da ahdini yerine getirip Dört yüz Rum Kesesi sarf ederek; bu büyük köprüyü yaptırmıştır. Ama doğrusu binde bir görünen cinsten büyük bir köprü olup; tumturaklı kemeri sanki samanyolu gibidir. Sımahi nin yazdığı tarih:
Cenab-ı Hazret-i Sultan Murad-ı Cemazamet
Muradı üzre ide sayesin Huda memdud
Sımahi canıma hatiften irdi bu tarih
Ola bu cisr karin-i kabul-i Rabb-i vedud. sene 1034
Sarı Saltuk Baba Ziyareti: Sarı Saltuk Babanın bir ziyaret yeri de burada vardır. Rumeli’ye nasıl ayak basıldığı ve diğer halleri daha önce anlatılmıştı.
Şeyh Mahmud Şühudi: Yine Babaeskilidir. Maddi ve manevi ilimlerle meşhur; güzel yazı yazmakta da alim idi. Sarı Saltuk Baba nın tekkesinde gömülüdür. Bu tekke gerçi Bektaşi tekkesidir amma; dervişleri azdır. Vakıfları haris kimselerin eline geçmiştir. Şehrin batı tarafında bahçeler kenarında Edirne yolu üzerinde
Babasultan Türbesi: yol üzerinde mesire ve çimenlik bir yerdir. Bu baba; Gazi hüdavendigar ile Edirne fethinde bulunmuştur”.
Babaeski’deki yapılaşmayı; imar planlarını ve imar düzenlemelerini dikkate alarak zaman aralıklarıyla aşağıdaki gibi inceleye çalıştım.
1848 evveli oluşum
Tarihi eserlerimiz ve civarı dönemlerinde bayındır olacağından; yerleşimin merkezi az çok anlaşılmaktadır. Bunlardan;
Fatih Cami Fatih Sultan Mehmet tarafından 1467 tarihinde yapılmıştır. Ayrıca Fatih Cami önünde 1666 yılında yapılmış Dört Yüzlü Meydan Çeşmesi vardır. Cedid Ali Paşa Cami 1560 yılında yapılmıştır. Hamam ise; Fatih Cami’nin karşısında yer almaktadır. 1575 yılında Çandarlı Halil Paşa tarafından yaptırılmıştır. Sultan IV. Murat Köprüsü 1633 yılında Sultan IV. Murat tarafından yapılmıştır.
Türklerin Rumeliyi fethediklerinde 1361-62 yıllarında burada bir hisarcık vardı ve yıkılmıştı. Türklerin geldiği duyulunca Edirne kalesine sığınmışlar; Babaeski boşaltılmışlardı.1260’lı yıllarda Dobruca yöresine yerleşen Sarı Saltuk (Saltık) ölümü sonrası tekke ve zaviyesi vardı. Kiliseden mescide çevrilmiş tekke ve bir yerleşim mevcut idi.
Höyük Tepe milattan önce Traraklar döneminde yapılmış olduğu düşünülmektedir.
1848-1876 arası yapılaşma
Umumiyetle kabul edilen fikre göre Tanzimat ile birlikte tımar sistemi ortadan kaldırıldığından; bu tarihten 1847′ye kadar kısmen sipahiler ve kısmen de mültezimler; bu tarihten sonra da münhasıran mültezim ve muhassıllar vergileri toplamışlardır (miri araziyi tefviz etmişlerdir).
1826’da yeniçeriliğin kaldırılmasıyla birlikte bazı idari kurumlarda meydana gelen değişim Osmanlı Kadısının görev bütünlüğünü sarsmıştır. II. Mahmud devrinde 1836’ da
1876-1912 yılları arası Babaeski’de yapılaşma
Daha önce Karaağaç-İstanbul demir yolundan Alpullu-Büyük Mandıra dolaylarında ayrılarak Kırklareli yönüne 1890 yılında başlanmasına rağmen 1911’de demir yolu Fransızlar tarafından yapıldı. Her istasyona da gar binaları yapıldı. Babaeski Gar binasına 1925’ ten sonra ek depo ve ambar binaları ile Alpullu Şeker Fabrikası Alım ve idare binaları da aklendi. 1894 yılında kaymakam Abdurahman Efendi tarafından hükümet konağı yaptırıldı. 1880 de Şimdiki Özel İdare binasında Ziraat bankası açılmıştır. 1957 yılında da yeni yerine taşındı.
1876-1877 yıllarında 93 harbinde Babaeski işgale uğramış büyük hasarlar almıştır. Bundan sonra Babaeski tekrar Türklerin olunca Romanya ve Bulgaristan kuzeyinden büyük göç almış; Babaeski içine yerleşenler (denilir ki Ekşioğlu Ailesi; Kurhan Ailesi; Önen Ailesi; Apak Ailesi Vs) den başka civardaki bazı köyler oluşmuştur.
Evkaf Nezareti’nin kurulup vakıfların idare ve denetiminin tek elde toplanmasıyla da vakıflar üzerindeki denetim ve gözetimi sona ermiştir. 3 Kasım 1839 günü hatt-ı hümayun okundu.
1840 yılında yurdun her yerinde aşar vergisinin (öşür) 1/10 olmasına karar verilmiştir. Toprağın verimlilik durumu; iklim özellikleri gibi etkenler göz ardı edilerek alınan bu karar hem hazineye zarar vermiş hem de halk açısından zulüm ve eşitsizlik doğurmuştur
1856 ıslahat Fermanı’ndan sonraki gelişmeler ve Osmanlı vilayet yönetiminin aldığı biçim; günümüz Türkiye’sinin idari yapısını büyük ölçüde etkilemiş; hatta belirlemiştir.
1858 Arazi Kanunnamesinde; miri topraklar gene devlet elinde kalmış; dirlik sahiplerine ait bütün haklar da devletin eline verilmiştir. Devlet denetim görevini memur ve mültezimlere vermiştir. Arazi kanunnamesinden sonra iç ve dış baskılar sonucu miri arazinin çeşitli yollarla mülk haline geçişi önlenememiştir
1858’de toprakta özel mülkiyet; miras ve kadınla erkeğe eşit mirası öngören hükümler getiren Arazi Kanunnamesi; 1869 Vilayet Nizamnamesi; 1878 Vilayet belediye kanunu Kamusal alanda laikleşme sürecine girildiğini gösterir.
1871 (1283)yılında idare-i Umumiyye-i Vilayet Nizamnamesi’nin çıkartılmasına ve yeni düzenin yaygın biçimde denetlenmesine fırsat verildi. Tuna vilayetinde uygulandı. Tanzimat sonrası Osmanlı yönetimi; hiyerarşide yukarıdan aşağıya vilayet; liva; kaza; nahiye ve köy olarak teşkilatlandı. Osmanlı taşra kentlerinde modern beledi teşkilatlanmaya 1864 Vilayet nizamnamesi ile başlandığını görüyoruz. Belediye teşkilatının gerçek temelleri I. Meşrutiyet’te atıldı. 1877’den sonra şehremaneti meclis üyeleri hep tayinle bu göreve gelmişlerdir. Belediye meclis üyeleri 25 yaşını geçmiş; Osmanlı tebaasından olan; senede en az 50 kuruş emlak vergisi veren kimselerden seçilir. İlginç şart da Türkçe bilmek zorunluluğu idi.
1912-1924 yılları arası Babaeski’de yapılaşma
Bu yıllarda balkan harbi yaşanmış. Tüm Osmanlıya acı veren Çanakkale savaşları ve büyük seferberlik yaşanmıştır. Bu olaylardan Babaeski’de nasibini almış. Balkan harbinde büyük acılar çekmiştir. Babaeski halkından Anadolu içlerine Bilecik ve Bursa’ya göçler yaşanmıştır. Bu göçler sırasına da Alpulu Çilingir deresinde kan aktığını babasının gördüğünü söyler Rasim Ekşioğlu.
Balkan harbi sonrası Babaeski’den de az miktarda olan Bulgarlar Bulgaristan’a göç etmiş; Bulgaristan’dan gelen göçmenlerden bazıları da o dönemde şehir kenarı olan Şimdiki Atatürk ilkokulu arkalarına yerleşmişlerdir. Bu dönemde Romanya’dan da göç almış Babaeski.
Cedit Ali Paşa Camii Minaresi Balkan harbinde Bulgarlar tarafından yıkıldığı da söylenmektedir/ 1908 Şarköy depreminde yıkıldığı da. ( Babaeski köylerinden haznedar köy cami minaresinin de yıldığını köy halkı söyler.)Hangisinin doğru olduğunu araştıramadım.
Balkan harbi sonrası yürürlüğe giren Belediye teşkilat Kanunu çerçevesinde 1914 de belediye binası Kaymakam Tevfik Sırrı Gür tarafından yaptırıldı. Atatürk heykelinin olduğu yerde bir dört yüzlü çeşme; Şimdiki Kız Meslek Lisesinin olduğu yerde bir hastane yaptırdı. Bütün bunlar şehrin son yapıları idi. Var olan hiç bir binayı yıkıp yapmadı. 1911 yılında Devlet Demir Yolları yapımında işçilerin kalmak üzere yapılan evlerde ve küçük mahallede yerleşime açılmış; gelen Balkan göçmenlerinin ve 1935-1951 göçmenlerinden de yerleşenler görülmüştür. İşte bu mahallede Tevfik Sırrı Gür tarafından kurulduğu için Tevfikiye Mahallesi olarak anılmaktaydı. Günümüzde Tevfikiye Sokak denmektedir.
1915 Çanakkale Harbinden ölenlerin de getirilip kireç kaymağı ile gömüldüğü (Niyazi Güreşçi ve Tahir Çelik belirtmektedir.) Höyük Tepe kıble yönündeki mezar anıtta; 1960’lı yıllara kadar Vatan / Çanakkale şehitleri anılırdı.
1913 yılında Hamidiye mahallesinde Kırklareli Caddesindeki gazhane 1945- 1946-1947 yılında sarı okul olarak öğretime açıldı. 3 sınıf okutuldu. 4. Ve 5. Sınıflar diğer okullara nakil edilerek öğretim yapılıyordu. 1963 yılında burada Halk Eğitimi Binası yapılıp hizmete açıldı.
1923 mübadele göçü
Türk Kurtuluş Savaşı’nın hemen bitiminde; Türkiye Rumlarının büyük bir kısmının Türkiye’yi terk etmeleriyle ortaya çıkan göçlerdir. Milletler Cemiyeti Raportörü İsveçli Dr. Nansen’in ilk önerisi; Yunanistan’daki Müslümanlarla; Anadolu’daki Ortodoksların isteğe bağlı olarak değiştirilmesi ve İstanbul’daki Rumların değişim dışı tutulmalarıydı. Türkiye; İstanbul’un değil; Batı Trakya’nın değişim dışı tutulmasını istiyordu; çünkü bu bakış açısına göre; Müslümanlar Batı Trakya’da azınlık değil; çoğunluktu. Yunanistan ise; Yunanistan’daki göçmen yığılmasına dikkat çekip; ortaya çıkan yer sorununu gündeme getiriyor ve önlem olarak 350.000 Türkün derhal Anadolu’ya; Rumlardan boşalan yerlere gönderilmesini istiyordu. Türkiye bir anda 500.000’i aşkın bir göçmen selinin baskınına uğramıştır denilebilir.
Türkiye’ye mübadele yoluyla geçen göçmenlerin 40.041’i Edirne’ye; 22.237’i Tekirdağ’a; 19.920’si Kırklareli’ne; yerleştirilmiştir. Rasim Ekşioğlu ve babası 1973 yılında Yunanistan seyahatti sonrası “Babaeski’den giden Rumlar Yunanistan’da FLORİNA ve turistlik bir sahil kasabası olan WODİNA kentlerine gittiler. YENİCE Selanik yakınlarında bir şehre de yerleşen olmuş. Biz babamla buralara gittik. Babam eski arkadaşlarını buldu. Onlarla yazışıyordu zaten. Onlardan birinin oğlu belediye başkanı olmuş.” Dedi. Babaeski ye gelen göçmenler boşalan Varoş (Gazi Kemal ) Mahallesine yerleştirildi. Gelen Müslümanlar arasında Roman Hemşerilerimizde vardı.
Babaeski’ye gelenler büyük çoğunlukla Selanik civarındandır.
1924-1935 yılları arası Babaeski’de yapılaşma;
1934 yılında köprü altına mezbaha yapıldı. 1925 yılında Alpullu şeker fabrikası kuruldu. Fabrikaya gelir getirmek ve ham madde ihtiyacını karşılamak için Türkgeldi ve Samsaklı Tarım Üretme çiftlikleri kuruldu.
1935-1947 yılları arası Babaeski’de yapılaşma
Dönemin Belediye Başkanları; Ahmet Ekşioğlu (1942-1947); Mustafa Apak (1937-1941); Yakup Naci Saygın (1935-1937);
1934-1935 yıllarında Bulgaristan’dan göç yaşanmış.göçmenler il önce minaresi yıkık Cedit Ali Paşa Cami avlusunda ve etrafında kabul edilmiş. Babaeski iskân memurları aracılığı ile yerleştirilmiştir.
Askerlik Şubesi yandı.
Atatürk parselleri denen Dindoğru Mahallesi 1935 göçmenlerinin bir kısmı yerleştirilmiştir. Düzgün Bir birini dik kesen yollarla oluşturulan bu mahalle kısmı; eski belediye arkasında ve eski Nadırlı Yolu köşesinde Ekici ailesi çiftlik evi ve ahırlarından sonraki demir yoluna kadar olan alandı. 1941 yılından sonra da bu alanın güneyi Fevzi Çakmak Mahallesi Olarak ihdas edildi.
1945 tarihli imar planı öncesinde hali hazır çalışması yapılmış.İmar planı 1.07.1947 tarihinde onaylanmış.
Gazi Osman Paşa ve Hamidiye Mahalleri de yerleşenler çok olmuş. Bu tarihler arasında GOP Mahallesi henüz kurulmamış bu mahalle Hamidiye olarak anılmaktaydı. 1950 yılında yeni gelen (1950-51) göçmenleri sonrasında ihdas edilmiştir.
Harita 2:
Harita 3
1947-1967 yılları arası Babaeski’de yapılaşma
1947 yılında ilk defa hali hazır harita ve imar planı yapılarak modern şehirciliğe adım atıldı. Bu dönemin belediye başkanları; Mustafa Türedi (1949-1951); Nazif Arslan(1951); Mehmet Emin Batur(1952-1954); Mustafa Türedi(1955-1957); Saim Ökmen(1957-1958); Mustafa Türedi(1959-1968) Bu dönemde 1950’li yılların başından 1960’lı yılara kadar Babaeski şehrin kadastrosu tamamlanmıştır.
1950-1951 göçü yaşanmış. Babaeski nüfusunda artış olup; 15 sene önce gelen soydaşlarının ve göçmenlerin yakınlarına yerleşmişlerdir. 1950 yılında Hamidiye Mahallesi’nden ayrılarak Gazi Osman Paşa Mahallesi oluşturuldu. 1950-1951 yılları arasında Bulgaristan’dan büyük göç yaşanmış. Babaeski’de nüfus artışına neden olmuş. Daha çok Gazi Osman Paşa ve Hamidiye Mahallesine yerleşim olmuştur.
1952-1953 öğretim yılında Gazi Osman Paşa İlkokulu 4 sınıf olarak öğrenime açılmış. Bina daha önce süvari alayına aygır deposu olarak kullanılmaktaymış.
1957 yılında Ziraat Bankası yeni yerinde hizmet vermeye başladı. Daha önce bu yerde askerlik şubesi vardı ve yandı.
Cumhuriyet ilkokulu 1956-1957 yapılmış ve 1958 yılında bu binaya taşınmıştır. Daha önce yan binada 1915 yılında yapılan ve 1931 yılına kadar hastane olarak kullanılan binada İnönü Mektebi olarak öğretim görülmekteydi. Bu bina yıkıntıları üzerine 1968 yılında “İlköğretim Müdürlüğü ve Müsamere Salonu” yapıldı. Daha sonra yıkıp yerine Kız Meslek Lisesi 1980’li yılarda yapıldı.
1960 ihtilalı sonrası halkevleri; kapatılıp bina orduevine dönüştürüldü. Hemen Kuzeyin de daha önce Kızılay binası ve Tarım Kredi Kooperatif binası da yapılmıştı.
Demokrat Parti döneminde 1950-1960 Ofis binaları yapılmış. Babaeski’nin Kuzeydeki Merası Önceleri Panayır alanı olarak ta kullanılan yer kamuya ait olması gerekenken Milli Savunma Bakanlığına tahsis edilerek “Astsubay lojmanları” yapılmış. Belediyenin 70 dönüm tarlası askeriyece işgal edilmiştir.
1967-1978 YILLARI ARASI BABAESKİ’DE YAPILAŞMA
1972-1974 yıllarında ve 1978 yıllarında Bulgaristan’dan göç almıştır. Bu göç ile gelenler Babaeski’nin çeşitli yerlerine ve her mahallesine yerleşmişlerdir. Bu dönemde 1968 yılına kadar Mustafa Türedi Başkanlık etti. 1968-1977 yılları arasında Gündüz Onat Belediye Başkanlığı yaptı. 1980 Eylülüne kadar da Mustafa Güzel Belediye Başkanlığı yaptı. 1968 yılında hâlihazır harita yaptırılıp 1947 den beri kullanılan imar planı revize edildi. 1968 yılında kamulaştırılan alan üzerinde (doğu bloklarından başlanarak ) hal binaları yapılmaya başlandı. 1969 yıllarından itibaren Küçük sanayi sitesinde ilk bloklarla sanayi sitesi yapımına başlandı. Şehir içindeki atölyelerin yeni yerine taşınması istendi. Önceki yıllarda yapılan toplu sünnet düğünleri ve panayır birleştirilip 1970 yılından itibaren Babaeski Karpuz Festivali bu etkinliklerin yapıldığı temmuz-ağustos aylarında yapıldı. Etkinliklere güzellik yarışması; at yarışları; güreş müsabakaları da eklendi. Futbol turnuvası da yapıldı. 3 sene sonra adı Tarım festivaline çevrildi. 1971 yıllarından sonra Belediye Soğuk Hava Tesislerinin yapımına başlandı. 1972 yılında Fevzi Çakmak İlkokulu öğretime açıldı. 1973 yılında Cumhuriyetin 50. Yılında Ortaokul yeni binasına taşındı. Önceleri ziraat bahçesi olarak adlandırılan parkın ortasında havuz vardı. Ve düğünlerde burada yapılırdı. Kuzey kısmında da biriket duvarları olan düğün ve festival salonu yapıldı ve yanında ayva ağaçları altında gül bahçesi içinde lokanta açıldı. Bir dönem şarap evi ve eğlence mekanı olarak ta kullanıldı.
Belediye Fen İşleri İnşaat Ruhsatları Fihristi ne göre bu dönemde; TEK Etibank Tesisleri Lojmanları (27-6-1968); Verem Savaş Dispanseri (11-2-1969); 132 sayılı Yağlı Tohumlar Gazi Osman Paşa depoları (15-6-1970-“18-6-1976); Belediye Soğuk Hava Depoları Gazi Kemal Mah. (12-4-1971); Ekmek fabrikası (4-4-1972); hacı hasanda okul (28-6-1972); Müftülük ve Doğan Görkey Kütüphanesi inşaatı (6-4-1973) ; Yağlı Tohumlar binaları (24-1-1973---9-7-1973); PTT binası (29-1-1973) Yapı Kredi Bankası (şimdiki belediye karşısı Küçükekşioğluna ait dükkan (1973) Dindoğru Mah. Dernek Camisi (25-1-1974;) Zirai Donatım Kurumu Depoları (9-4-1975; 18-5-1976); Soydan Kalem Parke Fabrikası (20-12-1974; 25-5-1975); Ortaokul (1975); Akbank (17-9-1976); (sonradan kamulaştırılan Babaeski Belediyesi Misafir Evi ( kız öğrenci yurdu) yapılan ) Kalkancı adına kayıtlı yapı (1977); TEK Lojmanları (17-6-1975); Kız Meslek Lisesi (1978); yapımına başlandı.
“Belediye Fen İşleri İnşaat Ruhsatları Fihristi inşaatlara ait dosyalar” defterine göre 1967 yılında 147 adet Muhtelif ruhsat kesilmiş. Bu ruhsatlar arasında müştemilat ta var; ilave kat ruhsatları da tadilat ruhsatları da var. 1968 yılında 129 adet ruhsat; 1969 yılında 115 adet ruhsat kesilmiş.
Yıllara göre ruhsat sayıları;
1970 96
1971 92
1972 126
1973 115
1974 99
1975 103
1976 151
1977 157
1978 yılında ise 27adet ruhsat kaydedilmiş.
Bu fihrist 16;5 cm ye 32;5 cm ebadında 45 sayfadan oluşan defter sayfaları karşılıklı tutulup sütunlara liste olarak yazılmıştır. İlk sayfada; “Babaeski Belediye Başkanlığı- Fen İşleri- İnşaat Ruhsatları fihristi-İnşaatlara ait dosyalar” ifadesi elyazısı ile yazmaktadır. Sayfanın alt kısmında ise ters kaşe vurulmuştur. İkinci sayfada liste başlamış ve sütunlar sırası ile “ Dosya No; Adı Soyadı; Ruhsat tarihi; Cilt; Sayfa; Nevi; Adresi; Yapı Kullanma Tarihi; Cilt; Sayfa; Cins olarak karşılıklı 2 sayfada tutulmuştur. Her sayfa 34 satırdan oluşmuştur. Son üç yaprak boş kalmış defter kaplanmıştır. Defter Mavi tükenmez kalem; mavi mürekkepli dolma kalem; kurşun kalem; kırmızı tükenmez kalem ile tutulmuş Bazı satırlar renkli boya kalemi ile çizilmiş; yazılar elyazısı ile düzenli ve özenli yazılmıştır. Bu defter muhtemelen dönemin fen işleri çalışanları Vatan Atakur ve sonradan ilave olan merhum Seyfi Topuz tarafından tutulmuş olabilir.
1986 yılında İmar müdürlüğü Kurulup Fen İşleri Müdürlüğünden ayrıldığında; eski fihriste göre de var olan arşiv tekrar elden geçirilmiş ve yenisi hazırlanmıştır. Defter çizgili kâğıtta ciltli ince kahverengi bir defterdi. Bu defterden sonra 1989 yılında yeniden bir defter hazırladık. Bu defterin elle yazılarak çoğaltılmasını ben yaptım. Daha sonra kalın bir deftere bir daha yazdık. Önce 1994 yılında DataBase programında daha sonrada Exel programında sayısal hale getirildi. Çalışmamı sayısal veriden değerlendiriyorum.
1980 Eylülündeki harekat sonrası; çıkan bir kararla “geriye doğru beş sene muhafaza etmek kaydıyla fazlasının SEKA ya yollanması” istendi. Bu gerekçeyle belediye arşivlerinde;
1972 yılına ait 1 adet;
1973 yılına ait 117 adet;
1974 yılına ait 92+3 adet;
1975 yılına ait 103+4 adet;
1973 yılına ait 117 adet;
1976 yılına ait 151+6 adet;
1977yılına ait 157+3 adet;
1978 yılına ait 156+2 adet; Dosya açılıp inşaata başlamıştır.
1978- 1986yılları arası Babaeski’de yapılaşma
Bu dönemde Mustafa Güzel (1977-1980) ve Selahattin Türedi (1980-1984) Belediye başkanlığı yaptı. 1984 yılında tekrar Gündüz Onat Belediye Başkanlığına seçildi.
Belediye ve hükümet binaları takas edildi. Hükümet binası inşaat edildi. Belediye ve hükümet binaları yıkıldı. Stat yapıldı. Hal binaları tamamlanıp belediye yeni binaya taşındı. Her iki askeri lojman bölgesine ilave inşaatlarla kapasite arttırıldı.
1978 yılına ait 156+2 adet;
1979 yılına ait 176+6 adet;
1980 yılına ait 115 adet;
1981yılına ait 92 adet;
1982yılına ait 73 adet;
1983yılına ait 84 adet;
1984yılına ait 73 adet;
1985yılına ait 93+1 adet; ruhsat kesilmiştir. 1985 yılında çıkan imar kanunu sonrasına yeni uygulamaya geçilmiştir. 1985 yılında yayınlanan yeni kanun imar planı yaptırma ve onaylama yetkisini belediye meclislerine vermiş. Bundan dolayı Babaeski Belediyesi yeni hâlihazır ve yeni imar planı yapma girişiminde bulunmuş. Daha sonra teknik yetersiz kadrosundan dolayı dönemin Babaeski Belediye Meclisi imar planı yapma yetkisini İller Bankası İstanbul İl Müdürlüğüne vermiş. Burada görevli gerekli yeterliğe sahip şehir plancıları memurlar ( Nuriye ve Canan Hanımlar) tarafından hazırlanan imar planı; 30 Ekim 1986 tarihinde onaylayarak yürürlüğe sokmuştur. Babaeski Belediyesinde bu dönemde planlama grubu 2 şehir plancı; 2 mimar ve 1 harita mühendisinden oluşturmak için çaba sarf edilmiş ancak kadro iç işleri bakanlığının onaya sunulmamıştır. Şehir plancı 1995 yılına kadar kadroda muhafaza edilmiştir.
Bu dönemde Babaeski’de; (1979) Stadın türbinleri; (1980) İlk Öğretmenler Kooperatifi; Subay Lojmanları; (1981) Astsubay Lojmanları; (1982) Kaymakamlık Lojmanı; (1982) İşbankası Bina inşasının devamı; (1983) Hükümet Konağı; (1983) Hal Dükkanları; (1984) PTT ilave inşaatı ; (1984) İkinci Öğretmenler Kooperatifi; (1984) Sağlık Ocağı ve Lojmanları; (1984) polis lojmanı; (1984) Belediye Yeraltı Çarşısı; (1985) Vergi Dairesi binası; (1985) Atatürk İlkokulu Ana Sınıfı Binasına ruhsat kesildi.
Harita 4
1999- 1986 yılları arası Babaeski’de yapılaşma
Dönemin Belediye başkanlığını Gündüz Onat Yaptı. Bu dönemde Takas için Festival alanında 18. Madde düzenlemesi yapıldı. Alan büyütüldü. Bir kısım içinde festival alanı kamulaştırılması başlatıldı. Gazi Caddesi ve Cumhuriyet Bulvarları genişletilerek asfalt kaplandı ver bulvar haline dönüştürüldü. E-5 yolu üzerindeki mezarlık arkası parselasyon (18. Madde uygulaması) yapıldı. Acılan yollar asfaltlandı. (1994); Kurtuluş Mahallesinde eski çöplük (askeriye çöplüğü olarak atlandırılan) ıslah edildi. Belediye sarayı inşaatına başlandı-bitirildi ve taşınıldı. Eski kullanılan belediye binası; askerlik şubesine tahsis edildi. 1989’dan itibaren Hacı Hasan ve Gazi Osman Paşa Mahallesinde Gece kondu önleme kanunu çerçevesinde parselasyon yapıldı. Bu mahallede konut yapımına destek olundu ve teşvik edildi.
1986 yılına ait 87 adet;
1987 yılına ait 112 adet;
1988 yılına ait 96 adet;
1989 yılına ait 121 adet;
1990 yılına ait 121+1 adet;
1991 yılına ait 111+1 adet;
1992 yılına ait 118 adet;
1993 yılına ait 155+1 adet;
1994 yılına ait 103 adet;
1995 yılına ait 80 adet;
1996 yılına ait 99 adet;
1997 yılına ait 114 adet;
1998 yılına ait 75 adet;
1999 yılına ait 44 adet; ruhsat kesilip; arşivde dosya olarak yerini almıştır.
Bu seneden sora dosya karşılıklarında isimden başka ada; pafta; parselde yazılmaya başlandı.
İmar planı yapıldıktan sonra ; (1986) KONEKTAŞ; (1986) Belediye; (1987) şeker evleri Kırklareli caddesi sonunda; (1987) Gazi Osman Paşa Mahallesindeki Devlet Hastanesine kat ilavesi; (1987)Edirne caddesinde ilçe jandarma komutanlığı binası; (1987) Osmaniye Yolu üzeri Anadolu Yapı Kooperatifi; (1987) Endüstri ve Sanat Okulu binası; (1989) Akbank onarımı; (1990) Halk Eğitimi ilave binası; (1990) Uydu Kent Kooperatifi; (1990) Uyumlu Kent Yapı Kooperatifi (PTT); (1991) BİR-ES-SA Kooperatifi; (1992) şantiye sahasında Tüp Deposu inşaatı; (1993) Babaeski Emniyeti Müdürlüğü Hizmet Binası; (1993) Battalbahce Atatürk İlkokulu Binası; (1993) Festival alanı halı saha tesisleri; (1994) Hacı Arif Bey Camii; (1995) Plevne ilkokulu; (1996) ÖRSA HOLDİG-FIRST TEKSİL fabrikası; (1996) Erdil Turizim İthalat ve İhracat Limitet Şirketi fabrika binası; (1997) Eylül Yapı Kooperatifi; (1998) Çölgecen Gıda Sanayi Fabrikası; ruhsatlandırılmış.
1989 Bulgaristan göçmenleri
1988 de Bulgaristan iç işlerindeki karışıklık nedeniyle Bulgaristan’da yaşayan Türkler ana yurda göçe başladılar. 1989 yılında da Türkiye Hükümeti Bulgaristan hükümeti ile anlaşarak sınır kapılarını açarak göçmenleri kabul ettiler ve Türkiye içlerinde de yerleştirme çalışmalarına başladılar. Dönemin Belediye başkanı Gündüz Onat bu politikadan faydalanıp hazineye ait arsa veya hissesi bulunan tarlaların yoğun olduğu yere imar planı yapılması talimatını Belediye Planlama Grubuna verdi. Belediye Planlama Grubunca yapılan çalışmada şimdiki demir yolu ötesindeki yaklaşık 44 ha olan alan belediye başkanlığına önerildi. Başkanlık uygun görüşünü Belediye meclisine sundu ve öneri kabul gördü. Belediye Planlama Grubunca yapılacak ilave imar planı çalışması sonrası İmar kanunun 18. Maddesi uygulanacağından Hazine arsaları ve hisselerinin belediyeye devri ve bu imar uygulamasından doğacak arsaların “göçmen ve dar gelirlilere” uygun bedel ve ödeme kolaylığı ile satılması için valilik izni alındıktan sonra proje hayata geçirildi.
İlave; Mevzi İmar Planları Ve Değişiklikleri
1985 imar kanunu sonrası belediye meclisine verilen yetkiler sayesinde belediyece ihtiyaç duyulan yerlere imar planı yapıldı. Belediye bünyesinde oluşturulan imar planlama grubu aracılığı ile yapılan ilave imar planı ve değişikliklerinde;
Tarımsan Arazisi; Tarımsan sonrası alan; Kurtuluş Mahallesi 1 kısım; kurtuluş mahallesi 2. Kısım; GOP Mahallesi tavuk cifliği mevkii; Apakların e-5 yol üzeri 77 pafta alan; Osmaniye yolunda hastane alanı; Festival arkası ova; Küçük sanayi Alanı Güneyi; Eylül Yapı kooperatif alanı; vs. İlave imar planı yapıldı. Tem mobilya; A prefabrik; önerler benzin istasyonu; belediye arsası üzerine e-5 kenarı yeri gibi bazı yerlere mevzii imar planı yapıldı. Ve birçok imar planı değişikliği belediye meclisince onaylandı.
İmar Kanununun 18. Madde İmar Uygulamaları
İmar kanununun 18. Maddesi hükümleri doğrultusunda yapılan imar uygulamasıdır. %35 düzenleme payı ile imar planında adaletli parselasyon yapma imkanı tanır. Sonuçta arazi olan alanlar arsaya çevrilir ve