Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Bel Kayması Nedir ve Bel Ağrısı Yapan Diğer Nedenler Nelerdir

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:06    Güncellendi: 18.02.2025 22:06
Bir omur cisminin diğer omur cisminin üzerinde öne veya arkaya doğru kaymasına bel kayması denir. Bu rahatsızlığa bağlı sinir köklerine bası varsa bel ağrısı ve ilaveten uyluk ve bacak ağrısı; güçsüzlük ve uyuşukluk ta oluşabilir. Bu kayma bazen alt bel omurgası ile kuyruk kemiği (sakrum) arasındaki gelişimsel bir çatlağın ilerlemesi ile olur ve bir omur diğeri üzerinde kayarak erişkin tip bel kayması (istmik spondilolistezis) oluşturur. Bu tip bel kayması dışında başka omurlar arası eklemlerin artritine ve omurlar arası disk yapısının bozulmasıyla oluşan dejeneratif tip bel kayması da vardır.

Hastalarda bel ağrısı yanı sıra tek veya iki taraflı kalça ağrısı; bacak ağrısı; bacakta karıncalanma; yürüme güçlüğü; yürüme mesafesinin kısalması ve hastalığın daha ileri durumunda ise bacakta güçsüzlük oluşur. Bel kayması şüphesinde ilk önce 4 yönlü çekilecek röntgen filmleri ardından kemik sintigrafisi ve/veya bilgisayarlı tomografi (BT) tetkiki ve nihai olarak ta manyetik rezonans görüntüleme (MR) tetkiki yapılabilir. Bu tetkikler sonucunda kaymanın derecesi; bir omurun diğeri üzerinde kayma yüzdesi olarak hesaplanır ve 1.;2.;3.;4. derece olarak sınıflandırılır.

Sadece bel ağrısı var ve sinir kökü basısı saptanmamışsa; kuvvet kaybı yoksa; röntgen filmlerinde hareketlilik veya instabilite saptanmamışsa cerrahi olmayan tedavi yöntemleri kullanılır. Bu yöntemler dinlenme; ağrı kesici veya antienflamatuar ilaçlar; hareket kısıtlama programı; korse kullanımı; fizik tedavi ve ağrı bilimi (algoloji bilimi) uygulamalarıdır. Cerrahi dışı tedavi yöntemleri ile kontrol altına alınamayan bel ağrısı; bacakta kuvvet kaybı ve/veya ayakta güçsüzlük; idrar tutamama ve/veya gaita kaçırma bulguları olan hastalarda cerrahi tedavi planlanmalıdır. Bu durumda bası altındaki sinir kökünü rahatlatmak için dekompresyon denilen yani sinir köküne olan kemik basının ortadan kaldırılma işlemi yapılmalı; sonrasında da hastaya halkın platin koyma işlemi diye adlandırdığı; bizim füzyon işlemi dediğimiz omurgaların sabitleme işlemi yapılmalıdır.

Halkımızın kemik erimesi dediği osteoporoz belirli yaşın üzerindeki hastalarda bel ve sırt ağrısı yakınmasının yaygın bir sebebidir. Daha çok kadınları tutan bu hastalık için düz röntgen filmleri ve kemik yoğunluğu çalışmaları (DXA) yol göstericidir. Kemik erimesi sonucunda gelişen omurga kırığı durumunda da hastanın yaşamını hem aktif ve hem de ağrısız olarak sürdürebilmesini ve dik durabilmesini sağlamak amacı ile son yıllarda hastanın derisini bile kesmeden; omur içi balon uygulaması gibi yöntemler kullanılabilmektedir.

Omurgayı ciddi şekilde etkileyen ve bel ağrısı yapan bir metabolik hastalık da vücuttaki kalsiyum ve fosfor yetersizliğine bağlı olarak gelişen osteomalazi yani kemik yumuşamasıdır. Bütün bunların yanında kronik radyum zehirlenmesi; kanamalar; sinirlerin iltihabı; AIDS; omur kemiğinin kendi hastalıkları ve çeşitli jinekolojik hastalıklar göz ardı edilmemelidir. Siyatik sinirin yaralanması; bası altında kalması; sıkışması; beslenememesi; tümörleri de dikkate alınmalıdır. Şeker hastalığı; kötü duruş ve oturuş alışkanlığı; şişmanlık; gebelik ve çeşitli psikolojik bozukluklar da bel ve/veya bacak ağrısı yapabilir. Bacak damarlarından kaynaklanan; kalça eklemi ve diğer eklem rahatsızlıklarına bağlı olan ağrıları da daima göz önünde bulundurmak gerekir. Bu arada çevresindekilerin ilgi ve şefkatini çekmeye çalışan; tazminat veya erken emeklilik gibi dolaylı kazançlar hedefleyen insanların olabileceği de akıldan çıkarılmamalıdır.