Fırtınalı Dönemin Adı : Ergenlik
11-21 yaşları arasında dalgalanmaların; kararsızlıkların; umutsuzlukların; mutsuzlukların yoğun olarak görüldüğü zor bir dönemdir. Bu dönem ‘fırtına-gerginlik’ dönemi olarak ta bilinmektedir. Ergenlik döneminde fiziksel; zihinsel ve cinsel gelişim çok hızlıdır. Hormonal faaliyetler çok hızlı şekilde gelişmekte; değişmektedir.
Ergenlik döneminde ortaya çıkan düşünce sistemi ve duygusal yapıdaki değişikliklere bağlı olarak gençler dikkatlerini kendi üstlerine öteki dönemlere oranla çok daha fazla yoğunlaştırırlar. Çevrelerindeki hemen her kesin kendilerini incelediğini sanırlar.
Peki Ergenler ne hissederler?
Depresyon;
özgüven problemleri;
Karşı cinsle kurulan ilişkide problemler;
Okul ve aile bireyleri ile ilgili sorunlar;
Öfke patlaması; sinir krizleri;
Dikkat ve odaklanma problemleri;
Yemek bozuklukları görülebilir özellikle çok yemek yeme; yemeği reddetme veya kilolu olduğunu düşünme ergenlerde sık görülen problemlerdendir.
ANNE ve BABALARA ÖNERİLER
Siz çevrenizdeki eşinize; dostunuza yalan söylerken çocuğunuzdan kimseye yalan söylememesini beklememelisiniz. Onlara sigara içmenin zararlarını anlatırken; siz onun gözü önünde sigara içmemelisiniz. Siz küfürlü konuşurken; onların ağzından duyduğunuz ufak bir küfüre büyük tepkiler verip tutarsız davranmamalısınız. O yüzden Ergenlik döneminin az hasarlı atlatılması için ailelerin en büyük yardımcısı gerçekten çocuklarına İYİ ÖRNEK OLABİLMEKTEN GEÇMEKTEDİR.
Uzman Psikolog
Vildan SARAK
Ergenlik döneminde ortaya çıkan düşünce sistemi ve duygusal yapıdaki değişikliklere bağlı olarak gençler dikkatlerini kendi üstlerine öteki dönemlere oranla çok daha fazla yoğunlaştırırlar. Çevrelerindeki hemen her kesin kendilerini incelediğini sanırlar.
Peki Ergenler ne hissederler?
- İstikrarsızdırlar. Duygu durumlarında tutarsızlık söz konusudur. Bir gün çok mutlu ve enerjik olan ergen; ertesi gün tamamen depresif bir tablo çizebilir. Bu kadar kolay ve hızlı değişimler ebeveynler tarafından çok doğal karşılanmamaktadır ve beraberinde sorgulamalar; baskıları getirmektedir.
- Ergen bu dönemde ki olumlu olumsuz tüm duygu ve düşüncelerini aşırı uçlarda yaşamaktadır.
- Hayal kurmalar fazlalaşır; gerçekle aralarında uçurum söz konusu olmaya başlar.
- Yalnız kalma istekleri doruklardadır. Sürekli tek başlarına odalarına kapanmak isterler. Daha çok kendilerini sorgulamak; değerlendirmek isterler.
- Vücut enerjileri dingindir. Kendilerini yoğun yorgunluk içerisinde hissederler buna bağlı olarak aşırı isteksiz; dikkatsiz davranırlar.
- Yeni şeyleri deneme istekleri artmıştır. Yeniliklere açıktırlar. Heyecan duyacakları her yeniliğe istek seviyeleri artmıştır.
- Arkadaş kelimesi onların hayatlarında o dönem başroldedir. Bu nedenle arkadaş seçimi konusunda ailenin hassasiyetini koruması ve yönlendirmelerinde dikkatli olması gerekir.
Depresyon;
özgüven problemleri;
Karşı cinsle kurulan ilişkide problemler;
Okul ve aile bireyleri ile ilgili sorunlar;
Öfke patlaması; sinir krizleri;
Dikkat ve odaklanma problemleri;
Yemek bozuklukları görülebilir özellikle çok yemek yeme; yemeği reddetme veya kilolu olduğunu düşünme ergenlerde sık görülen problemlerdendir.
ANNE ve BABALARA ÖNERİLER
- Gençler en çok aileleri tarafından dinlenilmek; olaylar karşısında onlarında fikirlerinin alınmasını beklerler.
- Ebeveynler ergenlerin onlara danıştıkları;paylaştıkları her umutsuz davranışta cesaretlendirici olmalılar. Onları soru sormaya yönlendirmek en büyük anahtardır.
- Gençlerle iletişimimizde açık olmalıyız. Ebeveyn olarak; kontrol edici; yapıcı fakat bir okadar da esnek bir dialog kurulmalıdır.
- Gençler bu dönemde bir çok belirsizlik yaşarlar. Anne-baba olarak onların sorularına net cevaplar verip; meraklarını gidermek gerekmektedir.
- Ebeveynlerin çoğu zaman kontrollerini kaybettikleri bir çok an vardır bu dönemde. Onlara en büyük güç vericek düşünce sisteminin Empati olduğunu düşünmekteyim. Empati gücü kuvvetli ebeveynler olaylara daha soğuk kanlı yaklaşıp; çocuklarının bakış açısı ile olaylara bakıp; daha doğru yönlendirmelerde bulunabilirler.
- Pek çok anne-baba çocukları ile yakın olduklarında; samimi ilişkiler kurduklarında onlara ‘yüz vereceklerini’ düşünürler. Fakat saygılı; sınırları olan bir yaklaşıma sahip olmak; çok sağlıklı bir iletişimin; ilişkinin temelini oluşturacaktır.
Siz çevrenizdeki eşinize; dostunuza yalan söylerken çocuğunuzdan kimseye yalan söylememesini beklememelisiniz. Onlara sigara içmenin zararlarını anlatırken; siz onun gözü önünde sigara içmemelisiniz. Siz küfürlü konuşurken; onların ağzından duyduğunuz ufak bir küfüre büyük tepkiler verip tutarsız davranmamalısınız. O yüzden Ergenlik döneminin az hasarlı atlatılması için ailelerin en büyük yardımcısı gerçekten çocuklarına İYİ ÖRNEK OLABİLMEKTEN GEÇMEKTEDİR.
Uzman Psikolog
Vildan SARAK