Çocuk isteği ile başvuran çiftlerde kadında kısırlığa ait sebepler araştırılırken öncelikle aşağıda belirtilen faktörler dikkate alınarak hikayesi sorgulanır.
Histerosalpingografi (HSG): Kontrast maddenin tüplerden geçişi ve tüp uçlarından çıkışı sonrası karın boşluığuna dağılımı hakkında bilgi verirken aynı zamanda rahim iç duvarının doğumsal anomalilerini ve patolojilerini (polip myom rahim iç duvarı yapışıklıkları) tanımlar. Yeterli deneyim varsa histerosalpingo-kontrast-ultrasonografi HSG’ ye etkili bir diğer yöntemdir. Adetin bitimini takiben 1-2 gün içinde yapılması gerekir. Tüp etrafındaki yapışıklıklar ve endometriozis hakkında bilgi vermez. 2 yıldan eski olan rahim filimlerini tekrarlamak gerekir. HSG nin tedavi rolü de olabilir. Mukus tıkaçlarla kapanan tüpler çekim sırasında kontrast madde verilirken basınçla açılabilir.
Klamidya Ig G Antikorları: Tüplerde hasarın varlığı hakkında bilgi veren ağrısız pahalı olmayan kolay bir testtir. Son yıllarda yapılan bir çok çalışmada Klamidya enfeksiyonlarının pelvik enflamatuar hastalık olmaksızın da tüplerde hasara yol açarak kısırlığa neden olduğu düşünülmektedir. Dünyada önde gelen kısırlık kılavuzlarında (RCOG guideline) HSG veya rahime yapılacak herhangi bir girişimsel işlemden önce tüm kadınlara klamidya antikoru bakılması önerilmektedir.
Serum fizyolojik ile yapılan ultrasonografi tetkiği ile polip rahim iç duvarında miyom rahim iç duvarında yapışıklıklar doğumsal rahim yapısında bozukluklar tanıları koyulabilir. Tüplerdeki patolojiye ek olarak HSG ile sonradan veya doğumsal rahim yapısında bozukluklar da değerlendirilebilir. Anormal HSG bulgusu histeroskopi laparoskopi gibi bir ileri tetkiği gerektirir.
Kısırlığın değerlendirilmesinde laparoskopinin rolü tartışmalıdır. Endometriyozisden şüphelenildiğinde (ağrılı adet pelvik ağrı cinsel ilişkide derinde ağrı) pelvik yapışıklıklar ve tüplerde hastalık hikayesi varlığında (pelvik ağrı hikayesi komplike apandisit pelvik enfeksiyon pelvik cerrahi geçirilmiş dış gebelik ) anormal fizik muayene ve HSG varlığında laparoskopi yapılabilir. Açıklanamayan veya erkek nedenli kısırlık tanısı alan hastalarda tedavi planını değiştirmediğinden laparoskopiye gerek olmadığı görüşü hakimdir.
Poskoital Test: Rahim ağzındaki mukustaki adet döngüsündeki değişikliklerin spermle olan ilişkisini tanımlar. Beklenen yumurtlamadan hemen önce ilişkiden 2-12 saat sonra yapılmalıdır. Çocuk isteği ile başvuran çiftlerin araştırılmasında rutinde önerilen bir test değildir. Kanıtlanmış tanısal değeri yoktur.
Endometriyal Biyopsi: Adet döngüsünde yumurtlama olup olmadığı ve luteal faz defekti hakkında bilgi verir. Beklenen adetten 2-3 gün önce yapılır. Pahalı invaziv embryonun rahime yerleşmesi için rahim iç duvarı hakkında bilgi vermeyen yumurtlamanın değerlendirilmesi için gereksiz bir testtir.
Bazal Vücut Isısı: Tüm adet döngüsü boyunca sabah her hangi bir aktivite yapmadan vücut ısısı ölçülerek not edilir. Bazal sıcaklık artışı LH eğrisi ile koreledir LH eğrisinden iki gün önce yükselmeye başlar. Yumurtlama hakkında yol gösterici olmasına rağmen zor birçok faktörden etkilenebilecek ve gözlemleyene göre değişiklik gösterebilen bir testtir.
Karyotip Analizi: Erken menopoz (40 yaş altı) tanısı alan kadınlara ciddi oligospermi tespit edilen erkeklere ve tekrarlayan gebelik kaybı öyküsü olan çiftlerde hem kadın hem de erkeğe karyotip analizi önerilmektedir.