İsteğin Gerçekleşmesine Yardımcı Olan Adımlar
Hayatta ulaşmak istediğimiz bir çok hedef; daha gelişmenin başlangıcında yitirilebilinir. Bu da o hedefe erişmek istememize karşın motoru işletecek anahtarı çevirmemizden ileri gelir. Bir isteğin gerçekleştirilmesi yolunda atılacak ilk adım; “şu anda bu isteğin gerçekleştirilmesinin karşısındaki engeller ne olursa olsun; ben yine de girişimimi yapacağım” çünkü gerçekten olanaksız olan ancak bizim tarafımızdan olanaksız diye nitelendirilendir. Istediğimizin öldürücü dönem dediğimiz dönemde türlü engellerle karşılaştığını artık bildiğimizden istediğimizin kök salabilmesi ve düşlem gücümüzün istediği gibi gelişebilmesi için hemen baştan tüm kuşkuları bir yana bırakmayı karar vermemiz gerekir. Gerçekte olayların çoğunluğunda gücümüzün ancak çok küçük bir kısmını başlangıçtan itibaren istediğimizin gerçekleştirilmesi için kullanırız. Eğilimimiz; daha çok türlü itirazlardan yanadır.”Bu böyle görüldüğü gibi kolay olmayacak”; ya da “ daha önce böyle bir şey yapmamıştım” gibi itirazlar; en çok düşündüklerimiz arasındadır. “girişimde bulunacağım” yolundaki kararın gücümüzü kamçılayacağını ve bizi üretken bir gerilim içersine soktuğunu asla unutmamamız gerekir. Isteğimizi gerçekleştirmek için gücümüzden yararlanmada fayda vardır.isteğimizi oluşturmada karar verme oluşumumuzun bu sürecinde;isteğimizin gerçekleştirilmesi karşısında gerçekten haklı düşünceler olabilir. Ama bu düşüncelere kafamızda; ancak onları çürütmek için yeterince çözüm olasılıkları üzerinde durduktan sonra yer vermeliyiz.
Bu nedenle isteğimizi gerçekleştirme yolunda atacağımız bir bilinçli adım da şu olmalıdır; “tüm korkuları; kuşkuları ve önleyici düşünceleri bir yana bırakacağım. Hiçbir şeye olmaz gözüyle bakmayacağım ve tüm gücümü çözüm yolları bulmak için harcayacağım” artık içimizdeki yaratıcı güçleri etkili kılmak için en elverişli koşullar vardır. Şimdi düşlem gücümüz isteğimizle elden geldiğince özdeşleşmeli ve çözüm yolları geliştirilmelidir. Bu adım pek çok kişide daha başlangıçtan büyük güçlüklerle karşılaşabilir.çünkü genellikle düşlem gücümüzü alabildiğine özgür bırakabilecek biçimde değil; onu zincire vuracak biçimde eğitiliriz. Burada en gerekli olan şey; kendi kendimize ilişkin yanlış taktirlerden kurtarmamızdır. Insanların çoğu yeni düşünceler bulma çabasını pek göstermiyorlar. Çevrelerini kuşatan genel ölçüler zırhını parçalama yürekliliğini gösteremeyenler;”her zaman yaptığım gibi yapacağım” ya da; “deneylerime göre bu olanaksızdır” gibi düşünce modellerine göre davranırlar. Oysa bu noktada yeni deneyler yapmak ve bugüne deyin isteklerimizin önüne geçmiş olan engelleri aşmaktır.ancak bu gerçeği kavrayabilen; yaşamını bugüne değin olduğundan daha iyiye götürebilir. Bundan ötürü atacağımız bir adım daha da hiçbir şey düşlem gücümüzün önüne geçmemesini sağlamaya çalışmaktır.her düşünceye; hatta en delice gelenine bile izin verilir. Bu düşüncelerden bazılarını sonradan unutmamızı önlemek için de tümünü; ama tümünü kağıda geçirmekte fayda var. Bu dönemde düşünceleri gerçekleştirilip gerçekleş- tirilemeyeceği açısından ele almakta yarar vardır. Çünkü bu safhada henüz yanlış adım atma tehlikesi yoktur. Bir plan oluşmamıştır.bundan sonra bazı kuşkularımız oluşabilir.istediğimizin gerçekleştirilmesi evresini ilk kez bu dönemde düşünce oluşumumuz içersine alırız ve kendi kendimize şöyle sorabiliriz. “bulunan çözüm yollarından hangisi en elverişlidir? Hangisinin başarı sansı en yüksektir?” Burada yapılacak seçim için genel geçerliliğe sahip bir kural yoktur. Varılacak yargı kişisel koşullar tarafından biçimlenir. Bu koşulları da doğal olarak herkes kendi saptar. Şimdi artık projemizin gerçekleştirilme zamanı gelmiştir.bu dönemde hazırlıklarımız tamamdır. *işimiz rastlantılara ya da başkalarından göreceğimiz yardıma bağlı değildir. Kafamızda sağlam bir plan vardır. *içimizdeki gerilim doruk noktasında olabilir.bu yüzden harekete geçmekten yanadır.gücümüz “inandırıcı bir savunma bulmaya değil;” bir çözüm bulmaya göre programlanmıştır. *düşlem gücümüz de aynı noktaya yönelmiştir. İsteğimizin gerçekleştirme biçimi konusunda kafamızda somut bir tasarım vardır.
Bu nedenle isteğimizi gerçekleştirme yolunda atacağımız bir bilinçli adım da şu olmalıdır; “tüm korkuları; kuşkuları ve önleyici düşünceleri bir yana bırakacağım. Hiçbir şeye olmaz gözüyle bakmayacağım ve tüm gücümü çözüm yolları bulmak için harcayacağım” artık içimizdeki yaratıcı güçleri etkili kılmak için en elverişli koşullar vardır. Şimdi düşlem gücümüz isteğimizle elden geldiğince özdeşleşmeli ve çözüm yolları geliştirilmelidir. Bu adım pek çok kişide daha başlangıçtan büyük güçlüklerle karşılaşabilir.çünkü genellikle düşlem gücümüzü alabildiğine özgür bırakabilecek biçimde değil; onu zincire vuracak biçimde eğitiliriz. Burada en gerekli olan şey; kendi kendimize ilişkin yanlış taktirlerden kurtarmamızdır. Insanların çoğu yeni düşünceler bulma çabasını pek göstermiyorlar. Çevrelerini kuşatan genel ölçüler zırhını parçalama yürekliliğini gösteremeyenler;”her zaman yaptığım gibi yapacağım” ya da; “deneylerime göre bu olanaksızdır” gibi düşünce modellerine göre davranırlar. Oysa bu noktada yeni deneyler yapmak ve bugüne deyin isteklerimizin önüne geçmiş olan engelleri aşmaktır.ancak bu gerçeği kavrayabilen; yaşamını bugüne değin olduğundan daha iyiye götürebilir. Bundan ötürü atacağımız bir adım daha da hiçbir şey düşlem gücümüzün önüne geçmemesini sağlamaya çalışmaktır.her düşünceye; hatta en delice gelenine bile izin verilir. Bu düşüncelerden bazılarını sonradan unutmamızı önlemek için de tümünü; ama tümünü kağıda geçirmekte fayda var. Bu dönemde düşünceleri gerçekleştirilip gerçekleş- tirilemeyeceği açısından ele almakta yarar vardır. Çünkü bu safhada henüz yanlış adım atma tehlikesi yoktur. Bir plan oluşmamıştır.bundan sonra bazı kuşkularımız oluşabilir.istediğimizin gerçekleştirilmesi evresini ilk kez bu dönemde düşünce oluşumumuz içersine alırız ve kendi kendimize şöyle sorabiliriz. “bulunan çözüm yollarından hangisi en elverişlidir? Hangisinin başarı sansı en yüksektir?” Burada yapılacak seçim için genel geçerliliğe sahip bir kural yoktur. Varılacak yargı kişisel koşullar tarafından biçimlenir. Bu koşulları da doğal olarak herkes kendi saptar. Şimdi artık projemizin gerçekleştirilme zamanı gelmiştir.bu dönemde hazırlıklarımız tamamdır. *işimiz rastlantılara ya da başkalarından göreceğimiz yardıma bağlı değildir. Kafamızda sağlam bir plan vardır. *içimizdeki gerilim doruk noktasında olabilir.bu yüzden harekete geçmekten yanadır.gücümüz “inandırıcı bir savunma bulmaya değil;” bir çözüm bulmaya göre programlanmıştır. *düşlem gücümüz de aynı noktaya yönelmiştir. İsteğimizin gerçekleştirme biçimi konusunda kafamızda somut bir tasarım vardır.