Anne bebek arasındaki güvenli bağlanmanın temelleri doğumda ve doğum sonrasında atılır.Bağlanma biçimi yaşamın erken döneminde belirlenir. Bebeğin anne ile kurduğu bağlanma biçimi süreklilik gösterir ve diğer insanlarla kurduğu ilişkilere de model oluşturur.
Bağlanma bebeklerin onlara bakan kişi ve kişiler aracılığı ile çevreyi tanıması için gereklidir. Bebeğin annesine sağlıklı bağlanması bebeğin ihtiyaçlarına uyumlu cevap vermesi ile mümkündür. Sağlıklı bağlanmanın en önemli koşulları devamlılık arz eden ilgi ; sevgi ve güven hissidir.
Bebeğin duygusal gelişimi doğumdan önce başlar. Hamilelik ve annelik döneminde salgılanan hormonlar duygusal ilişkiyi de başlatır. Annenin duyguları ile bebeğin duyguları paralellik gösterir.
Bebek için en güvenli ortam annesinin karnıdır. Bebek tek gerçekliğin annesinin olduğu bilinci ile doğar. Bebek doğduktan sonrada annesinin kucağında kendini güvende hisseder ve sakinleşir.Hamilelikte ve doğumda kurulan güven bağı bebeğin anneye güvenli bağlanmasının da temellerini oluşturur. Dokunarak; konuşarak ve ten teması ile kurulan doğru iletişim ile bebek sevildiğini; istendiğini ve güvende olduğunu hisseder. Güvende olma duygusu çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini kolaylaştırır.
Doğumla başlayan ve süt çocukluğu döneminde güvenli yada güvensiz olarak belirlenen bağlanma biçimi yaşam boyu süreklilik gösterir. Bağlanma biçimleri ile ilgili çalışmalarda güvenli bağlanan bebekler ve çocuklar ileriki dönemde hayata olumlu bakan; özgüveni yüksek bireyler olurlar. Güvensiz bağlanan çocuklarda hayatın ileriki dönemlerinde majör depresyon; sosyal kaygı bozukluğu ve kronik ağrı bozuklukları gösterilmiştir.
Doğum sonrası depresyon bebeklik ve süt çocukluğu döneminde anne ve bebek ilişkisini olumsuz yönde etkilemekte ve bu annelerin bebeklerinde ileriki hayatlarında psikotik bozukluk; depresyon; mani ve duygu durum bozuklukları çok görülmektedir. Türkiye de doğum sonrası dönemde annelerin %42 oranında doğum sonrası depresyon görüldüğü tespit edilmiştir. Yapılan araştırmalar doğum sonrası depresyon geçiren annelerin bebeği ile güvensiz bağlandığını göstermektedir.
Doğum anında anne kanında ve bebek kanında çok yoğun oksitosin bulunur. Anne ve bebekteki yoğun oksitosin anne ve bebeğin birbirine bağlanmasının ilk adımıdır. Müdahalesiz normal doğum yapan kişilerde oksitosin daha yüksek seviyelerde salgılanır ve anne bebek bağlanması daha kolay olur. Oksitosin aynı zamanda süt salgılanmasını da sağlayan bir hormondur. Doğal doğum yapan kişilerin süt salgısı daha çok ve yoğun olur.
Doğum sonrası dönemde emzirmek ve emzirirken mümkün olduğunca göz teması kurmak oksitosin salgısını; anne bebek arasında bağlanmayı ve temel güven duygusunun oluşumunu kolaylaştırır.
Yapılan araştırmalarda bebeklerin ilk aylarda infantil kolik olarak bilinen nedeni açıklanamayan huzursuzluk ve ağlama nöbetlerinin annesiyle güvenli bağ kuramayan bebeklerde daha çok görüldüğü gözlemlenmiştir.
Sevgili anneler bebeğiniz olacağını öğrenmenizle birlikte onunla iletişim kurun; karnınıza dokunun sevin. Doğum korkularınız varsa gebelik öncesi eğitimlerle bunlardan kurtulabilirsiniz. Doğuma kendinize güvenerek ve neler yapmanız gerektiği bilinciyle girerseniz doğum anında salgılanan hormonlarınız size doğumun coşkusunu yaşatacak ve bu coşkuyu bebeğiniz de hissedecektir. Doğal doğumlarda en üst düzeyde salgılanan bağlanma hormonları bebeğinizle sizin çok kolay bağlanmanızı; bebeğinizin huzurlu olmasını; sütünüzün çok kolay gelmesini sağlayacaktır. Emzirme de doğum sonrası anneyle bebeğin güvenle bağlanmasını kolaylaştırır. Emzirirken özellikle ilk haftalar bebeğinizin ve sizin ten teması kurmanız bebeğinizin anne karnında gibi güvende hissetmesini sağlar.
Bizim kültürümüz de doğumdan hemen sonra anne ve bebeği görmek isteyen akraba ve arkadaş ziyaretleri başlar. Anne ve bebek yeterince ten temasında kalamaz; emzirme süreleri çok kısalır. Bebekler çabuk yoruldukları için kısa süreli emip uyurlar bu nedenle sık emzirilmeleri gerekir. Ziyaret sırasında oluşan gürültülü ortam da bebeği huzursuz eder. Doğum öncesi dönemde bu sorunlarla karşılaşmamak için akraba ve arkadaşlar bilgilendirilmeli ziyaretlerin ilk haftadan sonra yapılması istenmelidir. Anne bebeğini sessiz ortamlarda uzun süre emzirmelidir.Bebek uyuduğunda anne de dinlenmelidir . Bu koşullar sağlanabilirse anne ve bebek bağlanması daha kolay olur.