Toplumumuzda cinsellik; ilk gece ve kızlık zarı hakkında pek çok yanlış; abartılı ve gerçek dışı bilgiler vardır. Bu bilgiler gelişim döneminde kişilerin bilinçaltında yer ederek bazı cinsel problemlere yol açabilir.
Biz bu cinsellikle ilgili yanlış ve abartılı bilgilere “cinsel mitler” (hurafeler) adını vermekteyiz. Bu bölümde vajinismus hakkında yanlışlar ve cinsel mitler ele alınmaktadır.
Cinsel mitler ve vajinismus hakkındaki yanlışlar; yanlış düşünceler aslında sayılamayacak kadar çoktur.
Halk arasında vajinismus hakkında yanlış bilgiler ve kulaktan kulağa en çok dolaşan ‘cinsel mitler’ arasında şunlar bulunmaktadır:
”Vajinismus neden yalnızca bende var?”
Vajinismus yalnızca sizin değil tüm dünyada sık olarak görülen bir cinsel işlev problemidir. Özellikle bizim ülkemizde dünya ülkelerine oranla çok fazla karşılaşılan bir problemdir. Vajinismusun ülkemizde görülme oranı % 10 civarlarındadır. Ülkemizde yaşayan kadınlarda görülen cinsel işlev bozuklukları içinde tedavi amacıyla müesseselere başvuranlarda en fazla rastlanılanı vajinismustur.
Kültürel yapı ve değerler açısından vajinismus ülkemizde sık olarak görülmektedir. Bu problemini pek çok hasta çok yakınlarından bile gizlemektedir; benzer şekilde çok yakınlarınız da sizden kendilerine ait bu çok özel problemlerini gizleyebilirler.
Bu yüzden “neden bu illet benim başıma geldi” diye düşünüp tasalanmayı artık bırakmalısınız.
“Vajinam normalden küçük”
Vajina dışarıdan bakıldığında görülebilen bir organ değildir ve içerideki vajinal kanalı görmeniz pek mümkün değildir. Normalde alt ve üst duvarı bitişik duran vajinanız ilişki sırasında açılmakta ve genişlemektedir. Bu bölgedeki düz kaslarınız ve elastiki bağ dokunuz sayesinde vajinanız adeta bir “akordeon” gibi genişleme özelliğine sahiptir. Nitekim ortalama 8-10 cm uzunluğunda ve S harfi şeklinde olan vajina ilişkide düzleşerek 16-18 cm uzunluğuna kadar ulaşmaktadır. Yine vajina doğum sırasında bebeğin yaklaşık 10 cm çapındaki başı ile 48-52 cm uzunluğundaki bedeninin çıktığı kanaldır. Bu yüzden bu kadar esneyebilen bir bölgenin dar veya küçük olduğunu düşünmek son derece yanlıştır.
Unutulmamalıdır ki vajinismus ismi öyle olsa da bir vajina problemi değil; bilinçaltı problemidir.
“Cinsel ilişki sırasında kilitlenme oluyormuş”
Cinsel ilişki sırasında kilitlenme yani tıbbi literatürdeki adı ile “penis captivus” insanlarda değil; hayvanlarda (özellikle kedi ve köpeklerde) olan fizyolojik bir olaydır. Erkek köpeğin penisinin dişi vajinasına spermleri bıraktıktan sonra döllenmenin olabilmesi için erkeğin prostat salgılarına ihtiyaç vardır ve bu dönemde erkek köpeğin penisinde oluşan baloncuk penisin yaklaşık bir saat süreyle geri çıkmasına engel olur. Bu; hayvanların üremesinde tamamen normal (fizyolojik) bir durumdur.
Hayvanlarda son derece normal olan bu durum insanlarda ise asla görülmez. Ancak ilginçtir ki pek çok vajinismus hastası söz birliği etmişçesine böyle bir olayı bir yerlerden duyup korku olarak bilinçdışına atmıştır (Belki de bu cinsel mit vajinismusun sebeplerinden birisidir)
“İlk gece çok ağrılı ve kanamalı oluyormuş”
İlk cinsel deneyimde herkeste çok ağrı ve kanama olacak diye bir durum yoktur. Bu durum tamamen kişilerin kasılmasıyla ilgilidir. İlk gecede kişi kendini son derece rahat bıraktığı zaman kanama hiç olmayabilir veya çok az miktarda olabilir. Yine; ağrı da yok denecek kadar azdır veya hiç olmayabilir. Ama kendini sıkan/kasan kişilerde penisin içeriye girmesi sırasında yırtılmalara bağlı olarak ağrı ve kanamaların normalden daha fazla olması doğaldır.
‘’İlk gecede kızlık zarı patlıyormuş”
Kızlık zarı patlayan; çatlayan; kırılan bir yapı değildir. Vajinal girişe 2 cm uzaklıkta yaklaşık olarak 2 mm kalınlığında son derece ince bir zardır. İlk ilişki ile birlikte hafif bir şekilde esnemeyle birkaç mm’lik yırtılma sonrasında bazen birkaç damla kan gelir; çoğu zaman ise hiçbir şekilde kanamaz.
“Kızlık zarının kesilmesi; kızlığın alınması ile tedavi olunabilirmiş”
Maalesef pek çok jinekolog tarafından yapılan kızlık zarının kesilerek çıkarılması operasyonu (hymenektomi) vajinismusu tedavi etmez; tam aksine problemi daha da büyütür.
Kızlık zarı ameliyatla çıkartılan bir kadın durumunda hiç bir değişiklik görmeyince daha da hayal kırıklığına uğrayacak ve maddi-manevi olarak bir yıkımı yaşayacaktır. Çünkü vajinismus bir vajina veya kızlık zarı problemi değil; bilinçdışı problemidir ve tedavi de bilinçaltındaki korkuların giderilmesine yönelik olmalıdır.