KENDİNİ KOŞULSUZ KABUL ETME
“Bir süre sonra bir eli tutmakla bir ruhu zincirlemek arasındaki ince farkı öğrenirsin;
Ve aşkın yaslanmak; birlikte olmanın da güvende olmak anlamına gelmediğini de öğrenirsin;
Ve öpücüklerin sözleşme ve hediyelerin de vaat olmadığını öğrenmeye başlarsın;
Ve yenilgileri başın dik ve gözlerin açık karşılamaya başlarsın; bir çocuğun üzüntüsü ile değil; bir yetişkin zerafeti ile;
Ve her şeyi bugünü düşünerek yapmayı da öğrenirsin; çünkü yarınla ilgili her şey belirsizdir
Bir süre sonra güneş ışığının yakıcı olduğunu öğrenirsin. Eğer fazla maruz kalırsan .
Bu yüzden; başka birisinin sana çiçek getirmesini beklemeden kendi bahçeni kendin yarat ve kendi ruhunu kendin süsle.
Ve göreceksin ki dayanıklısın…
Ve kuvvetlisin;
Ve değerlisin.”
KENDİNİ ŞARTLI KABUL ETMEK; nerdeyse evrenin her yerinde olan bir şeydir ve kendinizi; iyi bir şey yaptığınızı düşündüğünüz ve diğer insanların onayını aldığınız zaman kabul etmeniz; kötü bir şey yaptığınız zaman ise kendinizi; bütün benliğinizi suçlama eğiliminde olmanız demektir.
Yeterli performans göstermeye sizi yüreklendirdiği ve diğer insanlarla iyi geçinmenizi sağladığı için; sizi korumaya yarar ve insanlarda böyle bir özellik olması büyük bir olasılıkla bundandır.
Zaman zaman sizi dikkat çekici kazanımlar elde etmeye özendirir ve bunlara bağlı bir sevinç doğurur. Bu; benlik saygısı; yani erdemleriniz ve başarılarınız nedeniyle kendinize saygı duymanızla aynı şeydir.
Ne var ki; kendini şartlı kabul etmek performansınızla birlikte varlığınızı ve benliğinizi de değerlendirmeyi içerdiğinden; çok sakıncalıdır ve kendini aşağılamaya “PANİK ve DEPRESYON”a yol açar. Çünkü kötü bir şey yaptığınızı düşündüğünüz zaman; bütün benliğinize çamur atar ve kendinizi değersiz hissedersiniz.
KENDİNİ KABUL ETMEMEK; ‘’kötü ‘’ yaptığınız her şey için kendinizi; varlığınızı paylamak ve kötülemektir. Neyse ki; kendini hiçbir biçimde kabul etmemek az görülen bir durumdur. Kimi bireyler neredeyse hiç durmaksızın kendilerini onaylamazlar ve ‘’iyi ‘’ eylemlerde bulunsalar bile; değersiz olduklarını düşünürler. Onlara göre hiçbir eylem yeterince iyi değildir. Bu kişiler böylece kendilerini depresyona sokarlar. Yoğun bir psikoterapi ve ilaç tedavisiyle daha iyi hissedebilirler.
KENDİNİ KOŞULSUZ KABUL ETMEK; performansınızdan bağımsız olarak; yani iyi olsanız da; olmasanız da ve başkalarının onayını almasanız da; kendinizi kabul etmeye karar vermenizden ibarettir.
“İyiyi dışarıda aramayın: Onu içinizde arayın; yoksa onu asla bulamazsınız” Epictecus
Koşulsuz insan değerinizin olması demek; benliğinizin özü eşsiz ve benzersiz; herhangi bir koşula bağlı olmaksızın değerli ve iyi olduğu için; bir insan olarak önemli ve değerli olmanız demektir. Koşulsuz insan değerinizin olması demek; sizin de herhangi başka bir insan gibi değerli olduğunuz anlamına gelir.
KOŞULSUZ İNSAN DEĞERİ;
Doğruluğu apaçıktır kanıtlanması gerekmez:
(1)Herkesin; bir kişi olarak; İÇSEL VE KOŞULSUZ BİR DEĞERİ vardır.
(2)Herkesin bir insan olarak EŞİT DEĞERİ vardır. İnsanın değeri; karşılaştırılabilir ya da yarıştırılabilir bir ölçü değildir. Sen daha iyi tenis oynuyor ya da daha iyi dans ediyor olabilirsin; ben iş yaşamında daha başarılı olabilirim; ancak bir insan olarak her ikimizin de değeri aynıdır.
(3)DIŞ ETKENLER DEĞERİMİZİ NE ARTIRIR; NE DE AZALTIR. Dış etkenler arasında para; dış görünüş; yeterlik ve başarı gibi etkenler vardır. Bunlar yalnızca kişinin toplum*sal değerini artırır. Ancak bir insan olarak kişinin değeri hep vardır ve bu hiç değişmez.
(4)BENLİK DEĞERİNİZ KALICIDIR ve hiçbir zaman tehlikeye düşmez. Biri sizi terslese bile; de*ğeriniz bundan etkilenmez.
(5)BENLİK DEĞERİNİN KAZANILMASI YA DA KANITLANMASI GEREKMEZ. Şu andaki durumda bu vardır. Yalnızca ayırt etmeli; kabul etmeli ve bir insan olarak değerini bilmeli*dir.
Bir insanın; başına gelen olaylar ya da davranışları için kendini kötü hissetmesiyle; kendi öz benliğiyle ilgili olarak kendini kötü hissetmesi arasında büyük bir ay*rım vardır.
Buradaki görüş; davranışların yargılanabileceği; ancak öz benliğin yar- gılanamayacağıdır. Davranışlar; beceri ve yetenekler oldukça nesnel bir biçimde öl*çülebilir ve yargılanabilir; ancak insanın öz benliğini ölçmek ve yargılamak olanaksızdır. Sözgelimi; işyerinizde beklediğiniz yükselmeyi alamayıp; bir başkasının aldığını gördüğünüzde ‘’Demek ki becerilerim yükselmem için yeterli değildi’’ diyebilirsiniz. Bu yargınız; sizin beceri düzeyinize; aldığınız eğitime ya da deneyimlerinize ilişkin bir yargıdır. İçinde bulunduğunuz duruma uygun düşen bir düş kırıklığı yaşar; belki de kendinizi geliştirme çabası içine girersiniz. Ancak; kendi kendinize’’ Bir insan olarak yeterince iyi değilim’’ derseniz; bu sizin bir insan olarak aşağı olduğunuzu belirten; size değer biçen bir yorumdur. Bu kendi kendinize zarar veren düşünce biçimini seçmek; kendinizi sevmemenize ve çökkünlüğe yol açabilir. Dolayısıyla şu andaki becerilerini ve yeterliğinizi yargılayabilirsiniz; ancak öz benliğinizi yargılamamamız gerekir.
KENDİNİ KOŞULSUZ KABULE NASIL ULAŞABİLİRSİNİZ?
Kendini koşulsuz kabul etmenin son derece istendik bir şey olduğunu ve duygusal açıdan kendinizi daha iyi hissetmenize yardım edeceğini varsayarak; bu duruma nasıl ulaşabilirsiniz? - Benzersiz bir birey olduğunuz; olduğunuz hayatta kalmayı; akla yatkın bir ölçüde mutlu ve acıdan uzak olmayı istediğiniz yönünde karar verin
- Hayatınıza giren insanların karakterlerini kendinize zarar vermeyecek ölçüde kabul ederek stratejik davranabilirsiniz.
- Doğru bir biçimde işlev görmek için; yaptığınız ya da yapmadığınız şeyleri değerlendirir; bunların yaşamınızı sürdürmenize ve akla yatkın bir ölçüde mutlu olmanıza yardımları olup olmadığına bakarsınız. Oluyorsa; onları ‘’İYİ’’ şeyler olarak değerlendirirsiniz. Diğer insanlarla iyi geçindiğiniz zaman; bunu ‘’İYİ’’; onlarla geçinemediğiniz zaman bunu ‘’KÖTÜ ‘’ bir şey olarak yorumlarsınız.
- Benliğinize; varlığınıza; özünüze; bütününüze genel bir puan ver*memeye karar verin. Yaptığınız binlerce şeyden bazıları "İYİ"; bazıları "KÖTÜ"; pek çoğu ise son derece “TARAFSIZ“dır.
- Kendinize "yaptığım şey iyi" ya da "yaptığım şey kötü" deyin; ya da daha iyisi; "Bu; önemli bazı açılardan iyi" deyin. Ancak; kendi hakkınızda "iyiyim" ya da "kötüyüm" gibi genel değerlendirmeler yapmayın. Son derece açık ve net bir kişiliğiniz var; çünkü benzersiz ve tüm diğer bireylerden farklısınız; ancak bu kişiliği ölçüp biçmeme*niz; puanlamamanız ve değerlendirmemeniz sizin yararınızadır. Seçti*ğiniz hayatta kalma ve akla yatkın bir ölçüde mutlu olma hedefiniz doğrultusunda doyurucu olan ya da olmayan pek çok şey yaparsınız. Ancak; SİZ YAPTIKLARINIZ DEĞİLSİNİZ. Siz; yaşayan ve süre giden bir süreç*siniz; sürekli değişen bir süreci; sizin sizliginizi doğru olarak değerlen*dirmek büyük bir olasılıkla olanaksızdır.
- Düşünüşünüzü; duygu ve davranışlarınızı değerlendirmeyi tercih edip; benliğinizi; kendinizi genel olarak değerlendirmeyi reddetmeniz iyi olur. Ancak bunu yapmakta zorlanırsınız; çünkü doğuştan gelen eğiliminiz; yaptıklarınızı değerlendirmek ve buradan hareketle aynı za*manda ne olduğunuz konusunda genel bir değerlendirme yapmak; bütün varlığınızı ya da kişiliğinizi puanlamaktır. Ayrıca; aileniz; arka*daşlarınız; öğretmenleriniz ve kitle iletişim araçlarının size verdiği top*lumsal eğitimden de bunu öğrenirsiniz ve otomatik bir alışkanlığa dönüştürürsünüz.
- Kendinizi genel olarak değerlendirmeyi reddetmekte zorlanıyor ve bunu bir ölçüde yapmayı istiyorsanız; kendinizi her zaman "İYİ BİR İNSAN" olarak değerlendirmeyi seçebilirsiniz; çünkü bu; kendinizi "KÖ*TÜ BİR İNSAN" ya da "ŞÖYLE BÖYLE BİR İNSAN" olarak değerlendirmeniz*den çoğunlukla daha değerli ve daha yararlıdır. Kendinizi sık sık "KÖ*TÜ BİR İNSAN" olarak yargılamanız; yaşamayı ve eğlenmeyi hak etme*diğinizi düşünmeniz anlamına gelir. Bu düşünüşün; en başta koyduğu*nuz yaşamaya devam etmek ve makul ölçüde mutlu olmak hedefleri*nize ulaşmanıza yardımı olmaz; mutlu olma hedeflerinizin önünü tıkar.
- İsterseniz; kendinizi "İYİ BİR İNSAN" olarak değerlendirmeyi seçe*bilirsiniz; çünkü bu işe yarar; canlılığınıza ve mutlu bir biçimde işlev görmenize katkıda bulunur. Varoluşsal olarak hayatta kalmayı ve mutlu olma*ya çalışmayı seçiyorsunuz.
- Kendinizi "iyi bir insan" olarak tanımlamak işe yarayabilir ve ha*yatta kalıp mutlu olmanıza yardım edebilir; ancak deneysel ya da man*tıksal olarak "kanıtlanamaz." ‘’İyi ‘bir performans gösterdiğim için ya da insanların onayını kazanmayı başardığım için iyi bir insanım" derseniz; daha sonra kötü bir perfor*mans gösterme ve insanların onayını yitirme tehlikesiyle karşı karşıya kalırsınız. O zaman ancak geçici olarak "iyi bir insan" olursunuz ve hâlâ iyi bir insan olduğunuzu kendinize "kanıtlamaya" devam etmeniz gerekir.
Performansınız nasıl olursa olsun ve diğer insanlar sizi onaylasa da; onaylamasa da; kendinizi koşulsuz olarak "İYİ BİR İNSAN" diye ta*nımlamanız daha güvenli ve daha kalıcıdır. “Sevilirsem değerliyim” düşüncesi yerine “sevilsem de sevilmesem de değerliyim; bütün insanlar beni sevip onaylamak zorunda değiller” düşüncesi daha işlevseldir. Çünkü o zaman; (a) hayat*ta olduğunuz; (b) insan olduğunuz ve (c) benzersiz bir birey olduğunuz için "iyisinizdir." Bu; oldukça güvenlidir. Hayatta kaldığınız sürece; ke*sinlikle insan olacak ve benzersiz olacaksınız; dolayısıyla; bir insan olarak "iyiliğiniz" devam edecek.
Kendinizi ya da varlığınızı değerlendirmeyi reddetme zahmetine girmek istemiyorsanız; kendinizi koşulsuz kabul etmenin bu tanım*sal yolunu mutlaka kullanın. İşe yarıyor. Bu; mutlak surette değil; ancak edimsel açıdan "doğru." Yine de büyük bir olasılıkla elde edip edebileceğiniz tek "doğru" bu olacaktır.
Kendinizi "fazla" iyi; gerçekten "harika" ta*nımlarsanız; diğer insanların "zayıf" ya da "kötü" olduklarını düşün*meye başlayabilirsiniz. Bu tür bir düşünüş; kendilerini "çok değerli" sayan pek çok kişinin; "aşağı" gördükleri kişilere kötü davrandıkları için onlardan özür dilemek zorunda kalmalarına neden olmuştur.
Kendinizi koşulsuz kabul ettiğinizde "Yaşadığım düşünce; duygu ya da eylemler kötü ve beni baltalıyor; ancak tam bir insan olarak ben; bunları biçimlendirme ve daha iyi olacak biçimde değiştirme gücünü elimde bulunduruyo*rum. Dolayısıyla değişmek için çalışabilirim!" dersiniz. Böylece; ken*dinizi koşulsuz kabul etmeniz; büyümenize ve gelişmenize yardım eder; oysa kendinizi kötü ya da yetersiz olarak değerlendirmeniz sizi engeller.
Uzm.Dr. Sevilay ZORLU
Psikiyatrist & Psikoterapist