İhanete uğramak sözlüklerde sadık olanın vazgeçmesi; terk etmesi ya da ihbar etmesi şeklinde geçer. Sadık insan; güvenilir insandır. Sadık insan; kendisine duyulan güveni yitirecek bir şey yaptığında ihanet etmiş; karşı taraf da ihanete uğramış olur.
İhanete uğramışlık duygusu tohumlarını iki ila dört yaş arasında atan bir duygudur. Bu yaşlar cinsel enerjinin geliştiği ve çocuğun karşı cins ebeveyne aşık olduğu yaşlardır. Bebekler; kız ya da erkek olsun doğdukları andan itibaren anneye ya da annelik görevini üstlenen kişiye bağlanırlar. Anne diğer sorumluluklarını unutup; eşlik rolünü unutup; yalnızca annelik rolünü baskın yaşarsa; çocuğuyla fazla ilgilenir; onun her türlü ihtiyacını karşılamak için çok çaba sarf ederse; çocuk aradaki nesil ve cinsiyet farkını algılayamaz ve tek başına annesini tatmin edeceğini düşünür. Oysa çocuğun bu dönemde öğrenmesi gereken anne-babasının bir çift; kendisinin de bu çifte ait ama dışında kalan bir birey olduğu ve baba olmadan var olmasının zor olduğudur. Annenin yapması gereken çocuğa bir de babasının olduğunu vurgulamasıdır. Babanın yapması gereken ise gerek anneye gerek çocuğa ben babayım ve buradayım mesajlarını vermesidir. Çocuk ancak bu dönemi bu şekilde sağlıklı bir biçimde atlatabilir. Bu dönemi sağlıklı bir biçimde atlatamayan çocuklar ihanete uğramışlık duygusunu yaşarlar ve onunla birlikte büyürler. Bu çocuklar karşı cins ebeveynlerine aşırı bağımlılık geliştirirler. Büyüdüklerinde de bu durum devam eder ve karşı cinsle ilişkilerinde cinsel ve duygusal problemler yaşamalarına sebep olur.
Çocuklar karşı cins ebeveyn verdiği sözü tutmadığında; yeni bir kardeşi olduğunda ona daha fazla ilgi gösterildiğinde de kendilerini ihanete uğramış hissederler ve onlara daha az güvenmeye başlarlar.
İhanete uğramışlık duygusu yaşayan bireyler;
Fiziksel görünümleriyle dikkat çekmeyi severler. Kilolu olmalarına rağmen zayıf görünmeyi becerebilirler.
Güçlü görünürler. Sorumluluk sahibi; kuvvetli ve özel biri olmak için yapılması gereken her şeyi yaparlar.
Kendilerini ve etrafındaki insanları kontrol etmeyi severler. Böylelikle ihanete uğramayacaklarını ve ihanet etmeyeceklerini düşünürler. Bu özelliklerinden dolayı gidecekleri yere erken giderler.
İhanet etmek ve ihanete uğramak onlar için çok zor kabul edilebilir bir durumdur. Eğer birisine verdikleri sözü yerine getirmemişse yani ihanet etmişse; bunu inkar etmek için her türlü yalana başvurur ve çok geçerli bir mazeret bulur.
Onlara güvenmek için başkalarının sorumluluklarını yerine getirmesini beklerler.
İkna yetenekleri çok güçlüdür. Karşısındaki kişiye kendi fikrini kabul ettirinceye kadar uğraşırlar.
Kendinden güçsüz insanlarla bir aradayken ön planda olmayı tercih ederlerken; kendinden güçlü insanların yanında geri planda kalırlar.
Çok yeteneklidirler.
Hızlı hareket ettikleri için tahammül eşikleri çok düşüktür.
Ezilmeye katlanamadıkları için işleri istediği şekilde gitmediğinde sinirlenirler; hırçınlaşırlar ve kırıcı tavırlar sergilerler.
Kendilerinden çok şey beklerler. Bu sebeple dayanıklılık ve cesaret göstermek onlar için çok önemlidir. Çünkü korkaklık ve cesaretsizlik onlara göre ihanet etmek ya da ihanete uğramaktır.
Sırlarını başkalarıyla paylaşmazlar; çünkü paylaştığı kişi sırrını başkasına söylerse ihanete uğramış olur.
Emir vermekten ve başkaları adına karar almaktan/vermekten hoşlandıkları için otoriter insanlardan uzak durmayı tercih ederler.
Sıklıkla yalan söylemelerine rağmen; kendilerine yalan söylendiğini fark ettiklerinde saldırgan tepkiler verirler.
Bu duyguya sahip insanların koruyuculuk; hatiplik; yardımseverlik; çabuk karar alabilirlik; yüksek performans gösterme; kendine güven gibi olumlu özellikleri vardır.
İhanete uğramışlık duygusu yaşayan birinin bu duygudan kurtulmak için bu özelliklerini ön plana çıkarmasının yanı sıra kendini ve etrafındaki kişileri; olayları kontrol etme eğiliminden vazgeçmesi gerekmektedir. Bunları kendi kendine yapamıyorsa bir uzmandan psikolojik danışma alması hayatını kolaylaştıracaktır.