Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Çocuklarda Cinsel İstismar; Nedenleri ve Etkileri

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:05    Güncellendi: 18.02.2025 22:05
Özet

Bu makale çocuklarda cinsel istismarın tanımı; çeşitleri; risk faktörleri; çocuğun üzerinde bıraktığı cinsel; duygusal; ruhsal etkileri ve ensestin etkileri anlatılmıştır. Buradan hareketle; bir çocuğun cinsel istismara uğradığının nasıl fark edilebileceği ve cinsel istismarda cinsiyetin rolüne değinilmiştir. Son olarak da cinsel istismara uğramış çocuklarla çalışmada dikkat edilmesi gereken etik kurallar ve ülkemizdeki uygulamalardan kısaca bahsedilmiştir.

ÇOCUKLARDA CİNSEL İSTİSMAR


Çocuğun dünyaya geldiği aile ortamı; çocuk için en güvenli ortam olmakla birlikte; birçok ebeveynin farkında olarak veya olmayarak çocuklarına fiziksel; ruhsal; ve duygusal zarar verdiklerini ve gelişimlerini olumsuz yönde etkilediklerini görmekteyiz.


Child Sexual Prevention (2000) a göre çocuk cinsel istismarı; erişkinlik yaşının altında bulunan bir çocuğun bir erişkinin cinsel doyumu için kullanılması veya kullanılmasına göz yumulması şeklinde tanımlanmaktadır (Akt: Çeçen; 2007). Cinsel istismar; sözel istismar; açık saçık telefon konuşmaları; teşhircilik; röntgencilik; cinsel ilişkiye tanık edilme/olma; bedene cinsel anlamda dokunulması; müstehcen yayınlara konu etme; fuhşa itme; ırza geçme; ensest gibi farklı durumlarla ortaya çıkabilmektedir (Çeçen; 2007).

Cinsel istismar % 77 oranınla aile bireyleri; % 11 oranla akrabalar; % 5 oranla çocuğun bakımından sorumlu olmayan kişiler; ve % 2 oranla da çocuğun bakımından sorumlu olan kişiler tarafından gerçekleşmektedir (Ovayolu ve ark.; 2007).

Aile İçi Cinsel İstismar: Ensest


Ensesti; biyolojik akrabalığı olan aile bireyleri arasındaki cinsel içerikli davranışlar olarak tanımlayabiliriz (Ovayolu ve ark.; 2007).

Ensest için risk faktörlerini şu şekilde sıralayabiliriz;
- alkolik baba
- annenin hasta olması ya da evi terk etmiş olması
- çocukların yetişkinlerle aynı oda veya yatağı paylaşması
- kız çocuklarının babalarından ayrı yaşam sürdürmeleri
- ailede psikiyatrik öykünün bulunması
- annenin gece çalışması sebebi ile çocuklara babanın üvey babanın bakması
- kız ve 6-8 yaşlarında olmak
- küçük kızlarda aninden baştan çıkarıcı tavırların ortaya çıkması
- anne veya babanın ya da her ikisinde ensest öyküsünün olması
- iktidarsızlık
- psikopati (Akt: Polat; 2000; Karan; 2001; Polat; 2006).

Ensestin Çocuk Üzerindeki Etkileri


Ensestin çocuk üzerindeki bıraktığı etki; çocuğun istismarcıyla olan ilişkisine; cinsel aktivitelerin işlevine; çocuğun işbirliğine; istismarcının şiddet kullanımına; çocukta cinsel zararın varlığına; çocuğun yaş ve gelişimine ve ensest öncesi psikolojik duruma göre değişmektedir. Ayrıca; ailenin tepkisi de çok önemlidir. Genel olarak baktığımızda; çocukta fobiler ve uyku bozuklukları; güvensizlik ve kaygı belirtileri; bulantı; kusma; karın ve baş ağrıları gibi etkiler görülmektedir (Akduman ve ark.; 2005).

Çocukta Cinsel İstismarın Nedenleri


Çocuk istismarının biyolojik; psikolojik ve sosyolojik açıdan birçok nedenleri vardır. Ünal (2008) a göre; bu nedenlerin en başında ailenin ekonomik yetersizliği gelmektedir. Bunun yanında ebeveynin kısıtlı bir sosyal çevreye sahip olması; ya da çevreleriyle uyumsuzluk yaşaması da çocuk istismarının nedenleri arasındadır (Akt: Görmez ve ark.; 1998).

Bunun yanı sıra Ünal (2008) a göre ebeveynlerin kişilik yapıları; erken yaşta ebeveyn olma; alkol alışkanlığı; tek ebeveynlik; eşler arası uyumsuzluk ve ölüm; boşanma; hapis gibi nedenlerle parçalanmış aile yapısına sahip olma çocuk istismarını artıran etmenler olarak görülmektedir (Akt: Aral; 1997).

Çocuklarda Cinsel İstismarın Etkileri


Cinsel istismarın çocuklardaki etkileri cinsel; duygusal; davranışsal ve kişilik gelişime üzerinde ele alınabilir.

Cinsel etkilere bakacak olursak; çocuğun cinsel duygu ve tutumları normal gelişimden sapmaktadır (Ünal; 2008). Bunun yanı sıra; Ünal (2008) a göre; erken başlangıçlı cinsel yaşam; daha fazla oranda ergenlik çağında gebelik; birden fazla cinsel eş ve cinsel saldırıda bulundukları görülmüştür (Akt; Taner ve ark.; 2004). Ayrıca; Ünal (2008) e göre; sık sık cinsel içerikli oyun oynama; yaşıyla uyumsuz cinsel aktivite göstermesi; kontrolsüz mastürbasyon ve resim figürlerinde tacizi belirtme; cinsel ilişki taklidi; anüs veya vajinaya yabancı cisim sokmak; sürekli genital organlarla oynamak; cinsellik konularına aşırı gösterme veya ilgisiz kalma da cinsel etkiler arasındadır (Akt: Kara ve ark.; 2004).

Duygusal etkilere gelecek olursak; Ünal (2008) a göre; cinsel istismara uğramış çocuk ihanete uğramışlık hissi; güçsüzlük; damgalanmak; travmatik cinsellik gibi duygular hissedebilir ( Akt: Davis ve ark.; 2000). Bunun yanı sıra; Ünal (2008) a göre; bu çocuklarda tekrarlayıcı düşünceler; ve bu düşünceler sebebiyle uykuya dalamama; konsantrasyon güçlüğü; olayla ilgili kabuslar görülebilir; travmatik olayı hatırlatan kişi veya nesnelerden kaçınma görülebilir (Akt; Kılıç; 2004).

Davranışsal etkiler yaşa göre farklılık göstermektedir. 0-3 yaş arasındaki davranışsal tepkiler yeme ve uyku bozuklukları; yabancılardan korkma; üzerini giyip çıkarırken sorun çıkarma şeklinde olurken; 3-6 yaş arasında bebek gibi konuşma; parmak emme; içe kapanma; anneye bağımlı olma; enürezis; enkoprezis; yeme ve uyku bozuklukları ve masturbasyon görülür. 6-12 taş arasındaki çocuklarda ise içe kapanma; evden veya okuldan kaçma; yeme ve uyku bozuklukları; öğrenmede güçlük; otoagresyon; kendinden küçüklere cinsel istismarda bulunma; ağlamalar; hassaslaşma ve huzursuzluk gibi etkiler görülebilir ( Akduman ve ark.; 2005).

Cinsel istismarın kişilik gelişimi üzerindeki etkilere bakacak olursak; Ovayolu ve ark.; (2007) a göre çocukluk çağı cinsel istismar öyküsü olan yetişkinlerin % 70 ile % 80 inde borderline (sınır) kişilik bozukluğu; % 85 ile % 90 ında çoğul kişilik bozukluğu bulunmuştur (Akt: Görker ve ark.; 2000).

Cinsel İstismara Uğramış Çocuk Nasıl Fark edilir?


Ovaylu ve ark. (2007) a göre; çocuk çoğu zaman günahından dolayı ceza alacağı ya da terk edileceği korkusuyla kimseye söyleyemez ve bunu saklama eğiliminde olur. Ancak ortada fiziksel bir zarar varsa açığa çıkar (Akt: Friedrich ve ark.; 2001). İstismarın fark edilmesi genellikle tesadüftür; çocuğun herhangi bi fiziksel yaralanma sebebi ile doktora götürülmesi; çocukta anormal davranışların görülmesi; veya çocuğun hamileliği gibi.. (Akt: Polat; 2006).

Çocuktaki cinsel istismarı saptamada Ovayolu ve ark. (2007) a göre; fiziksel muayene önemli rol oynamakla beraber okşama veya oral temas şeklindeki istismarları saptamada yardımcı olmayabilir (Akt: Karan; 2001).

Cinsiyet ve Çocuklarda Cinsel İstismar


Literatüre baktığımızda; çocuklarda cinsel istismarın cinsiyet farklılığı ile ilgili yapılan çalışmalar az olmasına rağmen; kız çocuklarda cinsel istismarın erkek çocuklara göre daha fazla görüldüğünü söyleyebiliriz (Walker ve ark.; 2004). Ovayolu ve ark.(2007) a göre cinsel istismara kızlar erkeklere göre üç kat fazla maruz kalmaktadır (Akt.: Kara ve ark.; 2004; Dubowitz; 2002). Bununla birlikte; erkek çocukların cinsel istismarı kızlara oranla daha az açığa çıkarılmaktadır (Akt: Finkelhor; 1994).

Cinsel istismarı yapanların çoğunun erkek olduğu; düşük sosyoekonomik düzeye sahip olduğu; çocukluklarında cinsel istismara uğradıkları; ailelerinin tek ebeveynli olduğu yapılan çalışmalarda elde edilen önemli sonuçlardır (Akt: Tardif ve ark; 2005).

Cinsel İstismara Uğramış Çocuklarla Çalışma ve Etik


Çocuk cinsel istismarı bir suç kapsamına girdiğinden dolayı bu durumun adli bildirimi önem kazanmaktadır. Ne var ki bu suçun saptanabilmesi için çocuğun ruhsal muayenesi gerekmektedir. İstismar gibi konuşulması zor bir konuda öncelikle güven ilişkisinin kurulması çok önemlidir. Çocuğun psikiyatrik muayeneye gelmeden önce karakol ya da mahkemelerce defalarca sorgulandığı göz önüne alındığında psikiyatri uzmanının güven ilişkisini kurması için sarfettiği çabalar çoğu zaman pek işe yaramamaktadır. Hatta bazen yapılan bu görüşmeler çocuk için ikincil travma niteliğinde bile olabilmektedir. En ideal ve doğru olanı çocuğun bir kez uzman tarafından dinlenilmesi ve yapılacak tüm adli süreçler için bu görüşmenin baz alınmasıdır. Ancak mevcut kanunlarımız henüz buna olanak sağlamadığı için istenilen sonuçlara ulaşılamamaktadır.

Yapılan görüşmelerde açık uçlu; yönlendirici olmayan ve serbest çağrışımlara ortam hazırlayan sorular sorulmalıdır. Çünkü çocuklar karşısındaki kişiyi otorite kabul edip onun istediği şekilde cevap verme eğilimindedirler ve o an cevabı hayal edip onu gerçek kabul edebilirler.

Ülkemizde cinsel istismar kapsamında yapılması gereken düzenlemeler olmakla birlikte bu alanda yetişmiş personel azlığı da dikkat çekmektedir. Cinsel istismara uğramış çocuklar bakım ve koruma altına alınsa bile bu ortamlarda başka istismarlara maruz kalma durumları da düşünüldüğünde yetkililerin acilen harekete geçmeleri gerekmektedir (http://www.mafs2009.org/pdf/6_5.pdf ).

Kaynakça


Akduman; G. G.; Ruban; c.; Akduman; B.; & Korkusuz (2005). Çocuk ve Cinsel İstismar.

Adli Psikiyatri Dergisi; 3 (1); 9-14.
Çeçen A. R. (2007). Çocuk Cinsel İstismarı: Sıklığı; Etkileri ve Okul Temelli Önleme Yolları.
Uluslar arası İnsan Bilimleri Dergisi; 4 (1); 1-17.
Ovayolu; N.; Uçan; Ö.; & Serindağ; S. (2007). Çocuklarda Cinsel İstismar ve Etkileri. Fırat
Sağlık Hizmetleri Dergisi; 2 (4); 13-22.
Ünal; F. (2008). Ailede Çocuk İstismarı ve İhmali.Türkiye Sosyal Araştırmalar
Dergisi; 12 (1); 9-18.
Walker; J. L.; Carey; P. D.; Mohr; D. J.; Stein; D. J.; & Seedat; S. (2004). Gender Differences
in the Prevalence of Childhood Sexual Abuse and in the Development of Pediatric PTSD. Archives of Womens Mental Health; 7: 111-121.
http://www.mafs2009.org/pdf/6_5.pdf