Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Çocuklarda Aşırı Korku-Kaygı Sağlığı; Başarıyı; Uyumu Tehdit Eder

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:05    Güncellendi: 18.02.2025 22:05
Kişilerde ve çocuklarda korku doğal bir duygudur; belli düzeyde korku gereklidir; hatta yararlıdır.ama aşırı ve günlük yaşamı olumsuz etkileyen korkular ;üzerinde durulması gereken korkulardır.

SAĞLIKLI KORKU; kişinin günlük yaşamı devam ettirmek için gereğini yapmasını;tehlikelerden korunmasını;sosyal ortama uyumunu;görev ve sorumluluklarını önemsemesini ve uyumlu olmasını sağlayacak düzeydeki korkulardır.


ÖRNEĞİN;

-çocuğun derslerden zayıf not almak almaktan ve başarısız olmaktan korkması ve bu nedenle ders çalışmaya ;ödev yapmaya önem vermesi normal sınırlarda bir korkudur.
-ama çocuğun derslerde ve sınavlarda başarısız olacağım korkusu ve kaygısıyla sürekli gerilim içinde olması;derste parmak kaldırmaktan söz almaktan korkması ;sınavlarda ve derslerde panik davranışlar geliştirmesi;günlük yaşamı;başarıyı;uyumu olumsuz etkileyen aşırı korku durumudur.
-yine çocuğun sokakta başı boş dolaşarak havlayan bir köpekten korkup uzaklaşması normalken;sokaktan geçen bir kişinin kucağındaki köpekten korkup karşı kaldırıma geçmesi korkunun mantıksız ;aşırı halini gösterir.
Korku aynı zamanda kişinin kendini savunmasını sağlar.tehlike anında vücutta adrenalin hormonu salgılanır ve bu da daha fazla enerji oluşturur.bu durumda kişi hızla tehlikeli ortamdan uzaklaşabilir; güçlü bir şekilde mücadele edebilir.
Bu açıdan bakıldığında korku ;gerçek yada olası bir tehlikeyi algılayabilme ve önlem alabilme fırsatı yaratır.
Bebeklik döneminden itibaren çocuklar belli dönemlerde belli korkular yaşar;buda onların ruhsal gelişimi açısından gereklidir.önemli olan bu korkuların düzeyi ve çocuğun beyin gelişimi;algılama yeteneği geliştikçe makul seviyelere çekilmesi; yok olmasıdır.
Hiç korkusuz bir kişi düşünülemez.bu kayıtsızlık;duyarsızlık;algılama ve sezgide yetersizlik ;sosyal ortamları;içinde bulunduğun durumu görmeme olarak daha farklı davranış sorunlarının ortaya çıkmasına neden olabilir.
Örneğin; geleceği önemsemeyen; sezemeyen;başarısızlıktan korkmayan bir kişinin
ders çalışmak için nedeni olmaz.başarılı olamaz. Ya da arkadaşlarını kaybetmek;onlar tarafından sevilip-onaylanmanın gereğini algılayamayan kişinin arkadaşları tarafından dışlanmaktan yalnız kalmaktan bir korkusu olmaz ve uyumlu davranışlar ortaya koymak için çaba göstermeyebilir.
Ama çocuk her gün abartılı ;yaşına göre mantıksız korkular yaşıyorsa bir türlü rahat ve huzurlu davranamıyorsa nedeni araştırılmalıdır.

ÖRNEĞİN;

0-6 yaş döneminde karanlıktan; cadılardan;canavarlardan korkmak normalken ergenlik çağında bu korku aşırıdır.
-02 yaşa kadar olan çocuklar;yüksek sesten; banyo yapmaktan;yabancılardan;anneden ayrılmaktan; tuvalete oturmaktan ..korkabilir.
-3 yalarında karanlıktan ;yalnız kalmaktan;hayvanlardan canavarlardan korkabilir.
-6 yaşından sonra; yabancı ortamlardan;hastalıklardan; arkadaşları; anne-baba tarafından reddedilmekten;fırtınalardan ;ölümlerden;anne-babayı kaybetmekten.. korkabilir.

Ergenlik çağında ise daha çok;cinsellik; hastalıklar;yeni ortamlara girmekten korkabilirler…


ÇOCUKLARDA ŞU BELİRTİLER GÖZLENDİĞİNDE KORKU-KAYGI DURUMU ARAŞTIRILMALI;

-kendisine yakınlarına kötü bir şey olacağını dile getirme
-huzursuzluk-tedirginlik
-hareketlilik –sakin olamama
-ağlama-titreme..
-kendi odasında yatagında uyumama
-yalnız kalamama
-dikkat dağınıklığı
-sıkıntı.gerginlik
-annenin peşinden ayrılmama

KAYGILI –KORKULU ÇOCUKLARA NASIL DAVRANMALI;


-önce çocuğun korkusu hoş görülmeli.

- çocuk korkularını anlatırken;kahkaha atmak;hafife almak;”erkek adam ağlamaz ne var bunda korkacak”;”bu yaşta bundan korkulur mu;sen bebekmisin?” gibi yaklaşımlar çocuğa zarar verir; kendi duygularının anormal olduğunu;kendinde sorun olduğunu;diğerlerinden farklı ve yetersiz olduğunu düşünebilir.kendi öz güveni zedelenir; anne-babaya ;büyüklere güveni kaybolur.böylece bir daha duygularını dile getirmez.ifade edilmeyen baskılanan duygular;davranış sorunlarının artmasına; duyguların öfke yoluyla;patlamalar şeklinde kendine ve diğerlerine zarar vererek ortaya konmasına neden olabilir.yada çocukta tedirginlik; öfke saldırgan davranışların artmasına; arkadaşları arasında dışlanmaya ve uyum sorunlarına yol açabilir.
-çocuklar belli dönemlerde bir şeylerden korkabilir.canavarlardan;karanlıktan; kötü adamların olduğunu düşünerek diğer odalara gitmekten. diğer odalara gitmekten korkan çocuk elinden tutularak odalar gezdirilebilir;cadılardan korkan çocuk; cadıların nerde olduğunu düşünüyorsa oraya beraber bakılabilir;cadıların olmadığı ve böylece zararda veremeyecekleri anlatılmaya çalışılır.karanlıktan korkan çocuğa uyurken odasında gece lambası kullanılmalı;kapısı aralık bırakılarak güven verilmeye çalışılmalı.ama bu çocuklar korkuları nedeniyle anne-baba odasında uyumaya başlarlarsa çocuğun “korkmakta haklıyım” sonucu çıkarmasına neden olur ve çocuk tekrar odasına dönmek istemez.korkarak gece anne-baba odasına gelen çocuk kısa sürede odasına götürülüp;rahatlatılırsa; sevgi anlayış gösterilirse;uyuyuncaya kadar yanında kalınırsa odasında uyumaya devam edebilir.
- korkularıyla yüzleşmeye istekli;korkularında azalmalar olan çocuk cesaretinden çabalarından dolayı övülmeli.
-kaygılı-korkulu çocuğa aşırı koruyucu davranmak ;çocukta korkmakta haklı olduğu düşüncesi aşılayacağından ;çocuğun korktuğu şeyin gerçekçi ve tehlikeli olmadığını anlamasını ve kendinin korkularını yenebilecek gücü ve cesareti olduğunu fark etmesini engeller
-çocuğun korkularının sebepleri araştırılmalı; aşırı baskılı disiplin uygulanıp-uygulanmadığı yada çocuğa verilen cezaların ağır olup –olmadığı gözden geçirilmeli. Yalnız kalma korkusu olan bir çocuğa bir davranışından dolayı kapalı bir odada yalnız kalma cezası vermek ancak çocuğun korkusunu çoğaltır.
-çocuklarda takıntılı davranışlar varsa;okulda tuvalete gitmekten; mikrop kapmaktan korkabilir. Çekingen çocuklar;aşırı korunan çocuklar ;arkadaş ve öğretmenle birlikte olmaktan korkabilir.
-okuldan işten gelince çocuklara sarılıp-öpmek;ilgi sevgi göstermek; o gün okulda gecen olayları çocuk anlatırken dikkatle dinlemek;hem duyguların açığa çıkması hem de anne-babanın mantıklı açıklamalarıyla çocuk rahatlayıp korkusunu uzaklaştırabilir.
- çocuklarla yıkıcı iletişim kurmak kaygı korku nedeni olabilir;tehdit ;kıyaslama; alay etme;eleştirme ;tenkit yetersizlik değersizlik özgüven eksikliklerine neden olabilir .kaygılı ve korkulu kişiliği destekler.
-takıntıları olan; kaygılı korkulu;evhamlı kişilikteki anne-babalar çocuklarına da bu düşünce ve duygularını geçirebilir.her şeyden evhamlanan; hep kötü bir şey olacakmış gibi; çocuk her an tehlike altındaymış gibi davranan; yabancılardan uzak dur;çocuk parkında tanımadığın çocuklarla oynama; yalnız bir yere gitme ;insanlara güvenme ..şeklinde uyarılarla ve tutumlarla çocuklarını büyüten anne-babalar çocuklarını potansiyel kuruntulu kişiliğe aday olarak yetiştirmiş olurlar.
-0-6 yaş döneminde ; anne-baba geçimsizlikleri; ayrılıklar; bakıcı;okul ev ;öğretmen; çevre değişiklikleri;ameliyatlar; doğal afetler;hastalıklar;çocuğun 3 yaşından önce hazır olmadan kreşe gitmesi ve anneden ayrılma ankisyetesi;boşanmış ailelerde küçük çocukların bir süre annede bir süre babada kalması da çocuklarda güvensizlik korku kaygı gelişimini destekleyebilir.
- aldığınız tüm önlemlere rağmen çocuğun korku-kaygıları günlük yaşamını olumsuz etkiliyor;gelişimi;başarısı olumsuz etkileniyorsa bir profesyonel yardım alınması iyi olur.

Yaşam başarısı ve mutluluk sizinle ve çocuğunuzla olsun.