Paranasal sinüslerin mukozal iltihaplanmasıdır.Akut sinüzit hızlı başlangıçlı bakteriyel enfeksiyondur. Dört haftadan kısa sürer.Daha çok maksiller sinüsleri etkiler.
Kronik sinüzit ise sekiz haftadan fazla sürer
Akut sinüzit: Sinüs drenajının yapıldığı deliklerin tıkanması oksijen azlığına; mukozal ödeme ve serum sızmasına neden olur.Bunlar da bakterilerin artmasına;silier hareketlerin azalmasına;lökosit fonksiyonlarında değişiklikle sonuçlanır.Bu aşamada uygun ve yeterli antibiyotik tedavisi görülmezse olay kronikleşir.Mukozal kalınlaşma; polipler; eozinofil infiltrasyonu görülür.Allerjik rinit ve astımda olduğu gibi; Th2 lenfositler ve onun saldığı sitokinler etkin rol oynarlar.
Akut bakteriyel enfeksiyonların viral olanlardan en önemli farkı belirtilerin yedi ila on günden uzun sürmesidir.Çocuklarda öksürük; nasal akıntı;erişkinlerde renksiz burun akıntısı;yüzde tek taraflı ağrı;burunda dolgunluk hissi bulunur.Buruna aletle bakıldığında iltihablı akıntı; şişmiş kırmızı mukoza görülür.
Kronik sinüzit: Nasal dolgunluk;kalın postnasal akıntı;öksürük görülür.Erişkin hastalar yüzde dolgunluk ve baş ağrısından yakınırlar.Östaki borusunun tıkanması kulak zarının kırmızı görülmesine ve uğultulu duyuşa neden olur. Şişlik; kırmızılık; mükopürülan akıntı (burunun tabanında ve orta açıklıkda) görülür.Fleksibl fiberoptik rinoskopi rutin fiziksel muayenede kullanılır.Kronik sinüzite neden olan anatomik bozuklukların saptanmasında yararlıdır.Nasal sitoloji allerjik rinitin ayırıcı tanısında önemlidir.Periferik kan sayımı;sedimantasyon hızı enfeksiyonun varlığını veya etkenin bulunmasını sağlamayabilir.
Radiografi: Düz film etmoid ve sfenoid sinüslerin değerlendirilmesinde duyarlı değildir.Waters projeksiyonu ergenlerde kronik maksiller sinüzitin tanısının konmasında önemlidir.
Bilgisayarlı tomografi:Tüm sinüslerin detaylı görünümünü verir
Kronik sinüzit etkenleri: Çocuklarda akuttakilere ilaveten bakteroides ve stafilokoklar;
erişkilerde stafilokokkus epidermidis ürer.
Mantarlar da hergeçen gün artan sayıda vakada sinüzit etkenidir.
Akut ve kronik sinüzitte akupunktur; mukoza ödemini süratle gidererek hastanın şikayetlerini azaltır ve ilaç tedavisine cevabın kolaylaşmasını sağlar
"Klasik Çin tıbbında insan yaşayan evrenin bir parçası olarak kabul edilir ve herşeyin içinde varolan evrensel gücün insanın da içinde bulunduğuna inanılır. “Chi” adı verilen bu enerji insan vücudunda “meridyen” denilen kanallarda dolaşır. Akupunktur yöntemi ile bu kanallarda meydana gelen enerji dolaşım engelini ortadan kaldırarak dengeyi sağlamak ve bu şekilde hastalığı önlemek amaçlanır."
Akupunktur; birçok hastalığın tedavisinde kullanılan;oldukça etkili; bilimsel bir tedavi yöntemidir. Çin de yaklaşık 5.000 yıl önce Uygur Türkleri tarafından bulunmuştur.
Acus (iğne); puncture (batırmak) sözcüklerinin birleşmesinden meydana gelmiş olup; batı dilinde akupunktur şeklinde kullanılır. Çin de ise iğnenin kendisi ve ısı anlamına gelen zhen-jiu kelimeleri ile ifade edilir.
İğneler;altın;gümüş;bakır ve paslanmaz çelikten yapılır.Hastalığın ve kişinin özelliğine göre metalin türü seçilir.
İğne ile akupunktur tedavisinde etkili olan en önemli unsur; iğnenin kendisi değil yeri ve özelliği belli olan; 3 boyutlu (eni; boyu ve derinliği olan); vücut yüzeyindeki girişi nokta olan bölgelerdir. Eğer tedavide bu noktalar doğru bir şekilde uyarılamaz ise iğneyi batırmanın etkisi olmaz. Akupunktur da ki amaç; önce noktayı uyarmaktır. Bahsedilen uyarı iğne ile; lazer ile (lazer akupunktur); parmaklar (akupressür ve masaj) ile; lazer (lazer akupunkturu) ile yapılabilir. Bu yöntemlerin hepsi tedavi edicidir.