Obezite; sağlığı tehdit edecek düzeyde yağlanma durumudur. Bu durum en genel tanımlama ile; kişinin boya uygun ideal tartısının %20 veya daha fazla üzerinde olmasıdır.
Günlük ihtiyaçtan fazla alınan enerji vücutta aşırı yağlanmaya neden olur. Obezitedeki bozulmuş enerji dengesi genetik; çevresel; psikolojik ve hormonal etkenlerden kaynaklanabilmektedir.
İnsanlarda obeziteye neden olan faktörlerin başında genler yer almaktadır. Anne veya babanın birisi obez ise çocuklarının şişman (obez) olma olasılığı %40; her ikisi obez ise %80 dolaylarındadır. Oysa normal anne babaların çocuklarında bu risk %15 civarındadır. Diğer yandan; fastfood; cips; çerez gibi yüksek kalorili posasız yiyeceklerin tüketilmesine karşın; TV ve bilgisayar gibi durağan faaliyetlerin günlük hayatta daha çok yer tutması günümüz şehirli toplumların en büyük sorunudur.
Obezitenin nedenleri arasında psikolojik faktörler de etkilidir:
Obez insanların yaklaşık %10 unda yeme dürtüsünü kontrolde ciddi düzeyde sorunlar olduğu bilinmektedir. Yeme davranışlarımızı belirleyen bu dürtüler ruhsal durumumuzla ve alışkanlıklarımızla yakından ilişkilidir. Psikolojik araştırmalar göstermiştir ki; yatkın ailelerde erken bebeklikten gelen ağız yoluyla haz ihtiyacı; çocuk büyüdükçe başka uğraşılara yönlendirilmezse; çocuğun yeme dürtüsü saplantılı bir şekilde devam edebilmektedir. Bebekler normalde 1-2 yaşlarından itibaren açlık dürtülerini ertelemeyi; çevreyi keşfetmeyi; ağız dışında da bedeninden haz almayı keşfederler. Bu yaşlarda iştahsızlık olağandır. Bu gelişim dönemi içinde; ailenin çocuğun dürtü kontrolü üzerinde aşırı egemenlik kurması çocuğun içsel disiplinini bozabilmektedir.
Bunun yanı sıra bazı kişiler duygusal çökkünlük yada stres durumlarında haz verici eylem olarak yeme davranışına yönelebilmektedirler. Obezite ve tıkınma ile ilişkili psikolojik faktörlerden bazıları; depresyon; aşırı stres; karamsarlık; bağımlılık ihtiyacı ve sabırsızlıkdır.
Obezite insanlarda psikolojik sorunları da beraberinde getirir:
Obez kişiler arkadaşları tarafından eğlence konusu olabilir; özellikle çocuklar oyunlarda dışlanabilir; toplum içinde rencide edici tavır ve yorumların etkisi ile güvensizlik; yetersizlik ve utanç duyguları geliştirebilirler. Bazen kendi bedeniyle ilgili bilinç altı değersizlik; önemsizlik duyguları ile özgüven düşüklüğü ve kişiliğin olumsuz etkilenmesi sonucunda soyutlanmaya kadar varan psikolojik sorunlar görülebilir. Bilindiği gibi özgüven çocukluk çağında okul ortamı ve sosyalleşmede uyumu kolaylaştırıcı rol oynamaktadır. Çevresine kendini kanıtlamaya çalışan çocuk; kendilik değeri açısından tatmin olmak ister. Kendine güvenmeyen çocuk özellikle ergenlik döneminde bireyselleşme sorunlarına adaydır. Özgüven düşüklüğü zamanla depresyona ve uyum sorunlarına zemin hazırlayacaktır.
Önlemek için:
Obezite gelişimini önlemek için; bebek ek gıdalara geçtiğinden itibaren çocuğu bol lif ve düşük kalorili ( sebze içerikli ) gıdalara alıştırmak ve düzenli spor yapmaya teşvik etmek amaç edinilmelidir. Beslenme alışkanlığının aile içinde öğrenildiği unutulmamalıdır.
Obezitenin tedavisinde amaç; kişinin günlük kalori ihtiyacı belirlendikten sonra diyet ve spor ile bozulmuş enerji dengesinin düzeltilmesidir. Tedavinin kalıcı olması için ailenin çocuğa yardımcı olması ve doğru beslenmeyi öğrenmesi gereklidir. Diyete uyum sağlama; spor alışkanlığı edinme; boş zaman faaliyetlerinin düzenlenmesi; yeme dürtüsünün kontrolünde farklı davranışlar geliştirme; depresif duygu ve düşüncelerle baş edebilme gibi bazı konularda psikolojik yöntemler de katkı sağlayabilir.
Bazı Öneriler
• Sofrada yavaş yeme ve aralarda su içme alışkanlığı edinerek doygunluk hissini kuvvetlendirebilirsiniz.
• Yüksek kalorili besinleri ödül olarak kullanmayın .
• Abur-cubur olarak adlandırılan yağlı; şekerli ve fast-food tarzı gıdalara alıştırmayın.
• Mümkün olduğunca düşük kalorili ve küçük porsiyon halinde süt; meyve; yulaf ezmesi; peynir+domates gibi sağlıklı gıdalardan ara öğün yemeye önem verin.
• Yeme konusunda kendinize yardımcı olun ancak; baskı yapmayın.
• Özellikle çocuklarınızı bebeklikten başlayarak çocuğu yavaş yavaş değişik tadlara alıştırın ve sağlıklı besin seçimini öğretin
• Kendinizi ve Çocuğunuzu hareketli olmaya alıştırın; spor yapmayı sevdirin. Okulda ya da tatil günlerinde yaşına ve beğenisine uygun bir spor dalındaki etkinliklere ya da bir egzersiz programına katılması sağlayın; hatta birlikte katılın…