Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Emrd-Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden Yapılandırma Tekniği

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:05    Güncellendi: 18.02.2025 22:05
EMDR- GÖZ HAREKETLERİYLE DUYARSIZLAŞTIRMA VE YENİDEN YAPILANDIRMA TEKNİĞİ

Son yıllarda bir çok ülkede yaygın biçimde kullanılmakta olan EMDR (Eye Movement Desensitization and Reprocessing- Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden Yapılandırma) tekniği; Kaliforniyalı bir psikolog olan Francine Shapiro tarafından 1987’de alternatif bir terapi biçimi olarak kullanılmaya başlanmış ve klinik çevrelerde büyük ilgi görmüştür. Bu teknik psikodinamik ve davranışsal yöntemleri özgün bir biçimde birlikte kullanmaktadır ve tüm bu yöntemlerden daha hızlıbiçimde olumlu sonuçlar alınabilmektedir.

Ülkemizde 1999 depreminden sonra travmatik yaşantıları olan çocukların ve yetişkinlerin ruh sağlıklarını düzeltmek ve korumak amacıyla kullanılmıştır.

Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden Yapılandırma Tekniği
; travmatik yaşantılarla ilgili genellikle olumsuz olan duygu ve düşüncelerin zihinde yeniden işlemlenmesine dayanan bir yöntemdir.

Psikolojik problemlerin birçoğundaki sorunun; olumsuz bir olay ya da olayların yaşanmasından çok bu olay/olaylarla ilgili olumsuz duyguların işlenememesi ile ilgili olduğu düşünülmektedir. EMDR tekniğinin temel hipotezi “olumsuz yaşam deneyimlerinin beynin biyokimyasal dengesini bozduğu; biyokimyasal dengedeki bu bozulmanın da doğal bilgi işleme sürecinde bir tıkanıklık yaratarak yaşanan olumsuz olay ya da olaylarla ilgili resim; düşünce ve duyguların işlenmeden kalmasına yol açtığı ve bunun sonucunda da; deneyimle ilgili algılar; duygular; inanışlar ve anlamların sinir sisteminde kilitlenmiş olarak kaldıkları” şeklindedir.

EMDR tekniği ile; çift yönlü uyarım/ikili uyarımlar yoluyla bireylerin zihinlerinde kilitlenmiş ve şu anki yaşantılarını etkileyen rahatsız edici anıları ortaya çıkararak; bu anılara ilişkin duyarsızlaşmanın sağlanması; diğer bir deyişle kişinin olumsuz yaşantısıyla ilgili işlenememiş bilgisinin hızlı bir şekilde işlenmesi amaçlanmaktadır. EMDR ile çift yönlü uyarım sırasında; bireyden ona sıkıntı veren sahne; düşünce; duygu ve beden duyumsamasına odaklanması ve terapistin çift yönlü bir şekilde verdiği uyarımı takip etmesi istenir. Uyarımların çift yönlü olarak verilmesinin amacı beynin sağ ve sol yarım kürelerinin aynı anda çalıştırılmasıdır. Bu uyarımlar dokunsal; işitsel veya görsel olabilir. Klasik uygulamada terapist parmağını bir düzlem üzerinde hareket ettirerek kişinin takip etmesini ister. Kişi gözlerini sağa ve sola hareket ettirerek terapistin parmağını izler. Başka bir yöntem de; kişinin ellerine dönüşümlü olarak dokunulması şeklinde uygulanmaktadır.

Bu süreç sonucunda; geçmişte yaşanan olumsuz olay ya da durumun yol açtığı duygusal sıkıntının kaldığı yerden işlenmesi sağlanır. Amaç sadece kişinin duyduğu sıkıntıyı azaltmak değil aynı zamanda geçmişteki olumsuz olay ya da durumla ilgili negatif inancının yeni pozitif bir inanç ile yer değiştirmesi ve davranışsal değişimlerle daha üst seviyede bir işlevsellik göstermesini sağlamaktır.
Tedavi sekiz evreden oluşmaktadır;
- Anamnez alınması ve tedavinin planlanması;
-Hastanın stabilize edilmesi ve hazırlanması;
-Travmanın değerlendirilmesi;
-Duyarsızlaştırma ve işlemleme;
-Olumlu düşüncenin pekiştirilmesi;
-Bedendeki duyuların gözden geçirilmesi;
-Kapanış; ve
-Kontrol muayenelerinin yapılması.
EMDR uygulamaları genellikle 1-3 görüşme sürmektedir.
Psikotik bozukluklar; organik beyin sendromu; instabil koroner kalp hastalığı; dekompanse hipertansiyon; dekolman riski bulunan bazı göz hastalıklarında EMDR uygulanması riskli olabilir.

EMDR
çocuklar; ergenler ve yetişkinlerde uygulanmaktadır. Uygulandığı alanlar; Travma sonrası stres bozukluğu; şiddete maruz kalma; taciz; doğal afetler (deprem; yangın; sel vb); veya çocukluk döneminde yaşanan üzücü olaylar (çocukluk çağında dövülme; aşağılanma; cinsel tacize maruz kalma; anne-baba arasındaki geçimsizliğe tanık olma; anne ya da babanın hastalığına tanık olma; vb); fobi; performans kaygısı; panik bozukluk; beden algısı bozukluğu; yas; kronik ağrı; gibi çeşitli psikolojik bozuklukların tedavisinde etkili bir biçimde kullanılmaktadır.