Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Çocuklarda İştahsızlık

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:05    Güncellendi: 18.02.2025 22:05
İŞTAHSIZLIK

Anneleri; çocuklarının peşinde koşarken görüyorum. Ellerinde mama kâseleri…

- Bak…a..Kuş geçti.. Hoop bir kaşık daha..
- Sen yemezsen kardeş yiyecek senin mamanı çabuk bitir….Çabuk… Şeklinde bir telaş içinde çırpınıp duruyorlar oyun parklarında…
Kimi zaman da; en sevdiği çizgi filmi izleyen çocuğunu; tam zamanı deyip ona yemek yedirebilmek için fırsat kolluyorlar…
Mama sandalyesinde; balkonda ya da oyun parkında mekân hiç fark etmiyor; anneler; bir elinde kâse öbür elinde kaşık; her an hücuma hazır; beklemede...
Eminim böyle davranan anneler; beslenme saatinden sonra yorgun savaşçılar gibi hissediyorlardır kendilerini; görevini yapmanın huzuru ile enerjileri bitmiş; bir sonraki aşamanın planlarını yaparak…

Bu durum her anneye zaman zaman tükenmişlik duygusu yaşatır elbette…
Ülkemizde ne yazık ki; babadan çok anneler sorumludur çocuk beslenmesinden… Bu durumun değişmesini temenni ederek; çocuğunun iyi beslenip beslenmediğini merak eden annelere ve de ilgili babalara bazı öneri ve uyarılarda bulunmak istiyorum:
Zayıf bebek; her zaman; yetersiz beslenen bebek anlamına gelmez. Bazı bebekler; diğerlerine göre daha hareketli veya genlerinden dolayı ufak tefek olabilir.
Genel olarak bebeğiniz; keyifli; neşeli ve hareketli ise; sürekli uyumaya meyilli değilse; bezini günde 5-6 kez kirletiyorsa; son iki aydır kilo alımı normalse; bebeğiniz sizin istediğiniz kadar yemediği için; onun yetersiz beslendiği kaygısına kapılmayın.
İştahsızlıkla birlikte büyüme geriliği varsa; işte o zaman bir problem var demektir. Bir uzmana danışma zamanıdır. Eğer yoksa problem sizin davranışlarınızdadır.
Çocuğumu iyi besleyemiyorum kaygısı zamanla; suçluluk duygusuna dönüşebilir; çocuğa karşı sinirli davranmanıza neden olabilir; onunla iletişimimizi koparabilir. Unutmayalım beden ve ruh sağlığı bir bütündür.

Bizler farkına varmadan toplumsal kuralları da öğretiriz çocuğumuza… Yaşam tarzımız; hayata bakışımız belirler bu öğretiyi… Sofra adabını da beslenme sırasında öğretiriz. Düzenli beslenme saatleri… Aile ortamında; aynı masada ona ayrılan bir yerde; ona ait tabak- kaşık ve su bardağı ile bir değer oluşturur. Sen de önemlisin; ailedensin; seni kabul ediyor ve seviyoruz mesajını verir. Bu nedenle çocuk da neşeli sohbetlerin; yemekle birlikte paylaşıldığı sofralarda yerini almalıdır.

Çocuğun önüne yiyebileceği kadar yemek konmalı; yemediğinde ısrar edilmeden; sofra birlikte kaldırılmalıdır. Ara öğünlerde eline; kendisinin yiyebileceği katı besinler verilebilir; bir dilim elma; havuç gibi. Ayrıca sevmediği yiyecekleri deneme fırsatları sunmalıyız çocuğa; usanmadan; sabırla…

Çocuğumuza hazırladığımız yemeklerde damak zevkini unutmamalıyız. Onu bir yetişkin gibi düşünmeliyiz; aman iyi beslensin diye elimize geçen tüm yiyecekleri; birbirine karıştırıp; püre halinde sunarsak; önce rengi itici gelecektir; sonra kokusu… Daha tatmadan reddedecektir. Biz böyle bir yemeği severek yer miyiz?

Ara öğünlerde verilen abur cubur yiyecekleri yasaklamayın; kontrollü sunun; Yalnızca ana öğüne yakın yemesini engelleyin. Açık hava oyunlarına izin verin; enerjisini tüketsin; rahatlasın. Böylece iştahı artsın.

Hazır besinleri kullanmamaya özen gösterin. Hazır meyve suları yerine evde taze sıkılmış meyve suyunu; hazır yoğurt yerine evde mayaladığınız yoğurdu tercih edin. Mamalarını öğünlük hazırlayın. Boş kalori kaynaklarını azaltın hatta hiç vermeyin. Kola- cips-hamburger v.b besinlere itibar etmeyin.

Besinlerin değerini yitirmeden pişirme yöntemleri ve yeterli- dengeli beslenme ile ilgili bilgiler edinmenin; ailenizin sağlıklı yaşamı için önemli olduğunu unutmayın.
Çocuklarımıza bol iştahlı öğünler; değerli annelerimize sabır ve şefkatli yaklaşımlar dilerim.

Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanı & Aile Danışmanı

Meral Hasandayıoğlu

Bu makale Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanı & Aile Danışmanı Meral Hasandayıoğlu tarafından 29.09.2011 tarihinde yazılmıştır.