Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Teorisyenlerinin Gelişime Bakışı ve Gelişim Teorileri

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 21:56    Güncellendi: 18.02.2025 21:56
Çoğu kez büyüme ve olgunlaşma ile karıştırılan gelişim kavramı; bu kavramlardan farklı ve daha kapsamlıdır. Nitekim büyüme; sadece bedende meydana gelen (boy; ağırlık...) yapısal değişiklikleri ifade ederken; olgunlaşma; yapısal değişikliklerin tamamlanmasıdır ( Arkonaç; 1993; Arı & Üre & Yılmaz; 1998; Binbaşıoğlu; 1998; Şendil; 1995; Özkalp ve ark.; 2000).

Gelişme ise; döllenmeden itibaren hayatın sonuna kadar devam eden ve belirli bir yöne doğru olan sürekli değişikliklerdir. Diğer bir ifadeyle; yeni davranışlar edinme ve bu davranışları daha önce kazandıklarıyla bütünleştirme sürecidir. Tanım dikkatle incelendiğinde; gelişmenin denge; iletişim; olgunlaşma; devamlılık ve bütünleştirmeyi de içerdiği göze çarpmaktadır (Arı & Üre & Yılmaz; 1998).


Gelişim sürecinde bütünleştirme vardır; çünkü fiziksel; sosyal ya da zihinsel her bir gelişim alanı; bir diğerine bağlı olup; alanların birinde gerçekleşen değişiklik diğer alanları da etkilemektedir. Bir takım gelişim teorileri sonucunda ulaşılan bu yargı Bu teorilerin ışığında; teorisyenler gelişimin bir bütün olarak incelenemeyeceği sonucuna ulaşmışlardır. Buna göre gelişim sürecini inceleyen teoriler şunlardır:


1.1. GELİŞİM TEORİLERİ


A. Biyolojik Teoriler


1. Olgunlaşma Teorileri


Olgunlaşma teorileri; gelişimi bireyin hazır bulunuşluluğuna dayanarak açıklar. Bu teoriyi ortaya atanlardan biri olan Gesell; çocukların olgunluk evresine ulaştıkları zaman zaman yeteneklerinin ortaya çıktığını savunmuştur (Şendil; 1995).


2. Etolojik Teoriler


İnsan gelişimini biyolojik evrim kavramlarının; davranışsal terimlere çevirerek incelenmesi gerektiğini savunan etolojik teorisyenler; davranışların ancak; insan türünün evrim geçirdiği ortamların araştırılmasıyla anlaşılabileceği görüşünde uzlaşırlar (Şendil; 1995).


B. Davranışçı-Öğrenme Teorileri

1. Şartlandırma Teorileri


Gelişimsel değişiklikleri klasik ya da operant şartlanmalara bağlayan Watson; Skinner gibi teorisyenler her şeyin şartlanma ile açıklanabileceğini savunurlar. Bu sebeple onlar gelişim sürecini; basamaklar olmaksızın devam eden bir süreç olarak kabul ederler (Feldman; 1997; Şendil; 1995; Özkalp ve ark.; 2000).


2. Sosyal Öğrenme Teorileri


Şartlanma teorisyenlerinden farklı olarak öğrenmenin yalnızca klasik veya operant şartlanma sonucu değil; gözlem vasıtasıyla da gerçekleştiğini vurgulayan sosyal öğrenme teorisyenleri; başkalarını gözledikçe insanların kendi hareketlerine yön verecek olası davranışlar hakkında kavramlar oluşturduklarını savunmuşlardır. Bu boyutuyla; sosyal öğrenme teorisyenleri; gelişimi açıklarken insan düşüncesi ve bilgisine de önem vererek bilişsel teorilere yaklaşmışlardır (Feldman; 1997; Şendil; 1995; Özkalp ve ark.; 2000).


C. Bilişsel Teoriler


1. Piget’in Bilişsel Gelişim Teorisi


Piaget; çocuğun aktif olarak dünya ile ilgili bilgisini yapılandıran ve gelişimi basamaklar halinde inceleyen bir teori üretmiştir. Bu teoriye göre herbir gelişim basamağından geçen çocuk; zihinsel olarak yeni işlevler (Akamodasyon; Asimilasyon) kazanır. Bu işlevler; çocuğun deneyim ile uyarılmayı birleştirmesine ve çevre ile etkileşimine olanak sağlayan doğuştan getirdiği duyu-hareket sistemi özelliklerine bağlı olarak edinilmektedir (Feldman; 1997; Plotnik; 1986; Şendil; 1995; Özkalp ve ark.; 2000; Sprinthall & Sprinthall; 1990).


2. Bilgi İşlem Teorileri


Bilgi işlem teorisyenlerinin çoğu; Piaget’in aksine; gelişim sürecinde çocukların hiçbir zihinsel değişiklik göstermediğini; düşünce ve davranışların yaşamın ilk dönemlerinde var olan küçük ve ilkel bir işlem sistemi üzerine inşa edildiğini iddia ederler. Tanıma; çevrenin görsel olarak taranması; algıların analizi; öğrenme ve duyguların bütünleştirilmesini kapsayan bu ilkel işlemler gelişim sürecinde kapasitelerini arttırır; hızlanır ve daha verimli bir hale gelirler (Şendil; 1995).


D. Diyalektik Teoriler


İnsan gelişiminde; tarihi ve sosyal değişikliklerin davranış gelişimini etkilediğini savunan bu teorisyenlere göre; bilgi sosyal olup toplum tarafından yaratılarak bireylere ulaştırılır. Diyalektik teoriyi ortaya atanlardan biri olan Vygotsky; toplumu insan gelişimi için gerekli görür. Dil; iradi dikkat; mantık gibi tüm zihinsel yetilerin kültürün getirisi olduğunu ve çocuğun başka kişilerle iletişime geçerek geliştiğini savunur (Şendil; 1995).


E. Rogers’ın Benlik Teorisi


İnsan yapısını gerçekçi ve her yönü ile iyi; akılcı; sosyal ve ileriye doğru gelişen bir yapı olarak gören Rogers; insanı mutluluk arayan ve hem kendisi hem de çevresiyle uyum içinde yaşamak için bilinçli seçimler yapan bir varlık olarak kabul eder. Kendini gerçekleştirme ihtiyacının; insanı güdüleyen en önemli faktör olduğunu ve doğduğu andan itibaren insanın kendini gerçekleştirmek için çabaladığını savunan bu teoriye göre; koşullar elverişli olduğu zaman kişi gelişecek ve kendini gerçekleştirme yönünde ilerleyecektir (Atkinson ve ark.; 1996; Feldman; 1997; Uba & Huang; 1999; Arı & Üre & Yılmaz; 1998; Wortman & Loftus; 1988).


F. Ahlak Gelişimi Teorileri


1. Kohlberg’e göre Ahlak Gelişimi


Bireyin ahlak gelişiminin geçirdiği aşamaları; bu aşamaların birbirleriyle olan ilişkilerini ve ahlaki gelişimi belirleyen temel prensipleri inceleyen bu teori; insanların üç ahlaki gelişim düzeyinden birinde olabileceklerini ileri sürer. Altı evreden oluşan üç gelişim düzeyine sahip bu teoriye göre; yöneltilen sorularla bireylerin hangi ahlaki evrede olduğu anlaşılabilir (Hogan & Johnson & Briggs; 2001; Morgan; 1993; Sprinthall & Sprinthall; 1990; Arı & Üre & Yılmaz; 1998; Kağıtçıbaşı; 1999).


2. Dewey’e göre Ahlak Gelişimi


Ahlaki gelişimi; bireyin almış olduğu eğitimle yakından ilgili gören Dewey; ahlaki gelişimi üç evrede inceler. Ayrıca;eğitimin bireyin zihinsel; duygusal ve psiko-sosyal işlevlerinin özgürce gelişip olgunlaşmasına fırsat veren şartlara bağlı olduğunu savunur (Arı & Üre & Yılmaz; 1998).


3. Piaget’e göre Ahlak Gelişimi


Ahlaki gelişimin; zihinsel gelişime paralel olarak belli bir süreçler dahilinde gerçekleştiğini belirten Piaget’e göre; birey ahlaki gelişimin son aşamasına kadar varamayabilir. Ona göre ahlaki gelişim; dışa bağlı ve özerk evre olmak üzere iki aşamada gerçekleşir (Arı & Üre & Yılmaz; 1998). 8 yaşına kadar süren dışa bağlı evrede ahlaki gerçekçilik söz konusudur ve çocuk; otorite olarak algıladığı kişilerin kurallarını kabul eder. 8 yaşından sonra başlayan özerk evrede ise çocuk; duruma bağlı olarak değişen ihtiyaçlar aracılığıyla kuralların şekilleneceğine inanır (Arı & Üre & Yılmaz; 1998; Aydın; 1997; Kağıtçıbaşı; 1979; 1999; Özkalp ve ark.; 2000).


4. Freud’a göre Ahlak Gelişimi


Ahlak gelişimini duygusal-güdüsel bir süreç olarak ele alan Freud; ahlak gelişiminin psiko-seksüel evrelerden geçerek oluştuğunu ve yaşamın ilk beş yılında tamamlandığını ileri sürmüştür (Aydın; 1997; Özkalp ve ark.; 2000; Kozacıoğlu & Gördürür; 1995; Kağıtçıbaşı; 1979; 1999; Yavuzer; 1998). 3-5 yaşları arasını -Oedipus karmaşasının yaşandığı yılları- ahlak gelişiminde en önemli dönem olarak kabul eden Freud’a göre; annesine aşırı düşkün olan erkek çocuk annesinin sevgisi için babayı rakip olarak görmekte; diğer taraftan babasını da sevdiği için ona karşı duyduğu olumsuz duygulardan dolayı kendisini suçlu hissetmektedir. Bu suçluluk duygusu vicdan gelişimini oluşturmakta; çocuk bu suçluluk duygusundan ancak babaya benzemeye çalışarak kurtulmaktadır (Aydın; 1997; Kağıtçıbaşı; 1999).


Gelişim alanında yapılan çalışmaları incelediğimizde; teorilerin kiminin gelişimi; zihinsel ya da sosyal açıdan; kimilerinin ise ahlaki veya cinsel yönden ele aldıkları görülmektedir. Buna göre; her ne kadar gelişimin bütünsel olduğu savunulsa da onu bütün olarak incelemenin mümkün olmadığı ve gelişim teorisyenlerinin yalnızca tek bir gelişim alanında uzmanlaşma yoluna gittikleri anlaşılmaktadır.


KAYNAKLAR:


Arı; Ramazan & Üre; Ömer & Yılmaz; Hasan (1998). Gelişim ve Öğrenme Psikolojisi. Konya: Mikro Yayıncılık


Arkonaç;Sibel (1993). Psikoloji Zihin Süreçleri Bilimi. İstanbul: Alfa Basım Yayın Dağıtım.


Atkinson; Rita & Atkinson; Richard & Smith; Edward E. & Bem; Daryl J. & Hoeksema; Susan Nolen. (1996). Hilgard’s Introduction to Psychology. Twelfth Edition. U.S.A: Harcourt Brace College Publishers.


Aydın; Betül (1997). Çocuk ve Ergen Psikolojisi. Marmara Üniversitesi Vakfı Yayınları No.1:İstanbul.


Binbaşıoğlu; Cavit (1998). Gelişim Psikolojisi. Ankara: Binbaşıoğlu Yayınevi.

Feldman;Robert (1997). Essentials of Understanding Psychology. Third Ed. USA: The Mc Graw-Hill Companies;İnc.

Hogan; Robert & Johnson; John & Briggs; Stephen. ( ). New York: Academic Press.


Kağıtçıbaşı; Çiğdem (1979). İnsan ve İnsanlar. İstanbul: Cem Ofset Matbaacılık Sanayi.


Kağıtçıbaşı; Çiğdem. (1999). Yeni İnsan ve İnsanlar. 10. Basım. İstanbul: Evrim Yayınevi.


Kozacıoğlu;Gülsen & Ekberzade Gördürür; Hülya (1995). Bireyden Topluma Ruh Sağlığı. İstanbul: Alfa Basım Yayın Dağıtım.


Morgan; T.Clifford. (1993). Psikolojiye Giriş. (Ed. Sibel Karakaş). Ankara: Meteksan A.Ş.


Özkalp; Enver & Arıcı; Hüsnü & Aydın; Orhan & Bayraktar; Rüveyde & Uzunöz; Ali & Erkal; Buket (2000). Davranış Bilimlerine Giriş. (Edi. Enver Özkalp). 3. Baskı. Anadolu Üniversitesi Yayınları No: 1027


Plotnik; Rod (1986). İntroduction to Psychology. Second Ed. New York: Random House.


Sprinthall; Norman A. & Sprinthall; Richard C. (1990). Educational Psychology A Developmental Approach. Fifth Ed. New York: Mc Graw-Hill;Inc.


Şendil;Gül (1995). Büyüme Gelişme Olgunlaşma. İstanbul: Çantay Kitabevi.


Uba; Laura & Huang; Karen (1999). Psychology. U.S.A: An imprint of Addison Wesley Longman; İnc.


Wortman; Camille B. & Loftus; Elizabeth F. (1988). Psychology. Third Edition. New York: Alfred A. Knopf; İnc.


Yavuzer; Haluk (1998). Çocuk Psikolojisi. 16. Basım. İstanbul: Remzi Kitabevi.