Yılbaşı yaklaştıkça klinik psikologlara baş vuranların sayısı da artar. Bunun sebebi yılın bu döneminde çoğu kşinin geçmişini daha çok büyüteç altına alması ve hatalrını gözden geçirmesidir. Adeta kendi kendimizi genel bir değerlendirmeden geçirdiğimiz bu dönemde zaman zaman duygusal inişler yaşamak çok doğaldır. Bunun dışında yeni yıl gecesi için yakın çevre ile birlikte yapılan planlar sosyal onay ihtiyacını da tetikleyebilir. Makalemin devamında bu iki konuyu detaylandırıp yeni yıl gecesinde ya da öncesinde kendinizi neden kötü hissedebiliyor olabileceğinizi anlamanıza yardımcı olmak ve size destek olabilecek bir kaç öneride bulunmak istiyorum.
Yılbaşı dönemi sadece yeni bir yılın başlangıcı değil; aynı zamanda eski defterlerin de kapatılmak istendiği bir dönem olabilir. Bu dönemde insan zihni adeta bir terazi gibi başarılarını ve başarısızlıklarını; hayatında memnun olduğu ve olmadığı unsurları tartar. Hangi tarafın ağır bastığına göre de yeni yıl döneminde duygu durumu değişir. Örneğin “bu yıl hedeflediğim kadar başarılı olamadım” düşüncesi hayal kırıklığı ve mutsuzluk ile ilişkilendirilebilecek duyguları tetikleyebilir. Bu tür bir düşünceyi alternatif bir düşünce ile değiştirip “bu yıl hedeflerimin bir kısmına ulaşabildim ve bir kısmına ulaşamadım” denildiği takdirde kişinin hissettiği duygu da daha pozitif bir hale dönüşecektir. Aynı şekilde “hayatımdaki olumsuzluklar olumlu olaylardan çok daha fazla” düşüncesi huzursuzluk ve depresif bir duygu durumuna yol açabilir. Halbuki kafamızın içindeki bu terazinin olumsuz tarafı çoğu zaman bizim kafamızda büyüttüğümüz aksaklıklar yüzünden ağır basmaktadır.
Böyle bir durumda önerim terazinizde yeniden denge ayarı yapmanızdır. Bu ayarı da elinize kağıt kalem alarak yapmanızı öneririm. Kağıdın bir tarafı hayatınızda olumlu olarak gördüğünüz diğer tarafı ise olumsuz olarak gördüğünüz olaylara ayrılsın. Örneğin iş ve para durumunuz; sosyal çevreniz; kendinizi güvende hissetmeniz; dostlarınızn size ne kadar güvendiği; çocuklarınızla ilişkiniz; ailenizle ilişkiniz; sağlığınız gibi konularda ne durumda olduğunuzu düşünüyorsanız uygun olan tarafa yazın.Örneğin “bu yıl çok az para kazanabildim” diye düşünmekteyseniz olumsuzlar tarafına; “bu yıl yeterince para kazandım” diye düşünüyorsanız olumlular tarafına yazın.
Bir sonraki adıma dikkat; en önemli kısım burası. Daha sonra her düşünceyi alıp doğru olup olmadığına dair kanıt toplayın. Eğer bu yıl “çok az” para kazandığınızı düşünüyorsanız kendinize sorun “fiziksel koşullarım ne durumda? sağlık ve okul giderlerini karşılayabildim mi? beslenme düzenimizi koruyabildik mi?” . Eğer kazancınız bu tür temel ihtiyaçları karşılayamayacak durumda ise o zaman ilk adım olarak kendinize bir kariyer hedefi belirleyin. Seçeneklerinizi değerlendirin. Güçlü ve güçsüz yanlarınızı belirleyin ve güçlü yanlarınıza odaklanın. Eğer temel ihtiyaçlarınızı karşılayabildiyseniz ve amacınız lüks ihtiyaçları da görebilmek ise o zaman “çok az” para kazanmış değilsinizdir. Kısacası kafanızdaki “çok az para” tanımını değiştirmenin zamanı gelmiş demektir. Elinizdeki kağıda yazdığınız her örnek üzerinden bu şekilde kanıt toplayarak devam etmeniz duygu durumunuzu daha tarafsız değerlendirmenize olanak tanıyacak düşünceleri açığa çıkaracaktır.
Duygu durumunu tarafsız olarak değerlendirmek çoğu zaman dışarıdan tetiklenen bir takım düşüncelerle daha zor hale gelebilir. Ne demek istediğimi biraz açayım. Gündelik dile dökecek olursak; başkalarının ne düşündüğüne aşırı derecede önem veren ve kendi değerini başkalarının kendisiyle ilgili ne düşündüğü üzerinden ölçen kişiler duygusal inişler yaşamaya daha meyilli olurlar. Bu tür duygusal inişlerin temel tetikleyicisi de bir takım olayları kendileriyle ilgili olumsuz düşüncelere dönüştürmeleridir. Bu şekilde kendileri ile ilgili değerlendirmelerini başkalarının ne düşündüğüne bağlayan kişiler yılbaşı dönemi gibi zamanlarda dışarıdan aldıkları sinyallere karşı daha hassas olurlar ve bunun sonucunda da kendilerini kötü hissetmelerine yol açacak bir takım düşüncelere kapılabilirler. Bu düşüncelerin kaynağının ne olduğu; nasıl değiştirilebileceği ve kalıcı olarak ne şekilde iyi hissetme halinin sağlanabileceği klinik psikologlarca en çok çalışılan alanlardan biridir. Eğer olumsuz düşüncelere kendinizi çok sık kaptırıyorsanız; hele ki bu tür düşüncelerinizin dönem dönem başa çıkamayacağınız kadar çok şiddetlendiğini hissediyorsanız elinizden tutabilecek bir terapistten yardım istemeye çekinmeyin.