Alkol kullanma biçimleri ele alındığında sosyal içicilik; alkol kötüye kullanımı ve bağımlılık davranışı kavramları öne çıkmaktadır. Sosyal içicilik; kullandığı alkol nedeni ile sağlık sorunu ya da sosyal sorun yaşamayan ve alkol kullanımı kesildiğinde hiçbir sorun ortaya çıkmayan kişiler için kullanılan isimlendirmedir. Sosyal içici olarak adlandırılan bu kişiler alkol kötüye kullanımının olumsuz etkilerini yaşamadıkları halde alkolle ilişkili kazalar gibi tek bir içme döneminin olumsuz sonuçlarının riskiyle karşı karşıyadırlar.
Yüksek riskli içicilik sonucu birçok sosyal ve tıbbi sorunlar yaşayan; fakat alkole bağımlı olmayan insanlar; alkol kötüye kullananlar veya bağımlı olmayan sorunlu içiciler olarak adlandırılır. Alkol kullanımı ile ortaya çıkan yargı bozuklukları ile alkol kullanımının vücut ağırlığı üzerine olumsuz etkileri ile karşı karşıyadırlar. Olumsuz etkiler tek bir içme sonucu ortaya çıkabileceği gibi uzun süreli yüksek riskli içiciliğe de bağlı olabilir (1). Alkol kötüye kullanımı ile ilgili zorlukları olan hastalardan yaklaşık %50’si alkol problemleri yaşamaya devam etmektedir ama %10’undan azı bağımlı hale gelmektedir.
Bağımlılık davranışı alkol tüketim biçimi olarak; ister yalnız hafta sonları yoğun alkol tüketimi olsun; ister her gün fazla miktarda alkol tüketimi olsun; isterse dönem dönem yoğun alkol tüketimi şeklinde olsun (örn; dipsomani gibi) içme davranışı üzerindeki kontrol kaybının meydana geldiği durum olarak tanımlanmıştır (2). İçme davranışı üzerinde kontrol kaybı; alkol kötüye kullanımı ile alkol bağımlılığı arasındaki kritik sınırı oluşturmaktadır (1).
Bağımlılık sendromu tanımı; ilk kez alkol bağımlılığı için yapılmıştır. Bağımlılık sendromunun ana tanımlayıcı özelliği; alkol almak için istek olmasıdır. Bu istek sık sık alkol alma isteğinden; önüne geçilmez bir alkol alma isteğine kadar değişen ölçülerde olabilir (3).
Bütün içiciler bu kategorilere tam olarak uymayabilir ve alkol bağımlılığı ile alkol kötüye kullanımı değişik derecelerde olabilir. Aralıklı da olsa aşırı ve riskli içen bireyler; sosyal içici olarak düşünülmelerine karşın alkolün neden olduğu kazalar gibi ciddi sorunlarla karşı karşıyadır; ancak alkol kötüye kullanımı ölçütlerini karşılamayabilirler. Benzer şekilde ciddi sağlık sorunlarına ve/veya sosyal sorunlara yol açan ısrarlı ve yineleyici alkol kötüye kullanımını; alkol bağımlılığından ayırt etmek güç olabilir. Alkol alımının yarattığı sorunlar durumdan duruma farklılık gösterebilir; örneğin evinde alkol alıp uyuyan kişinin durumunda alkol alımı çok fazla sorun yaratmayabilirken; meyhanede içip evine arabasıyla dönen kişide ölümcül sonuçları olabilir.
Alkol kullanan bir kişinin yaşantısında farklı zamanlarda; farklı içme biçimleri olabilir. Birçoğu olumsuz sonuçlarla hiç karşılaşmayabilirken; bir kısmında alkol kötüye kullanımı veya alkol bağımlılığı gelişir. Talihsiz sayılabilecek bir kaç kişide alkolle bir kez karşılaşma bağımlılığın ortaya çıkabilmesine sebep olurken; çoğunlukla alkol bağımlılığının oluşması yıllar alır. Alkol kötüye kullanımı olgularının hepsinde alkol bağımlılığı gelişmez; büyük çoğunluğu ömürleri boyunca sorunlu olmayan içme ile sorunlu olabilecek içme dönemleri arasında gidip gelirler.
Kaynaklar
(1) Coşkunol H; Çelikkol A. Alkol Kullanım Bozuklukları ve Tedavisi. Ege Psikiyatri Sürekli Yayınları Kitap 1(içinde). İzmir: Ege Üniversitesi Basımevi; 1996.
(2) Bankole J; Ruiz P; Galanter M; eds. Handbook of Clinical Alcoholism Treatment. Baltimore: Lippincott Williams and Wilkins; 2003.
(3) Arıkan Z. Alkol Kullanımına Bağlı Ruhsal ve Davranışsal Bozukluklar. Işık E. ed. Güncel Klinik Psikiyatri (içinde); 2. baskı. Ankara: Golden Print Matbaası; 2008:317-333.