Endoskopik cerrahi artık tüm cerrahi alanlarda yaygın olarak kullanılmaya başlamıştır. Diğer cerrahi dallarda kullanımı daha eskidir. Mide ve safra kesesi cerrahisinde; çoğu kadın doğum ameliyatlarında; üroloji ve KBB ameliyatlarında cok yaygın olarak kullanılmaya başlandıkdan sonra sinir cerrahisinde kullanımı 1990’lı yıllardan sonra olmuştur. Endoskopik disk cerrahisi (endoskopik bel fıtığı ameliyatı- kapalı bel fıtığı ameliyatı); cerrahi olarak minimal invazif bir yöntemdir. Endoskopi kelimesi eski yünanca da endo (iç) ve scopien (izleyerek görme) kelimelerinden türetilmiştir. Günümüzde özellikle omurga hastalıklarında cerrahi açıdan ilk secenek olarak tercih edilmeye başlamıştır. Ülkemizde de birkaç merkezde yapılan bu ameliyat dünyada büyük yaygınlık kazanmıştır. Ameliyat iki farklı teknikle yapılmaktadır. Merkezimizde her iki teknik de hastanın gereksinimine göre uygulanabilmektedir. Ameliyatın uygulanabilmesi için özel endoskopik cerrahi aletler ve uygulayacak cerrahın bu konuda eğitimli ve uluslararası sertifika sahibi olması gereklidir.
Hangi Hastalara Uygulanabilir?
Endoskopik disk ameliyatı bel fıtığı nedeniyle ameliyat olması gereken tüm hastalara uygulanabilir. Ancak bel fıtığının yanısıra hastada bel omurlarının kayması; kanal darlığı gibi ilave durumlar var ve bunların da düzeltilmesi gerekiyorsa o zaman endoskopik disk ameliyatı yerine mikrocerrahi yapılması gereklidir.
Her yaş grubuna uygulanabilir. Özellikle yaşlı ve diabet; hipertansiyon gibi başka sorunları olan hastalarda ameliyat sonrası iyileşme süresinin çok kısa olması büyük avantaj sağlamaktadır. Ayrıca girişime bağlı ek anatomik hasara yol açmaksızın fıtıklanmış disk parçası alınmaktadır. Böylece hastaların hastanede kalma ve işe dönüş süreleri kısalmaktadır.
Mikrocerrahi sonrası nüks gelişen hastalarda ikinci ameliyatlarda ameliyat bölgesindeki yapışıklıklar nedeniyle komplikasyon riski yüksektir. Endoskopik disk ameliyatı ise nüks nedeniyle ikinci kez ameliyat olması gereken tüm hastalarda güvenle uygulanabilir.
Avantajları:
Ameliyat yaklaşık 0.5 cm lik bir kesiden yapılır. Cerrahiye bağlı anatomik hasarın az olması nedeniyle ameliyat sonrası erken dönemde fazla bir bel ağrısı yoktur.
Cerrahiye bağlı kan kaybı; enfeksiyon ve ameliyat sahasında oluşabilecek kan birikimi riski daha azdır.
Yan yerleşimli fıtıklara ulaşım daha kolaydır. Ayrıca birden fazla disk mesafesi tek bir kesi ile kontrol altına alınabilir.
Ameliyat sonrası hastanade kalış ve işe geri dönüş süresi kısadır. Kısa hastanede kalış süresi maliyeti de düşürür.
Mikrocerrahi ameliyatlarında kemik ve bağ dokusunun çıkartıldığı alanlarda kasların omurilik zarına yapışması sonucu ortaya çıkan (epidural fibrozis) ameliyat sonrası kronik bel ağrıları görülmez
Yandan yapılan girişimler (posterolateral transforaminal) hasta arzu ederse lokal anestezi ile yapılabilir. Ancak biz tüm olgularda genel anesteziyi tercih ediyoruz. Çünkü uygun ve efektif lokal anestezi uygulansa bile hastanın az da olsa ağrı duyması ve ameliyathane ortamının hasta üzerinde ki negatif etkisi nedeniyle genel anestezinin hastanın özellikle psikolojik rahatlığı açısından önemli olduğunu düşünüyoruz.
Mikrocerrahi sonrası nüks eden hastalarda emniyetle uygulanabilir.
Dezavantajları:
Deneyimli ve gerekli eğitimlerden geçerek sertifika almış cerrahlar tarafından yapılabilir.
Ameliyat için yüksek teknoloji gerektiren ekipmanların kullanılması gereklidir.
Bel fıtığının yanısıra kanal darlığı omur kayması ve doğumsal veya edinsel anatomik bozukluğu olan hastalarda uygulamada güçlükler yaşanabilir.