Öncelikler tüm okuyucularım için yeni yılın hayırlarla ve güzelliklerle gelmesini dileyerek bu haftaki yazıma başlamak istiyorum. Geçirdiğimiz yıl içinde herkesin irili ufaklı birtakım sorunları olmuştur. Bu yıl aynı sorunların veya hataların tekrar etmemesi için ne yapmalıyız? Çukurları biliyoruz artık; aslında farklı gibi görünen sorunlar birbirinden çok da ayrı değildir. Kritiği yapıldığında görülecektir ki aslında hepsi aynı temele dayanıyor.
Söz gelimi babanızla yaşadığınız bir sorun patronunuz ile yaşadığınız bir sorunla benzer temellere dayanabiliyor. İkisi de mutlak otoritedir şüphesiz.
Bu hafta iş yaşamında yaşanabilecek sorunlar ve bunların etkilerinden bahsetmek istiyorum. Buna ofis içi psikolojik şiddet anlamına gelen “mobbing” denir. Aynı iş ortamında birinin diğeri üzerinde kurduğu baskı; şiddet; psikolojik rahatsızlık verme olarak da tanımlanabilir. Bir dışlama tavrı da denebilir. Bu durumla tek başına karşılaşılacağı gibi bir grup tarafından da karşılanabilir. Farklı olana tahammülün az olduğu günümüzde mobbing de kısmi bir ötekileştirme tavrıdır. Tabi burada ötekileştirilene somut olumsuz davranışlarda yaşatılmaktadır. Bu durum süreklilik arz etmektedir.
Çalışma ortamında gerçekleşen her türlü psikolojik taciz; kısıtlama; eleştiri; korkutma; tehdit gözdağı aşağılayıcı söz söyleme gibi şeyler işyeri şiddetinin tanımına giriyor. Psikolojik şiddet fiziksel şiddetten daha tehlikeli olabiliyor. Sonuç olarak çalışanlarda iş doyumu azalıyor; motivasyon düşüyor Çalışan kişinin o işe gitmemek için biliçdışı faktör tarafından yüksek stres yaşadığı yere gitmemek adına fiziksel ve psikosomatik hastalıkları başlıyor.
Mobbingde en ilginç nokta; bireyi dışlayan grubun verdiği zararın farkında olmaması ve genelde tüm olanların suçlusu olarak kurbanın “uyumsuzluğunu” görmesi. Dolayısıyla davranışlarının sanki onlara karşı takınılan tavır yüzünden aldıkları bir önlem olarak görüyorlar. Öte yandan; baştan beri dışlanmış olan kurban; maruz kaldığı şeyleri tanımlamakta ve ifade etmekte zorlanıyor.
Aslında iş yeri terörü olan mobbing sanılanın aksine sadece işyerinde kalmaz ve aileyi etkiler ve zedeler. Dolayısıyla toplumu etkiler. İş yerinde zedelenen kişi evde ya geri çekilip susacaktır yada aynı şiddeti evde başkalarına uygulayacaktır.
Bu sorunlar esasında iki cihetten ele alınmalıdır. Kadına bakan yönü ve erkeğe bakan yönü olarak bunun oranı değişmektedir. Kadın yapısı itibariyle de erkekten daha çok mobbing tehlikesi yaşar ve yaşatır. Çalışan kadın olmak her zaman için çalışan erkek olmaktan daha zordur.
Bu sorunun sebeplerinden birisi duygusal zeka düşüklüğü olarak tanımlanmaktadır.İnsan ilişkileri zayıf bulunduğu ortamda ki negatif havayı hissedemeyen yöneticilerde durumun vahimliğini artırmaktadır.Diğer bir sebep aniden gelen idari yapıdaki değişiklik işten çıkarımlar;alımlar gibi..
Kimler mobbinge maruz kalıyor? Kurban diye tanımlanan bu kişilerin ortak özelliği nedir? Yapılan araştırmalarda çalışanların genelde ortalamadan daha zeki; başarılı; üstün özellikli kişiler olduğu ortaya çıkıyor.
Tüm bu yaşantıların içinde zorlanılacak; hatta hedefin son noktası işten kovmak ya da kovdurmaya kadar gidebilir. Bununla birlikte yeni anayasayla kişilerin bazı hakları var; bu durum eğer bir psikolojik travmaya sürüklüyorsa haklar aranmalıdır. Psikolojik yönde zarar verdiğini hissediyorsanız bir uzman da destek almak faydalı olacaktır. Anlayıp tahlil edip durumun size bakan yönü keşfedilince daha rahatlanılacaktır.Haftaya görüşmek dileğiyle...