Meme kanseri ile ilişkili lenfödem tanılı hastaların klinik özellikleri
Meme kanseri; Amerikan Kanser Birliğinin verilerine göre kadınlarda en sık görülen kanser türüdür ve tüm kanserden ölümlerin %15′ini oluşturmaktadır. Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi Başkanlığının 2000 yılı verilerine göre Türkiye’de de kadınlarda en sık görülen kanser türü meme kanseridir. Erken tanı yöntemlerinin gelişmesi ve tedavideki ilerlemeler sayesinde meme kanserinde mortalite oranları giderek azalmaktadır. Ancak tedavide kullanılan cerrahi yöntemler;ışn tedavisi ve kemoterapi uygulamaları hayat kurtarıcı olmakla birlikte bazı sekelleri de beraberinde getirmektedir. Bunlardan birisi de;hastaların günlük yaşam aktiviteleri ve yaşam kalitesini etkileyen en önemli bir sorun olarak karşımıza çıkan lenfödemdir.Lenfödem; lenfatik drenajdaki yetersizlik sonucunda proteinden zengin intertisyel sıvı birikimi ile karakterize kronik bir durumdur.Ekstremitede ağırlık;sıkılık hissi;şişlik ve ağrı semptomlarına yol açabilir.Kozmetik deformitelere;fonksiyonel kayıplara ve psikolojik bozukluklara neden olabilir.Hastanın ev;iş;sosyal ve seksüel yaşamını dolayısıyla da yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir.Meme kanserli hastaların yaşam sürelerinin giderek arttığı göz önüne alındığında yaşam kalitesi daha da önem kazanmaktadır.Lenfödem tedavisinin en önemli basamağını lenfödemi n oluşmasını önlenmesi oluşturmaktadır.Çünkü lenfödem kronik;yaşam boyu devam eden bir süreçtir ve tedavide kür yerine lenfödemin kontrol altına alınmasından söz edilebilir.Bu nedenle meme kanserli hastaların lenfödem konusunda bilgilendirilmesi;risk faktörlerinin belirlenmesi ve kontrol altına alınması lenfödemin önlenmesi açısından oldukça önemlidir.Meme kanseri ile ilişkili lenfödem risk faktörleri uygulanan tedavi ile ilişkili;hastalığın kendisi ile ilişkili ya da hasta ile ilişkili olabilir.Hasta ile ilişkili önemli faktörlerden biri de obesitedir.Çeşitli çalışmalarda obesitenin lenfödem gelişiminde risk faktörü olduğu bildirilmektedir.Bu nedenle lenfödemli hastalarda kilo kontrolünün sağlanması lenfödem gelişiminin önlenmesi açısından önemli olabilir.
Lenfödemin kronik bir rahatsızlık olduğundan yapılacak en önemli tedavi kontrol altında tutmaktır.bu konuda uzmanlaşmış fizyoterapistler tarafından yapılan manuel lenf drenajı;kompresyon bandajı;cilt bakımı ve egzersiz çok faydalı olmaktadır.Bu işlemler uygulandıktan sonra mutlaka ve mutlaka lenfödem çorabı giyilmelidir.Bazı hekimler tarafından hastalara varis çorabı öneriliyor fakat lenfödem de bu çoraplar uygun olmamaktadır daha doğrusu yeterli değildir.lenfödem çorabı hastanın ekstremite çevre ölçüsüne; ödemin gelişme hızına ve yoğunluğuna bağlı olarak farklı basınçlarda olmalıdır.Bu çoraplar gece yatana kadar takılmalı yatarken çıkarılmalı ve sabah kalkar kalkmaz tekrar giyilmelidir.Bununla birlikte fizyoterapistinizin size uygun olarak öğreteceği egzersizleri mutlaka yapmalısınız ve kolunuzu aşırı kullanmaktan kaçınmalısınız.tansiyon ölçümünü;enjeksiyonu lenfödemli kolunuzdan yaptırmayınız.son olarak lenfödemli kolunuz için birkaç basit egzersiz önermek istiyorum..
1.Bandajlı iken önce bandajlı kolunuzla elma toplama hareketi yapın sonra sağlam kolunuzla yapın. 10 tekrar
2.Bandajlı elinizi omzunuza değdirin ve açın.10 tekrar
3.Bandajlı kolunuzu dirseğiniz 90 derece olacak şekilde bükün ve elinizi yumruk yapıp içe dışa çevirin. 10 tekrar
4.Bandajlı elinizi yumruk yapın sonra açın.10 tekrar