Gebeliğe hazırlanan tüm anne adaylarına öncelikle rutin jinekolojik muayene yapılmalı; smear testi alınmalıdır. Genital enfeksiyon varlığında tedavi edilmelidir. Gebelik öncesinde Rubella için bağışıklık araştırılmalıdır. Bağışıklığı bulunmuyorsa öncelikli olarak aşılanmalı ve aşı sonrasında bir ay doğum kontrolü sağlanmalıdır. Gebelikten önce 0.4 mg/gün folate tedavisi başlanması özellikle nöral tüp defektlerinin gelişimini %70 oranda azaltmaktadır. Demir eksikliğine bağlı anemisi bulunan hastalara demir tedavisi verilmelidir. Epilepsi hastalığı için ilaç kullanan anne adaylarına 10 mg/gün K vitamini başlanması önerilmektedir. Yüksek oranda A vitamini kullanıyorsa; gebelik öncesi A vitamini kesilmelidir. Yüksek oranda kahve tüketimi ile gebeliğin düşükle sonuçlanması arasında ilişki bulunmaktadır. Bu nedenle; gebelik öncesinde ve gebelikte kahve tüketimi kısıtlanmalıdır.
Gebeliğe kilolu başlamak hem gebeliğe bağlı diyabet için; hem de preeklampsi adını verdiğimiz yüksek tansiyonla birlikte idrarda protein atılımı ile seyreden gebeliğe özgü bir durum için risk faktörüdür. Üriner enfeksiyonlar; postnatal kanama; tromboflebit; iri doğum; omuz distosisi; sezaryen doğum obez kadınlarda daha sık görülmektedir. Vücut kitle endeksi 25 kg/m2 den yüksek olan anne adayları gebelik öncesinde diet ve egzersiz programları ile ideal kilolarına ulaşmaya çabalamalıdır.
Normal doğum nedir? Bu doğumu gerçekleştirmek için şartlar nedir?
Normal doğum bebeğin; plasenta ve zarların vajinal yolla dış ortama çıkmasıdır. Bir gebeliğin normal yoldan sonlanabilmesi üç ana faktöre bağlıdır. Bunlar; rahme bağlı; bebeğe bağlı ve annenin kemik yapısına bağlı faktörler olarak sınıflandırılabilir. Doğumun olabilmesi için rahim ağzının açılmasını sağlayacak düzenli aralıklarla kasılmalar gelişmeli ve bu kasılmaların karşısında rahim ağzının açılmasına engel bir durum olmamalıdır. Rahim ağzı açıldıktan sonra devam eden kasılmalar bebeği rahim dışına itecektir. Bu itmenin sağlanması için bebek uygun pozisyonda olmalı ve yine önünde bir engel bulunmamalıdır.Normal doğumun gerçekleşebilmesi için son olarak; bebeğin ilerleyeceği yol ile bebek arasında bir uyumsuzluk söz konusu olmamalıdır. Bebeğin normalden iri veya yolun normalden dar olması doğumun olağan gidişatını engelleyecektir.
Sezaryenle doğum nedir? Bu doğumu gerçekleştirmek için şartlar nedir? Sebepleri nedir?
Sezaryen doğum bebeğin anne karnından yapılan bir insizyonla dış ortama alınmasıdır. Sezaryen doğum için 4 ana endikasyon bulunmaktadır. Bunlar; doğum sürecinde fetal distres adını verdiğimiz bebeğin oksijen seviyesini etkileyebilecek kalp atımlarında azalma meydana gelmesi; daha önce sezaryen ile doğum yapmış olma; önde gelen kısmın ayak; omuz; makat olması gibi prezantasyon anomalileri; bebeğin başının doğum kanalına uyum gösterememesi veya doğumun ilerlememesidir. Plasentanın rahim ağzına yapışık olması veya komşuluk göstermesi; çoğul gebelikler; anne yaşının ileri olması; infertilite tedavisi ile elde edilen gebelikler diğer sezaryen endikasyonlarıdır. Annenin tıbbi gerekçe olmaksızın elektif nedenlerle sezaryen doğum istemesi de birçok ülkede tartışılan ve fikir birliğine varılamamış bir konudur.
Anestezi uygulamalarının ve sezaryen tekniklerinin güvenilirliği nedeniyle sezaryen doğum ihtiyacı oluştuğunda tüm anne adaylarına uygulanabilir.
Normal doğum mu sezaryen mi?
Anne ve fetus açısından bir sakınca bulunmuyorsa öncelikli olarak anne adayı normal doğum için teşvik edilmelidir. Ancak; daha önce myomektomi veya sezaryen doğum öyküsü bulunuyorsa normal doğum kasılmaları sürecinde rahim kaslarının ayrışma riski bulunmaktadır. Bu nedenle; rahim ameliyatı geçirmiş bireylerde sezaryen doğum daha güvenlidir.