Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Akupunktur Nedir?

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 21:56    Güncellendi: 18.02.2025 21:56
Akupunkturun; yani ilaç kullanmadan yalnızca iğne batırmakla yapılan tedavinin tarihi; tarihteki başlangıcı ve kimler tarafından bulunduğu tartışmalıdır.

Bir çok kaynakta Çinliler tarafından bulunduğu ve tedavi amaçlı olarak kullanıldığı yazılıdır. Diğer bazı kaynaklarda Orta Asya Türkleri tarafından bulunduğu kayıtlıdır. Hatta ilk kullanılan iğnelerle ilgili çalışmalar bile vardır.
Hemen tüm makalelerde; "Akupunktur nedir?" sorusunun altına "MÖ 5000..." diye başlayan bir açıklama yerleştirilmiştir. Bu bilgi doğru mudur? Diyelim ki doğrudur! Haydi bir varsayım olmasın bu; gerçekten doğru olsun. Peki bu soruya bu şekilde cevap vermek; akupunkturun tanımını bu şekilde yapmak doğru mudur?

Bilgi kesinkes doğru bile olsa; güncel bir tedaviyi tarihsel verilerle açıklamak doğru değilken; tartışmalı bir bilgiyi tanımın ana maddesi haline getirmek ne anlam ifade eder?
Mesela; "Hidrojen nedir?" sorusuna cevaben "Milattan 15 milyar yıl önce büyük patlama sonucu açığa çıkan ortamda ilk yoğunlaşan atomdur" gibi bir yanıt doğru da olsa makul değildir.

Yine; "Su tarihte ilk kim tarafından içilmiştir?" gibi bir sorunun suyu tanımlamadaki anlamsızlığı açıktır. Su halen gerçek bir ihtiyaçtır ve susuzluk ihtiyacının giderilmesinde en geçerli yoldur. Su; susuzluk ihtiyacı devam ettiği sürece eskimemiştir; eski değildir ve eskimeyecektir.

Yani; genelgeçer eylemler; ihtiyaçlar ve sonuçlar için tarihsellik çok da anlamlı değildir. Akupunktur dün fayda sağladığı gibi bu gün de sağlamaktadır.

Ve tedavi kapsamına aldığı allerjik nezle; astım; allerjik deri hastalıkları dahil hemen tüm allerjik hastalıklarda; migrenden depresyona; dikkat dağınıklığından yakın dönem felçlere kadar sinir sitstemi hastalıklarında; gastrit ve kabızlık başta olmak üzere sindirim sistemi rahatsızlıkları; kronik vajinitler ve adet düzensizlikleri; menapoz şikayetlerinde yeterince etkindir.
Hatta tüp bebek yönteminde hazırlık ve tedavi sonrası aşamalarda bebeğin rahime tutunma olasılığını arttırmak için dahi kullanılmaktadır.

Bel ve boyun fıtıkları dahil omurga problemleri; artritler; myaljiler gibi eklem ve kas rahatsızlıklarında; hipertansiyon dahil dolaşım sistemi hastalıklarında; başlangıçta yakalanabilirse diyalizle sonuçlanabilecek düzeydeki nefritler dahil böbrek ve boşaltım sistemi problemlerinde yetkin bir tedavi yöntemidir.

Kronik hastalıklar olarak adlandırılan bu ve benzeri birçok rahatsızlıkta bozulan şey; vücudun sistemler arası dengeleridir. Tip I diyabet gibi bazı hastalıklarda ise bozulan bu dengeler kalıcı tahriplerle sonuçlanır. Tip I diyabette pankreasın insülin salgılayan hücreleri vücudun kendi savunma sistemi tarafından tahrip edilmektedir. Bu rahatsızlığın ilerleyen evrelerinde; vücut tarafından üretilemeyen insülini dışarıdan yapılan injeksiyonlarla yerine koymaktan başka çıkar yol yoktur.

Oysa; pankreas tümüyle tahrip olmadan önce; savunma sistemi olması gereken hassasiyet seviyesine çekilebilseydi; bu insan insüline bağımlı yaşamak zorunda kalmayacaktı. Bu durum alzhemier için de farklı değildir; dialize bağımlı böbrek hastaları için de.

Yani bu ve benzer rahatsızlıkların akupunktur tedavi yöntemiyle ilerlemelerinin durdurulması; başlangıç dönemlerinde teşhis edilip sistemler arası düzenlemeler yapılabilirse; hastalığa tam olarak dönüşmeden tedavi edilmeleri mümkündür.

Akupunktur bir yakın - dönem tedavi yöntemi değildir; doğrudur. Ama görünen o ki; hastalıklar ve tedavi ihtiyacı devam ettiği sürece; su gibi; geçmişten gelip bu zamana dökülerek geleceğe akmaya devam edecektir.

Ve modern tedavi yöntemlerini ve protokollerini yeniden şekillenmeye mecbur edecektir.

Dr. M. Salih Özaytürk