Sağlıklı Yaşam Önerileri
Bu makalemde bir sağlık profesyoneli olarak;halkımıza sağlıklı yaşam için dikkat edilmesi gereken önemli noktaları hatırlatmak amacındayım.Tabiki bu konuda çok şeyler yazılabilir ama ben burada kendimce çok önemli gördüğüm önerilerimi sıralamak niyetindeyim.
1-Psikolojik durum:Sağlığın temeli sağlıklı bir psikolojik yapımızın olmasıyla çok yakından alakalıdır.Burada genel olarak dikkat edeceğimiz durum çöküntülü bir ruh halinden kurtulmak olmalıdır.Depresif ve stresli bir insan her tür hastalığa davetiye gönderen bir hasta adayıdır.Depresyon ve stresin günümüzdeki nedenlerini bilir ve tedbirlerimizi alırsak hastalıklardan büyük ölçüde korunmuş oluruz.Bunun için yapılacaklardan bazıları şunlardır:Kendimizi ve diğer insanları sevmeli ve saygılı olmalıyız.Hayatta hep ulaşılabilir bir amacımız olmalı.Rekabeti diğer insanlarla değil kendimizle yapmalıyız.Hergün bir önceki günden daha iyi daha başarılı olmanın yollarını aramalıyız.Kendimizin;diğer insanların ve Dünyamızın iyiliği için çalışmalıyız.Yıkıcı değil hep yapıcı olmalıyız.Karamsarlık ve stres veren müzik;film ve diğer yayınlardan uzak durmalıyız.Çalışma;dinlenme ve sosyal etkinliklere zamanımızı yeterince ayırmalı aralarındaki dengeyi bozmamalıyız.Haftalık ve yıllık izinlerimizi verimli dinlenerek geçirmeliyiz.Büyük şehirlerde trafik başlı başına stres ve yorgunluk sebebidir.Bunun öncelikli çözümü işimizin evimize yakın olmasıdır.Çok imkansız değilse ya işimizi evimize yakın yerden bulalım yada evimizi işimize yakın yere taşıyalım.Günümüzün stres ve hastalık yapan çok önemli bir sorunuda insanların bekar ve yalnız yaşamayı alışkanlık haline getirmeye başlamalarıdır.İnsan psikolojisi çift yaşamaya programlıdır.Sağlıklı bir evlilik hayatı hem psikolojik hemde bedensel olarak bize güç katmaktadır.Mutlu evliliği olan insanların daha az hastalandıkları bilimsel olarakta kanıtlanmış bir gerçektir.Mutsuz evliliği olan insanlar ise sorunlarını çözmeyi denemeli çözülemiyorsa uzatmanın zarardan başka birşey getirmediğini çok iyi bilmeleri gereklidir.
2-Beslenme:Bu konuda maalesef ülkemizde çok büyük yanlışlıklar mevcuttur.Bebeklikten başlarsak bebeklere ilk 6 ay sadece anne sütü verilmeli başka besin verilmemelidir.6 aydan sonrada birbuçuk ila iki yaşına kadar anne sütü ve yanında diğer besinlere devam edilmelidir.Bebeğe verilen gıdalar hazır olmamalı evde taze hazırlanarak verilmelidir.Büyüklere önerilerimize gelince;son günlerin moda hastalığı reflünün sebeblerinden en önemlisi gazlı içeceklerdir.Ya hiç tüketmeyelim yada mümkün olduğunca azaltalım.Doğal ürünler yemeye özen gösterelim.İşlenmiş ürünlerden ziyade naturel haldeki taze ürünleri tüketelim.Mesela marketten aldığımız hazır portakal suyunu içmektense ya taze portakal yiyelim yada taze portakalın suyunu sıkıp taze taze içelim.Beslenmemizde aşırı tuz ve şeker tüketiminden kaçınalım.Özellikle tuz bizim ülkemizdeki bir çok hastalığın altında yatan temel sebebtir.Kırmızı et en önemli protein kaynağımızdır.Haftada en az 4 öğün kırmızı etle yapılan yemek tüketmeliyiz.Beyaz etler konusu çok dikkat edilmesi gereken bir durumdur.Çiftliklerde 1.5 ay gibi kısa bir sürede yetiştirilen tavukları değil 6 aylık doğal gelişme süresi içinde yetişen köy tavuklarını tercih etmeliyiz.Aynı özeni balıktada göstermeli doğal deniz balıklarıyla beslenmeliyiz.Vucudumuzun şeker ihtiyacını doğal tatlılarla gidermeliyiz.Bunlar taze meyveler ve kurutulmuş doğal meyve kurulardır.Üzüm ve üzüm kurusu;kayısı ve kayısı kurusu;elma ve elma kurusu;incir ve incir kurusu...gibi.Hamurlu ve nişastalı tatlılar ülkemizde çok tüketilmeye başlanalı maalesef metabolizma hastalıklarında ciddi bir artış görülmektedir.
3-Egzersiz ve spor:Hareketsiz yaşam birçok hastalığn nedenidir.Bu durumdan korunmak için güne erken başlamalı ve hafif egzersizler yaparak başlamalıyız.Gece uykumuza dikkat etmeli 6-7 saatlik kesintisiz uyku uyuyup erken kalkmaya çalışmalıyız.Uyanıp el yüz ve ayak yıkamasından sonra yada duş aldıktan sonra hafif fizik egzersizler yapmalı ve kahvaltıya geçmeliyiz.Sabah yapılan bu egzersizler vucudumuzun temel eklemlerini ve adelelerini hafif ısıtacak ve uyandıracaktır.Güne daha dinç başlamanın temelini atacaktır.Sabah erken saatlerde koşma gibi;ağırlık kaldırma gibi zorlayıcı hareketlerden kaçınılmalıdır.Hafif yürüyüş veya hafif yüzme önerilebilir.Zorlayıcı sporlar öğleden sonraya bırakılmalıdır.Bayanlar için çok önemli bir sorun yüksek topuklu ayakkabılardır.Bu ayakkabılar ayağınızdan kafanıza kadar bir çok sorun yaşamanıza zemin hazırlar.Kesinlikle kaçınınız.Topuk yüksekliğiniz 3 cm yi geçmemelidir.
Daha yazacağımız çok şey var ama bu makalemizde genel hatlarıyla değindiğimiz konuları ilerde yazacağımız makalelerde kapsamlı şekilde ele almaya çalışacağız.Bir ülkede hasta insan sayısı ne kadar azalırsa o ülke o kadar hızlı gelişir.Hastane ve hapishaneleri dolup taşan ülkeler geri ülkelerdir;geride kalmaya mahkum olan ülkelerdir.Hekimlerin;sağlık çalışanlarının ve ilaç şirketlerinin çok zengin olduğu ülkeler fakir veya fakirliğe aday ülkelerdir.Koruyucu önlemlerle ve sağlıklı yaşam ilkelerine dikkat ederek ülkemizdeki hasta sayısını ne kadar çok azaltabilirsek o oranda gelişmiş ve kalkınmış ülke oluruz.Büyük Türkiyemizin sağlığına dikkat eden;doğal yaşayan tüm insanlarına saygılarımla
1-Psikolojik durum:Sağlığın temeli sağlıklı bir psikolojik yapımızın olmasıyla çok yakından alakalıdır.Burada genel olarak dikkat edeceğimiz durum çöküntülü bir ruh halinden kurtulmak olmalıdır.Depresif ve stresli bir insan her tür hastalığa davetiye gönderen bir hasta adayıdır.Depresyon ve stresin günümüzdeki nedenlerini bilir ve tedbirlerimizi alırsak hastalıklardan büyük ölçüde korunmuş oluruz.Bunun için yapılacaklardan bazıları şunlardır:Kendimizi ve diğer insanları sevmeli ve saygılı olmalıyız.Hayatta hep ulaşılabilir bir amacımız olmalı.Rekabeti diğer insanlarla değil kendimizle yapmalıyız.Hergün bir önceki günden daha iyi daha başarılı olmanın yollarını aramalıyız.Kendimizin;diğer insanların ve Dünyamızın iyiliği için çalışmalıyız.Yıkıcı değil hep yapıcı olmalıyız.Karamsarlık ve stres veren müzik;film ve diğer yayınlardan uzak durmalıyız.Çalışma;dinlenme ve sosyal etkinliklere zamanımızı yeterince ayırmalı aralarındaki dengeyi bozmamalıyız.Haftalık ve yıllık izinlerimizi verimli dinlenerek geçirmeliyiz.Büyük şehirlerde trafik başlı başına stres ve yorgunluk sebebidir.Bunun öncelikli çözümü işimizin evimize yakın olmasıdır.Çok imkansız değilse ya işimizi evimize yakın yerden bulalım yada evimizi işimize yakın yere taşıyalım.Günümüzün stres ve hastalık yapan çok önemli bir sorunuda insanların bekar ve yalnız yaşamayı alışkanlık haline getirmeye başlamalarıdır.İnsan psikolojisi çift yaşamaya programlıdır.Sağlıklı bir evlilik hayatı hem psikolojik hemde bedensel olarak bize güç katmaktadır.Mutlu evliliği olan insanların daha az hastalandıkları bilimsel olarakta kanıtlanmış bir gerçektir.Mutsuz evliliği olan insanlar ise sorunlarını çözmeyi denemeli çözülemiyorsa uzatmanın zarardan başka birşey getirmediğini çok iyi bilmeleri gereklidir.
2-Beslenme:Bu konuda maalesef ülkemizde çok büyük yanlışlıklar mevcuttur.Bebeklikten başlarsak bebeklere ilk 6 ay sadece anne sütü verilmeli başka besin verilmemelidir.6 aydan sonrada birbuçuk ila iki yaşına kadar anne sütü ve yanında diğer besinlere devam edilmelidir.Bebeğe verilen gıdalar hazır olmamalı evde taze hazırlanarak verilmelidir.Büyüklere önerilerimize gelince;son günlerin moda hastalığı reflünün sebeblerinden en önemlisi gazlı içeceklerdir.Ya hiç tüketmeyelim yada mümkün olduğunca azaltalım.Doğal ürünler yemeye özen gösterelim.İşlenmiş ürünlerden ziyade naturel haldeki taze ürünleri tüketelim.Mesela marketten aldığımız hazır portakal suyunu içmektense ya taze portakal yiyelim yada taze portakalın suyunu sıkıp taze taze içelim.Beslenmemizde aşırı tuz ve şeker tüketiminden kaçınalım.Özellikle tuz bizim ülkemizdeki bir çok hastalığın altında yatan temel sebebtir.Kırmızı et en önemli protein kaynağımızdır.Haftada en az 4 öğün kırmızı etle yapılan yemek tüketmeliyiz.Beyaz etler konusu çok dikkat edilmesi gereken bir durumdur.Çiftliklerde 1.5 ay gibi kısa bir sürede yetiştirilen tavukları değil 6 aylık doğal gelişme süresi içinde yetişen köy tavuklarını tercih etmeliyiz.Aynı özeni balıktada göstermeli doğal deniz balıklarıyla beslenmeliyiz.Vucudumuzun şeker ihtiyacını doğal tatlılarla gidermeliyiz.Bunlar taze meyveler ve kurutulmuş doğal meyve kurulardır.Üzüm ve üzüm kurusu;kayısı ve kayısı kurusu;elma ve elma kurusu;incir ve incir kurusu...gibi.Hamurlu ve nişastalı tatlılar ülkemizde çok tüketilmeye başlanalı maalesef metabolizma hastalıklarında ciddi bir artış görülmektedir.
3-Egzersiz ve spor:Hareketsiz yaşam birçok hastalığn nedenidir.Bu durumdan korunmak için güne erken başlamalı ve hafif egzersizler yaparak başlamalıyız.Gece uykumuza dikkat etmeli 6-7 saatlik kesintisiz uyku uyuyup erken kalkmaya çalışmalıyız.Uyanıp el yüz ve ayak yıkamasından sonra yada duş aldıktan sonra hafif fizik egzersizler yapmalı ve kahvaltıya geçmeliyiz.Sabah yapılan bu egzersizler vucudumuzun temel eklemlerini ve adelelerini hafif ısıtacak ve uyandıracaktır.Güne daha dinç başlamanın temelini atacaktır.Sabah erken saatlerde koşma gibi;ağırlık kaldırma gibi zorlayıcı hareketlerden kaçınılmalıdır.Hafif yürüyüş veya hafif yüzme önerilebilir.Zorlayıcı sporlar öğleden sonraya bırakılmalıdır.Bayanlar için çok önemli bir sorun yüksek topuklu ayakkabılardır.Bu ayakkabılar ayağınızdan kafanıza kadar bir çok sorun yaşamanıza zemin hazırlar.Kesinlikle kaçınınız.Topuk yüksekliğiniz 3 cm yi geçmemelidir.
Daha yazacağımız çok şey var ama bu makalemizde genel hatlarıyla değindiğimiz konuları ilerde yazacağımız makalelerde kapsamlı şekilde ele almaya çalışacağız.Bir ülkede hasta insan sayısı ne kadar azalırsa o ülke o kadar hızlı gelişir.Hastane ve hapishaneleri dolup taşan ülkeler geri ülkelerdir;geride kalmaya mahkum olan ülkelerdir.Hekimlerin;sağlık çalışanlarının ve ilaç şirketlerinin çok zengin olduğu ülkeler fakir veya fakirliğe aday ülkelerdir.Koruyucu önlemlerle ve sağlıklı yaşam ilkelerine dikkat ederek ülkemizdeki hasta sayısını ne kadar çok azaltabilirsek o oranda gelişmiş ve kalkınmış ülke oluruz.Büyük Türkiyemizin sağlığına dikkat eden;doğal yaşayan tüm insanlarına saygılarımla