Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Yas Süreci

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 21:56    Güncellendi: 18.02.2025 21:56
Zincirlikuyu Mezarlığı’nın girişinde yazan “Her canlı ölümü tadacaktır.” ifadesini ilk gördüğümde kendimi çok kötü hissetmiştim. İlk başta çok soğuk ve itici gelen bu yazının bir anlamı olması gerektiğini düşündüm. Daha sonra incelediğimde; insanları gerçeklerle yüzleştirmeye çalışan bir yazı olduğuna karar verdim. Gerçekler bazen acı verici olabiliyor... Galiba ölümle ilgili yazılanlar en acı verici olanlarından…
En yalın ve sade anlatımla “İnsan doğar; büyür ve ölür.” Bu yazıda ölümün; geride kalanlar üzerinde bıraktığı etkilere değinmek istiyorum…

"Yas" la ilgili araştırma yaparken; Türk Dil Kurumu’nun internet sitesinde şu şekilde bir tanımla karşılaştım. “Ölüm veya bir felaketten doğan acı ve bu acıyı belirten davranışlar; matem”.

Son zamanlarda ölüm haberleri bizim için sıradan haberler oldu. Dünyada her saat her dakika her an insanlar ölmekte. Bizler bu insanlar için üzülüyor muyuz? TV’de gördüğümüz yâda gazetede okuduğumuz ölüm haberleri bizi ne kadar etkiliyor? Üzülüyoruz; belki 5 sn; ama geçiyor.

İnsanların her ölüm haberinde üzülüp; sıkılması beklenemez. Bir ebeveyn ölümü ile komşunun ölümü arasında; kişinin algılayışı bakımından fark vardır. Bu açıdan baktığımızda; “yas” için; “sevilen bir kişi ardından yaşanan acı ve bu acıyı belirten duygu ve davranışlar” diye tanım yapmak; sanırım daha yerindedir.

Ölümün ardından yaşananlar; hissedilenler insandan insana değişmektedir. Aynı evin içinde bile kişilerin tepkileri farklılaşmaktadır. 5 yaşındaki bir çocuğun tepkileri ile 25 yaşındaki bir kişinin tepkileri farklıdır. Bu tepkiler birçok faktöre göre değişmektedir. Tepkilerin değişmesinde; “yas”ın hangi aşamasında olunduğunun da etkisi vardır.
Yas aşamalarını “şok ve inkâr”; “depresyon” ve “kabullenme” olarak üçe ayırabiliriz. Şok aşamasında kişi olayı kabullenmek istemez; doğru olmadığını düşünür ve söyler; inkâr mekanizmasını kullanır. Depresyon aşamasında; dış dünyayla iletişim kurmaktan kaçınarak; eskisi gibi olamayacağını; hayatının mahvolduğunu ve bir daha mutlu olamayacağını düşünmeye başlar. Kabullenme aşamasında kişi; ölümü aklın süzgecinden geçirerek hayatına devam eder.

Bu aşamalar herkeste aynıdır ve aynı sırayı takip eder. Yani önce kabullenip; sonra şok olmazsınız. Aşamaların ne kadar süreceği ile ilgili belirgin bir şey söylemek mümkün değildir. Bazı kişiler bu süreleri çok çabuk atlatırken bazı kişilerde bu süreler daha uzun sürmektedir. Kişilik özelliklerine; ölen kişiyle paylaşılanlara; yaşanılan çevreye göre bu aşamalardaki süreler değişiklikler gösterebilmektedir.

Ölüm nedeni; daha önceki yaşantılar; kaybedilen kişiye duyulan aşırı bağlılık ve suçluluk duyguları gibi durumlarda “yas” oldukça sıkıntılı bir hal alarak; kişinin kendi kendine başa çıkması çok zor olan bir dönem haline gelmektedir. Böyle durumlarda kısa sürmesi beklenen “şok ve inkâr” ve “depresyon” aşamaları uzamakta ve kişinin gündelik hayatını etkilemektedir.

Ölüm haberinin öğrenildiği andaki duygu ve düşüncelerle de hayatımızı devam ettirmemiz mümkün değildir. Cenaze süreci bu acının azalması için insanlara zaman tanır ve kişinin kabullenme aşamasına gelmesini kolaylaştırır. “Zaman” çok iyi bir ilaç olarak ölümün etkilerini aza indirmektedir.

Ölümün etkilerini sıfırlamak gibi bir şey söz konusu değildir. Ayrıca bizlerin de bu etkileri sıfırlamak gibi bir niyeti yoktur. Tüm bu süreçlerde bir uzmandan alınacak yardım sayesinde kişi “yas” sürecini derin yararlar almadan; daha kolay atlatır ve kısa sürede normal yaşamına geri dönebilir.