Anne babalar; çocuklarının okula gideceği günü hem bir heyecan hem de bir gerginlik içinde beklerler. Yavrularının büyüdüğünü görmek; akranlarıyla bir arada bulunacak olmaları ve eğitim-öğretim hayatlarına başlayacak olmasına tanık olmak ebeveynleri heyecanlandırır.
Ancak; bazen gerginlik daha baskındır. Özellikle anne-baba çocuğun yeterince büyümediğini ya da hazır olmadığını düşündüğünde “Acaba bir sene sonra mı başlasa?” ; “Hazırlık sınıfına (anaokuluna) mı göndersek?” diye sorular sormaya başlarlar.
Okula başlamanın resmi kriteri yaştır. Kanunlara göre; yedi yaşından gün alan çocuklar okula gitmeye hazırdırlar. Fakat; sadece yaş bir çocuğun okula gidebilecek olgunlukta olduğunu gösterebilir mi? Hem fiziksel hem de psiko-pedogojik açıdan bakıldığında her çocuk yaşları aynı olsa bile eşit şekilde gelişmiş olmayabilir. Bu nedenle ilkokula başlama konusunda çocuğun okul olgunluğuna ulaşıp ulaşmadığı tespit edilmelidir. Genel olarak okul olgunluğuna sahip olduğu düşünülen çocuğun durumu aşağıdaki hususlar ışığında değerlendirilmelidir:
Sağlık ve fiziksel gelişim
Duygusal sağlık ve sosyal beceri
Öğrenme yaklaşımları
İletişim becerileri
Bilişsel durum ve genel bilgi durumu
Bir çok uzman bu ölçütlerin okul olgunluğunu belirlemede gerekli olduğunu açıkça vurguluyor. Fakat; bu ölçütlerin içinde nelerin olması gerektiği konusunda fikir ayrılıkları yaşanıyor. Bazıları bu kadar çok ölçüte bakmanın aşırı olduğunu ve gereksizliğini savunuyor. Bu ölçütlerin nasıl ölçülmesi gerektiği ise başka bir tartışma konusudur.
Okul öncesi çocukların gelişiminin standartlarını belirlemek ve bunları ölçmek çok daha zordur. Gelişimin çok hızlı ve farklı seyrettiği bir dönemde hangi ölçütte hangi gelişim seviyesinin standart olarak kabul edilmesi gerektiği ile ilgili ne Türkiye’de ne de dünyada ikna edici araştırma sonuçları mevcut değildir. Bununla birlikte okula başlayacak olan çocuklara kalem-kağıt testleri uygulamak da pek uygun değildir. Kısacası doğrudan gelişimi ölçmek pek mümkün olmadığı için dolaylı yoldan ölçmeye çalışmak gerekecektir.
Ancak bir ebeveyn olarak çocuğun gelişiminin olması gereken düzeyle olup olmadığını kontrol edebileceğiniz bir kaç kriter bulunmaktadır.
İNCE MOTOR BECERİLERİ:
Kalemi bir yetişkin gibi tutabiliyor mu?
Tamamen kendi başına daire; kare ve üçgen çizebiliyor mu?
Kafası; gövdesi; kolları ve bacakları olan bir insan çizebiliyor mu?
Çatal-kaşık kullanarak yemeğini yiyebiliyor mu?
Kıyafetlerini ilikleyerek; fermuarını çekerek kapatabiliyor mu? Kapalı olanı açabiliyor mu?
KABA MOTOR BECERİLERİ:
Bir ayağı üzerinde en az 30 saniye kalabiliyor mu?
Düz bir çizgide adımları arasında boşluk bırakmadan yürüyebiliyor mu?
İstendiğinde topu bir arkadaşına ya da bir büyüğüne atabiliyor mu?
Oyun parkında kaydırağa tırmanabiliyor mu?
DİL VE DÜŞÜNME BECERİLERİ
Kendisine anlatılan bir hikayeyi genel hatlarıyla anlatabiliyor mu?
Yaşadığı bir olayı canlandırıp anlatabiliyor mu?
Basit şakaları anlayıp neden komik olduğunu anlayabiliyor mu?
Empati göstererek başka bir kişinin hissettiklerini anlayabiliyor mu?
En az 5 kelimeden oluşan tam cümleler kurarak konuşabiliyor mu?
10’a kadar sayabiliyor mu?
En az 6 farklı rengi tanıyıp isimlerini söyleyebiliyor mu?
Alfabeyi bir kaç hatayla da olsa sayabiliyor mu?
Zaman kavramını biliyor mu? Dün; bugün; yarın kavramlarını biliyor mu? Olayların oluş sırasını doğru verebiliyor mu?
ÖZ BAKIM BECERİLERİ
Genel olarak; tuvaleti kendi başına kullanabiliyor mu?
Banyoda kendi kendini temizliyebiliyor mu?
Ellerini yıkayıp kurutabiliyor mu?
Yemeğini kendisi yiyebiliyor mu?
Kendi kendine giyinebiliyor mu?
Bir kaç adımlı işleri yapabiliyor mu? Örneğin; masadan tabağını kaldırıp suyun altına tutarak kaba temizliğini yapmak.
GELİŞİM BECERİLERİ
Konuştuğu kolayca anlaşılabiliyor mu?
Gece uykusunu en az 8 saat uyuyor mu?
Eğer yukarıdaki maddelerden bir çoğunu yerine getirme konusunda çocuğunuzun problem yaşadığını düşünüyorsanız lütfen bir çocuk doktoruna ya da psikoloğa başvurunuz.