Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Servikal Bölge Problemlerinde Genel Fizyoterapi Prensipleri

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 21:56    Güncellendi: 18.02.2025 21:56
Servikal Bölge (Boyun Bölgesi) problemleri; omurganın en çok problem yaşanan ikinci bölgesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Boyun bölgesinde oluşan bir patolojinin; baş ve sırt bölgelerinin yanında; omuz-kol kavşağıyla birlikte eller ve parmaklara kadar bütün üst ekstremiteyi de etkilediği düşünüldüğünde; yaşanan problem günlük yaşamı ileri derecede ve olumsuz yönde etkilemektedir.

Yapılan araştırmalar; boyun ve çene eklemindeki problemlerin; birbiriyle bağlantı gösterdiğini; boyun bölgesindeki problemlerin çene ekleminde; aynı şekilde çene eklemindeki problemlerin de boyun bölgesinde sorun yarattığını ortaya koymuştur. Bu nedenle boyun problemiyle başvuran kişiler; ayrıntılı bir değerlendirmeden geçirilmeli; sorunun ana kaynağı doğru şekilde tespit edilmelidir.

DEĞERLENDİRME

HİKAYE
Servikal bölgenin genel değerlendirmesi yapılırken; her zaman olduğu gibi öncelikle iyi bir hikaye alınmalıdır. Öncelikle; gözlem yoluyla yüz; postür ve yürüme incelenmelidir.
Yaş; meslek; yapılan sporlar; hobiler ve yaşam tarzı; hastanın sorunlarının yaşam şekli ve mesleğiyle ilgili olup olmadığının belirlenmesi için sorgulanmalıdır. Servikal disk problemlerinde; yaş önemli bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır.
Problemin yeri ve yayılımı sorgulanmalıdır. Semptomlar boyunda lokalize olabileceği gibi; skapular bölge; göğüs; üst ekstremite veya başa da yayılabilir. Sinir kompresyonlarında; sadece etkilenen segmentlere ait bulgular ortaya çıkar.
Semptomların süresi ve başlangıç zamanı not edilmelidir. Eğer travmatik bir durum varsa; oluş şekli ayrıntılı olarak belirlenmelidir. Semptomların süresi; prognoz hakkında fikir edinmemize yardımcı olur.
Özgeçmiş ve soygeçmiş bilgileri ve hastanın kullandığı ilaçlar ayrıntılı olarak kaydedilmelidir.

İNSPEKSİYON
Öncelikle kemik deformitelerinin olup olmadığına bakılır. Genel postür gözden geçirilmeli; servikal lordozda bir artış – azalma; tilt ya da rotasyon; servikotorasik anomaliler; üst torakal kifoz; skolyoz olup olmadığı değerlendirilmelidir. Bazen C7 üzerinde anormal bir yağ dokusu görülebilir. Bu Dowager tümseği olarak adlandırılır ve servikotorasik eklemdeki postüral deformitelerden kaynaklanır.
Renk değişikliği ve ödem; direkt travma olmadıkça beklenmez. Kas zayıflığı sinir etkilenimi varsa rastlanacak bulgulardandır ve atrofi ve/veya asimetri olup olmadığı inspeksiyonla incelenmelidir.

EKLEM HAREKET GENİŞLİĞİ
Hasta öncelikle istirahat halinde görülmeli sonra hareketler sırasındaki performansıyla kıyaslanmalıdır. Hareketler önce aktif; sonra pasif olarak değerlendirilmelidir. Hasta tolore edebiliyorsa; resistif olarak da yapılmalıdır.
Jull; yayınlarında boyun bölgesi değerlendirmesinin olmazsa olmazları olarak aktif ve pasif normal eklem hareketleri ve izometrik kas kontraksiyonunu göstermiştir.

Boyun hareketlerine bakıldıktan sonra; üst ekstremitenin tamamında aktif - pasif NEH ve izometrik kontraksiyona bakılmalıdır.

è NEH değerlendirmesi sırasında gonyometrenin tam doğru sonuç vermediği; değerin ölçümü yapan kişiye göre değişebildiği bilinmektedir. Bu yüzden; son yıllarda; CROM denilen bir alet kullanılmaktadır. CROM ile tam objektif NEH değerlendirmesi yapılabilmektedir.

REFLEKSLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Biceps (C5); brachioradialis (C6); triceps (C7) ve babinski refleksleri değerlendirilmelidir.

PALPASYON
Kaslar; tonus; yapısal değişiklikler; ağrı ve trigger noktaların tespiti için palpe edilmelidir. İlk önce sternocleidomastoideus palpe edilerek sertliği ve hassasiyeti değerlendirilmelidir. Daha sonra; boyun rotasyona alınarak SCM kasının arka kenarının altından scalen kaslar değerlendirilebilir. Scalen kaslar; birçok boyun probleminde etkilenmiştir ve palpasyonla çok ağrılıdır. Sonra paraspinal kaslar palpe edilmelidir. Araştırmalar; servikal bölge problemleriyle temporomandibular disfonksiyon arasında bir ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Bu nedenle; eğer gerekli görülürse; masseter ve temporal kas da palpasyon değerlendirmesine katılabilir.
Daha sonra; kemik yapılar palpe edilmelidir. Humerusun kemik çıkıntıları; akromioklavikular eklem; atlasın lateral çıkıntıları; axisin spinal çıkıntısı; occiput üzerindeki nuchal hat ve scapula değerlendirmeye dahil edilmelidir. Bu palpasyon tekniği; Hoppenfeld tarafından tanılanmıştır.

ÖZEL TESTLER
Fonksiyonel Aktif Testler
Atlantooksipital eklem: Hasta her iki tarafa da tam rotasyon yapar. İki taraf arasında asimetri olup olmadığına bakılır.
Atlantoaksiyal eklem: Hastadan yapabildiği kadar lateral fleksiyon istenir. Ardından karşı tarafa rotasyon istenir. Karşı tarafta tekrarlanır.
Foraminal Kapanma Testleri
Lateral fleksiyon; aynı tarafa rotasyon ve ekstansiyonla; intervertebral foramen daralır ve alt ve orta segmentlerdeki faset eklemlerin aralığı azalır. Bu manevra ile; hastada boyun;interskapular bölge veya kolda ağrı gibi semptomlar oluşursa Alt ve orta servikal segmentler için; test pozitiftir. Ağrı ne kadar distaldeyse; servikal bölgedeki patoloji de o kadar ciddidir. Üst servikal segmentler için; normal servikal lordoz korunurken; hastadan boyun ekstansiyonu istenir. Semptomlar şiddetlenirse; test pozitiftir.
Servikal Kompresyon – Distraksiyon Testleri
Kompresyon testinde; hastanın başı üzerinden vertikal yönde direkt basınç uygulanır. Testin pozitif olması için; nörolojik işaretlerin ortaya çıkması gerekir. Genellikle; servikal disk patolojilerinde pozitiftir.
Distraksiyon; kompresyonun tam tersidir. Hasta; bu yolla yumuşak doku gerilimine bağlı olarak bir rahatlama hissediyorsa test pozitiftir.

à Bu değerlendirmelerin dışında; parestezi olup olmadığını anlamak için duyu değerlendirmesi yapılmalıdır. Parestezi özellikle distal dermatomlarda duyu kaybı bulguları verecektir. Eğer manipulasyon uygulanacaksa vertebrobasilar arter testi mutlaka yapılmalıdır.

Servikal bölgenin değerlendirilmesinde sıklıkla kullanılan 5 standart skala mevcuttur. Bunlar;
1. Neck Disability Index
2. The Patient – Specific Functional Scale (*klinik karar vermede %92 güvenirlik)
3. Copenhagen Neck Functional Disability Scale
4. Northwich Park Scale
5. Neck Pain and Disability Scale


Servikal Bölge problemleriyle başvuran kişilerde uygulanacak genel prensipler şunlardır:

-Artiküler Disfonksiyon
Manipulatif terapi
Servikal segmentlerdeki kas kontrolünü restore etmek amacıyla terapötik egzersizler

Manipulatif terapi ve özel egzersizprogramı birlikte kullanıldığı zaman asıl etki elde edilir.

-Kas Disfonksiyonu
Derin boyun fleksörlerinde nöromüsküler kontrolün reedükasyonu: Basınç sensörlü biofeedback ünitesi; değerlendirme ve tedavi amacıyla kullanılabilir.
Skapular kontrol: Serratus anterior ve trapezin alt parçası özellikle kuvvetlendirilmeli; postural kontrol ve fonksiyonel aktivitelerde yeterlilik sağlanmalıdır.
Postural reedükasyon: Pelvik pozisyondan üst servikal bölgeye kadar; omurganın düzgünlüğü kontrol edilmeli ve Skapula pozisyonlarının düzgünlüğü kontrol edilmelidir.
Ko-kontraksiyon egzersizleri: Doğru oturma postürü öğretilmeli; bu sırada; boyun fleksör ve ekstansörlerinin ko-kontraksiyonu için rotasyonlar kullanılmalıdır.
Eğer gerekliyse germe egzersizleri yapılmalıdır.
Hareket paternlerinin reedükasyonu: Sırtüstü pozisyonda; dirsek üstü dururken ve oturma pozisyonunda fleksiyon - ekstansiyon hareket paternleri öğretilmelidir.
Kinestetik eğitim: Eklemlerin pozisyonunu öğretmek hedeftir ve Farklı baş pozisyonlarında; denge egzersizleri kullanılabilir.

-Sinir Sistemi
Öncelikle; nöral sistemi etkileyen patoloji tedavi edilmelidir.
Nöral sistem nazikçe mobilize edilebilir.

-Ergonomi
Çalışma ortamı düzenlemeleri yapılmalıdır.
Hastayta doğru postür öğretilmeli; sedanter postürden kurtarılmalıdır.

-Ev Programı
Hastaya alması gereken sorumluluklar anlatılmalı ve sıkı bir şekilde kontrol edilmelidir.

-Taburculuk Sonrası Değerlendirme
Taburculuk döneminde kişi ara ara kontrollere çağırılmalı; terapatik egzersiz programı yeniden şekillendirilmelidir.

† Jull ve arkadaşalarının yaptığı ve 200 kişinin katıldığı bir çalışmada; servikal bölge disfonsiyonu olan hastalar; iki gruba ayrılmış ve 6 hafta süreyle gruplardan birine manipulatif tedavi; diğerine düşük şiddetli egzersiz eğitimi uygulanmıştır. Egzersiz eğitiminde; 10 saniye tutarak 10 tekrar prensibi kullanılmıştır. Ölçümler; 7. haftada; sonra 3. ; 6. ; ve 12. aylarda yapılmıştır.

Manipulatif tedavi uygulanan grupta hemen rahatlama elde edilip; eklem hareketleri daha fazla arttırılırken; kas kuvvetinde artma olmamış; fiziksel yetersizlikler aynı düzeyde kalmıştır.

Egzersiz tedavisinin uygulandığı grupta ise; ağrı şikayeti daha uzun süre devam ederken; tedavi sonrası yapılan ölçümlerde; kas kuvvetinin arttığı ve fiziksel yetersizliklerde belirgin azalma olduğu tespit edilmiştir.

Bu çalışmanın sonucunda; manipulatif tedavi ve egzersizin kombine olarak kullanılması durumunda en güçlü etkinin alınacağı fikrine varılmıştır.


Servikal bölge rehabilitasyonunda uygulanacak yaklaşımları dönemlere göre ayıracak olursak;

AKUT - SUBAKUT DÖNEM: Bu dönemde kullanılacak modaliteler hakkında çok az araştırma vardır. Yine de akut dönemde cryoterapi uygulamanın; ağrı ve spazmı azaltmada olumlu sonuçlar verdiği bilinmektedir. Çalışmalar; mobilizasyon teknikleri ve düşük şiddetli aktif egzersizlerin olumlu sonuçlar verdiğini göstermektedir. Klasik masaj; traksiyon; akupunktur ve laser gibi analjezik ajanların da rahatlama sağladığını gösteren yayınlar mevcuttur. Bantlama ve servikal collarlar bu dönemde kullanılabilir. Sadece; kası hissettirmek amacıyla; liflerin yönünde kasa bantlama yapılabilir.

KRONİK DÖNEM: Kronik dönemde; laser; akupunktur ve traksiyonun etkisiz olduğu belirtilmektedir. Bu dönemde en güzel sonuçlar yine manuel terapi ve aktif egzersizlerin kombinasyonundan oluşmaktadır. Bu dönemde uygulanacak egzersiz programının özü; zayıf kasları kuvvetlendirme; kısa kasları germe olarak açıklanabilir.

Segmental stabilizasyon eğitimi her dönemde önemli bir tedavi metodu olarak karşımıza çıkmaktadır.

Servikal bölge problemlerinin rehabilitasyonunda; izotonik; izometrik; postür ve germe egzersizleri kullanılır. Ancak egzersizler; bir uzman tarafından yapılan özel değerlendirmeler sonucunda kişiye özel olarak seçilmeli; egzersiz broşürleri gibi basılı materyale itibar edilmemelidir. Ağrı kesici akımlar; sıcak-soğuk ajanlar tedavi sırasında fizyoterapistin seçimine göre kullanılabilir. Ancak asıl tedavi edici mekanizma; terapatik egzersizler ve manuel terapinin kombinasyonuyla gerçekleşir.

Manuel terapi; servikal bölgenin mekanik nedenlerle ortaya çıkan patolojilerinde rahatlama sağlamak amacıyla kullanılmaktadır. Bu tekniklerin en sık kullanıldığı durumlar;
Ø Akut tortikollis
Ø Ağrılı servikal sendromlar
Ø Servikal orijinli baş ağrıları
Ø Servikal orijinli vertigo

Servikal bölge rehabilitasyonunda pekçok manipulatif teknik kullanılmaktadır. Bu tekniklerin başında; Cyriax; McKenzie ve Maitland gelir.

Servikal Mobilizasyon Tekniklerinin Kesin Kontraendikasyonları
Ø Serebrovasküler olaylar
Ø Vertebrobasillar yetmezliğe bağlı baş dönmesi
Ø Pozitif vertebrobasillar arter testi
Ø İnflamatuar artritler
Ø Üst motor nöron lezyonları
Ø Mekanik olmayan nedenlerden kaynaklanan boyun ağrısı
o Postür ve aktiviteden bağımsız
o Lateral fleksiyon tek ağrılı hareketse
o Sinir kökü tutulumu varlığında
o T1 zayıflığı varsa
o Özgeçmişte tümör bulgusu varsa
Ø Antikoagülan tedavi uygulanıyorsa