Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Panik Atak Öldürür mü?

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 21:56    Güncellendi: 18.02.2025 21:56
Çağımızın hastalığı depresyon; yerini panik atağa bıraktı. Hastanelerin acil servisleri; “kalp krizi geçiriyorum; kurtar beni doktor” diyen hastalarla dolup taşıyor. “Turp gibisin; sapasağlamsın; seninki psikolojik…” teşhisini duyunca da şok oluyor; inanmıyorlar. İşte panik bozukluk hastalığı ile ilgili merak edilenler…

“Panik Atak Hastasıymışım…”

Hastalığın adı aslında Panik Bozukluk. Kişinin zaman zaman geçirdiği ataklar yüzünden; halk arasında panik atak olarak anılıyor. “Panik atak hastasıymışım” diye gelen pek çok kişi; ikna olmamış bir yüz ifadesiyle bakar. “Panik bozukluğun yok; gerçekten kalp hastasısın” denilse; sanki mutlu olacak gibidirler. En azından somut bir hastalıkla mücadele edebileceklerini düşünürler; çok haklı olarak.

Panik bozukluğu olan kişiler; aylarca hatta yıllarca doktor doktor gezerler. Kendilerine psikolojik bir rahatsızlığı yakıştıramadıklarından; psikolog ve psikiatrlara gitmezler. Bu zaman kaybı; hastalıklarının ilerlemesine neden olur.

Panik Bozukluğun Belirtileri
İlk önce yoğun bir iç sıkıntısı ile başlar panik bozukluk. Kişinin sebebini bilemediği bir kaygı durumu söz konusudur. Kalbi pır pır atar; gün içinde sanki hep kötü bir haber alacakmış gibi beklentiler ve korkular gelişir. Kimi kendi ölümüne yoğunlaşır ve tarifsiz bir korkuya kapılır; kimi anne babasının; çocuğunun öleceğinden korkar. Derin iç sıkıntısı; kaygı ve korku duygularıyla başlayan panik bozukluk; kişiyi iyice ele geçirdikten sonra ataklara başlar.

Ataklarda Neler Olur? Panik Atak Krizi

Kapalı yerlerde kalamama; bulunulan yerden bir an önce çıkma isteği;
Soğuk soğuk terleme ya da sıcak basması;
El ve ayaklarda bazen de yüzde ve başta karıncalanma; uyuşma hissi;
Bayılacakmış duygusu bazen de bayılma;
Özellikle sol kolda uyuşma; sol göğüs bölgesinde sıkışma ve kalp krizini andıran bir ağrı;
Yutkunma güçlüğü;
Nefes alamama; oksijen yetersizliği hissi;
Ölüm kaygısından geceleri uyuyamama; uyku bozuklukları;
Eve kapanma; evden dışarı çıkmama isteği ama evde de fenalaşırım korkusu ile yalnız kalamama;

Kalp Krizi Değil de Nedir?

Geçtiğimiz yıllarda televizyon kanallarının birinde Cemil İpekçi ile yapılan bir röpörtajı izlemiştim. Cemil İpekçi; uzun yıllar panik bozukluk hastası olduğunu kabul edemediğine ilişkin bir anısını nüktedan bir şekilde anlatmıştı. Atak gelmeden önce; bir ünlünün gece kıyafetinin provasını yapıyormuş. Aniden sol kolunda uyuşma; sol göğsünde müthiş bir ağrı başlamış. Soğuk soğuk da terlemeye başlayınca; “bu kez gerçekten kalp krizi geçiriyorum” diyerek provayı bırakarak; kendisini sokağa atmış. Birkaç sokak ötede bir arkadaşının muayenehanesi varmış. Arkadaşı kalp damar hastalıkları uzmanıymış. Koşa koşa arkadaşının olduğu binaya gitmiş; merdivenleri hızla çıkarak kapıyı çalmış ve sekreterin “içeride hasta var” uyarısını dinlemeden odaya girmiş. Girer girmezde “kalp krizi geçiriyorum dostum” demiş nefes nefese. Kalp doktoru arkadaşı ise şöyle demiş; “Anlaşılan uzun zamandır koşuyorsun. Kalp krizi geçiren adam böyle koşabilir mi sence?”

Panik Atak Öldürmez Süründürür

Panik bozukluk hastalarının çoğunun sorusu “ panik atak öldürür mü?” dür. Ben de onlara şöyle derim; öldürmez ama süründürür. Kişi bu rahatsızlığının fiziksel olmadığını kabul edene kadar epeyce zaman geçer. Bu zaman kişinin ve terapinin aleyhinedir. Bir danışanım tam 6 yıl doktor doktor gezmiş ve hastalığının psikolojik kökenli olduğunu reddetmişti. Terapiye geldiğinde ise; tüm çareleri tükenmiş gibiydi.
Ataklar geldiği zaman; kişi kendisini gerçek anlamda kalp krizi ya da beyin kanaması geçirecek zanneder. Bu sanı; beynimizdeki stres hormonlarının aşırı salgılanmasından ileri gelir. Buna bağlı olarak kişinin kaygı düzeyinin artması; korku ve heyecandan tansiyonunun yükselmesi; kalp vurum sayısında artış gibi belirtiler ön plana çıkar. Atak o kadar gerçekçidir ki; kişi bunun sanal olduğuna uzun zaman inanamaz. Bu yüzden de panik atak öldürmez; süründürür; bu rahatsızlık için söylenen en doğru tanımlamadır.

Panik Bozukluğun Nedenleri

Tedavi edilmemiş depresyonlar; panik bozukluğa sebep olur. Kişi; hayatındaki herhangi bir sebepten dolayı stres altına girmiş; mevcut stresi ile başa çıkamamış; stresi depresyona dönüşmüş ve tedavi edilmeyen depresyonu da panik bozukluğa yol açmıştır.
Fiziksel hastalıklar gibi; psikolojij rahatsızlıklar da tedavi edilmediği zaman; büyüyerek başka rahatsızlıklara neden olurlar. Bu yüzden; kendinize dikkat etmenizde ve aşamadığınız sorunlarımızda uzman yardımı almanızda fayda var.

Panik Bozukluğun Tedavisi

Rahatsızlığın yoğunluğuna göre; tedavi süreci ve şekli değişmektedir. Sadece psikoterapi ile başarılı sonuçlar alınan vakalar olduğu gibi; ilerlemiş vakalarda psikiatrik tedavi de mutlaka yanına eklenmelidir.
Panik bozukluğun tedavisi; öncelikle kişinin bu hastalığı kabullenmesi ile başlar. Sonrasında; psikoterapi ile kişinin derinlerine inilerek; stres ve depresyona neden olan semptomlar bulunur. Terapilerde kişiye; sorunlarla nasıl başa çıkacağını öğretiriz. Gerekiyorsa medikal destek alınır ve kişi eski ruh sağlığına kavuşur.
Aman sakın ola; hayattaki her sorunu kendinize dert etmeyin.