Herkes Geleceğini Kendi Elleri ile Şekillendirir
GELECEĞİMİZİN MİMARI KİM?
HERKES GELECEĞİNİ KENDİ ELLERİ İLE ŞEKİLLENDİRİR
Yaşamda hiçbir şey durup dururken; kendi kendine olmaz. Her oluşumun bir nedeni vardır. Varoluşumuzun nedeni mutlu olmaksa eğer; bir kenarda durup mutlu olmayacağımız açıktır. Hiç kimse tesadüfen mutlu olmaz; onu çabalayarak elde eder.
Her şey düşüncede başlar. Her davranışın atası bir düşüncedir der Emerson.
Işığın gök gürültüsünden önce gelmesi gibi; düşüncede eylemden önce gelir. Düşüncelerimiz duygularımızı; davranışlarımızı etkiler; yönlendirir. Sonuçta ne olduğumuzu düşünüyorsak o oluruz. Olmak istediğimiz şeye ulaşma gücü içimizdedir. Bize kalan onu bulup çıkarmaktır. Bunu nasıl ortaya çıkarabiliriz?
Önce hayallerimiz. Yaşamda neleri hayal ediyoruz? Nelerin özlemini çekiyoruz? Kendimizi nerede görmek istiyoruz? Büyük başarılara sahip olanlar önce onun hayalini kuranlardır. Hayalleri olanların; umutları vardır. Umudu olan insan güçlüdür. Güçlü olan mücadele edebilir ve mücadele edenler başarırlar.
Hayallerimiz kendimize bir amaç oluşturmamıza yardım eder. Bu gün; bu ay; bu yıl ne yapmak istiyoruz? İki yıl sonra; beş yıl sonra; on yıl sonra kendimizi nerede görmek istiyoruz? Ne aradığını bilmeyen ne bulduğunu da bilemez. Eğer bir amacımız varsa; ne aradığımızı biliyoruz demektir. Ne istediğimizi bilerek yola çıkmışsak; etrafımızda dönen fırsatları yakalayabiliriz. Aksi halde yanımızdan gelip geçerler; biz farkına bile varamayız. Çünkü fırsatlar; onları değerlendirme gücü olan insanlar içindir. Diğerleri için yaz bulutu gibi gelir ve hızla geçer.
Amacımızı belirledikten sonraki önemli adım inanmak olmalıdır. Saptadığımız amaca erişebileceğimize inandığımız sürece gerilim yaşamayız. Yorgunluk; bitkinlik belirtileri ile karşılaşmayız. Zaman zaman işler istediğimiz gibi gitmese de; karşımıza engeller çıksa da bizi yolumuzdan döndürmeye yetmez. Şartlar ne kadar zorlayıcı olursa olsun geçici olduğunu biliriz. Doğru yolda olduğumuza yürekten inanıyorsak; hiçbir güçlük bizi vazgeçirecek kadar yoramaz. Biliriz ki her karanlığın sonrasında günün en güzel aydınlığı gelecektir. Gereksinim duyduğumuz enerjinin kaynağı inancımızdır.
Yaşamda iyi ve kötü yanyanadır. Ama unutulmamalıdır ki iyilik her zaman kötülükten üstün gelir. Zaman zaman zorluklar; aksaklıklar olsa da yeterince isteyen insan zorlukların onu daha da güçlü kıldığını görecektir. Yeterince istiyorsak eğer karşımıza çıkan her güçlük; atlanması gereken bir engeldir ve atlanan her engel bizi hedefimize bir adım daha yaklaştırır.
Bir gazeteci uzun deneyler sonucu ampulu bulan Edison’a sormuş.” 1000 defa başarısız olmak nasıl bir duygu? “ Edison yanıtlamış “ 1000 kez başarısız olmadım; ampul 1001 adımlık bir icattı. Edison hayal etti; inandı ve gereğini yaptı. Bin adım atabilmesinin nedeni yeterince istemesiydi. Aksi halde bu kadar denemeye katlanabilir miydi?
Geleceğinize yön veren düşündüğünüz; inandığınız; yeterince istediğiniz ve güvenle beklediğiniz şeylerdir. Yeterki siz önce ne istediğinize karar verin; sonra da bunun için gerekenleri yapın. Sevgili Hocam Bülent Şenyürek’in “Kalk ve Yola Düş” diyen sesi kulaklarımda çınlarken; hangi maraton ona katılmamış birinin birinci gelmesi ile sonuçlanabilir ki diye düşünmeden edemiyorum.
Hayalleri olan herkese sevgiyle...
İlksen GÜZELCİK
Psikolojik Danışman
HERKES GELECEĞİNİ KENDİ ELLERİ İLE ŞEKİLLENDİRİR
Yaşamda hiçbir şey durup dururken; kendi kendine olmaz. Her oluşumun bir nedeni vardır. Varoluşumuzun nedeni mutlu olmaksa eğer; bir kenarda durup mutlu olmayacağımız açıktır. Hiç kimse tesadüfen mutlu olmaz; onu çabalayarak elde eder.
Her şey düşüncede başlar. Her davranışın atası bir düşüncedir der Emerson.
Işığın gök gürültüsünden önce gelmesi gibi; düşüncede eylemden önce gelir. Düşüncelerimiz duygularımızı; davranışlarımızı etkiler; yönlendirir. Sonuçta ne olduğumuzu düşünüyorsak o oluruz. Olmak istediğimiz şeye ulaşma gücü içimizdedir. Bize kalan onu bulup çıkarmaktır. Bunu nasıl ortaya çıkarabiliriz?
Önce hayallerimiz. Yaşamda neleri hayal ediyoruz? Nelerin özlemini çekiyoruz? Kendimizi nerede görmek istiyoruz? Büyük başarılara sahip olanlar önce onun hayalini kuranlardır. Hayalleri olanların; umutları vardır. Umudu olan insan güçlüdür. Güçlü olan mücadele edebilir ve mücadele edenler başarırlar.
Hayallerimiz kendimize bir amaç oluşturmamıza yardım eder. Bu gün; bu ay; bu yıl ne yapmak istiyoruz? İki yıl sonra; beş yıl sonra; on yıl sonra kendimizi nerede görmek istiyoruz? Ne aradığını bilmeyen ne bulduğunu da bilemez. Eğer bir amacımız varsa; ne aradığımızı biliyoruz demektir. Ne istediğimizi bilerek yola çıkmışsak; etrafımızda dönen fırsatları yakalayabiliriz. Aksi halde yanımızdan gelip geçerler; biz farkına bile varamayız. Çünkü fırsatlar; onları değerlendirme gücü olan insanlar içindir. Diğerleri için yaz bulutu gibi gelir ve hızla geçer.
Amacımızı belirledikten sonraki önemli adım inanmak olmalıdır. Saptadığımız amaca erişebileceğimize inandığımız sürece gerilim yaşamayız. Yorgunluk; bitkinlik belirtileri ile karşılaşmayız. Zaman zaman işler istediğimiz gibi gitmese de; karşımıza engeller çıksa da bizi yolumuzdan döndürmeye yetmez. Şartlar ne kadar zorlayıcı olursa olsun geçici olduğunu biliriz. Doğru yolda olduğumuza yürekten inanıyorsak; hiçbir güçlük bizi vazgeçirecek kadar yoramaz. Biliriz ki her karanlığın sonrasında günün en güzel aydınlığı gelecektir. Gereksinim duyduğumuz enerjinin kaynağı inancımızdır.
Yaşamda iyi ve kötü yanyanadır. Ama unutulmamalıdır ki iyilik her zaman kötülükten üstün gelir. Zaman zaman zorluklar; aksaklıklar olsa da yeterince isteyen insan zorlukların onu daha da güçlü kıldığını görecektir. Yeterince istiyorsak eğer karşımıza çıkan her güçlük; atlanması gereken bir engeldir ve atlanan her engel bizi hedefimize bir adım daha yaklaştırır.
Bir gazeteci uzun deneyler sonucu ampulu bulan Edison’a sormuş.” 1000 defa başarısız olmak nasıl bir duygu? “ Edison yanıtlamış “ 1000 kez başarısız olmadım; ampul 1001 adımlık bir icattı. Edison hayal etti; inandı ve gereğini yaptı. Bin adım atabilmesinin nedeni yeterince istemesiydi. Aksi halde bu kadar denemeye katlanabilir miydi?
Geleceğinize yön veren düşündüğünüz; inandığınız; yeterince istediğiniz ve güvenle beklediğiniz şeylerdir. Yeterki siz önce ne istediğinize karar verin; sonra da bunun için gerekenleri yapın. Sevgili Hocam Bülent Şenyürek’in “Kalk ve Yola Düş” diyen sesi kulaklarımda çınlarken; hangi maraton ona katılmamış birinin birinci gelmesi ile sonuçlanabilir ki diye düşünmeden edemiyorum.
Hayalleri olan herkese sevgiyle...
İlksen GÜZELCİK
Psikolojik Danışman