-Kan grubu:
Çok önemlidir. Rh uyuşmazlığı varsa tesbit edilir. -Tam kan sayımı:
İlk muayenede yapılmalıdır. Hemoglobin <10;9 Hemotokrit <34 olmas; demirı eksikliği anemisi veya talasemi varlığını düşündürür. -Tam idrar tetkiki:
Tüm gebelere her tremestrde rutin önerilebilir.. Asemptomatik bakteriüri tüm gebelerde % 5-6; riskli gebelerde % 10 civarında görülür. Bunların taranması ve tedavisi ile pyelonefrit sıklığı azalır. Asemptomatik bakteriürinin saptanması için idrar kültürü daha yararlıdır. -Açlık kan şekeri:
İlk trimester de istenmelidir. Diabet öyküsü olanlarda Hemoglobin A1C ile son 3 aylık süredeki şeker düzeyi ile bilgi edinilir. Eğer şeker regülasyonu şüpheli bir hasta ise; Hemoglobin A1C de bakılmalıdır. -TSH:
Gebeliğin başında troid fonksiyon bozukluğu varsa tesbit edilmeli ve ona göre takip formu oluşturulmalıdır. -HbsAg:
Doğum sonrası HbsAg taşıyıcılı annelerin bebeklerine ilk 12 saat içinde aşı ve serum yapılması gerektiğinden gebeliğin son trimesterinde bakılması yararlıdır. -50 gr şeker yükleme testi:
Gebelikte ortaya çıkan gestasyonel diyabet tüm popülasonda %3-5 civarındadır. Gestasyonel diyabetin erken tanınması ve gerekli önlemlerin alınması çok önemlidir. İnsüline direncin arttığı 24- 28. haftada yapılır. Bazal değer ortalama 142gr/dl kabul edilir. Bunun üzerindeki değerlerde 100 gr OGTT testinin yapılması gerekir. 185 mg/dl ve üzeri gebelik diyabeti tanısı konmak için yeterlidir. -Toxoplazma:
Rutin uygulamadan çıkartılmıştır. Şüpheli durumlarda IgM ve IgG ile takip edilir. IgM enfeksiyondan 1 hafta sonra yükselir. 4-6 ay kadar yüksek kalabilir. Bu nedenle IgM yüksek olduğu durumda avidite testleri yapılmalıdır. -Rubella:
Rutin aşılama programı olmayan ülkelerde kızamıkçık ciddi bir risktir. Bu nedenle kızamıkçık tarama testlerinin yapılması ve mümkünse genç kızlıkta aşılanması son derece yararlıdır. Çünkü seronegatif gebelerde kızamıkçık enfeksiyonu ciddi fetal anomalilere neden olabilir. -Sitomegolovirüs:
Rutin taramada yeri yoktur. Taraması pahalı; tanısı şüphelidir. Orta ve üst sosyoekonomik gruplarda seropozitif oranı % 45-55 iken; geri kalmış ülkelerde bu oran % 90 a çıkabilmektedir. İlk iki trimester de geçirilen primer enfeksiyon fetal hasar yapabilir. Şüpheli durumlarda IgG ve IgM birlikte bakılmalıdır.
-Herpes simplex:
HSV tip 2 genital bölgede yerleşen tipidir. Antenatal rutin taramada yeri yoktur. Gebelikte geçirilen primer enfeksiyonun bebekte kalıcı hasarı saptanmamıştır. Bu nedenle tahliye endikasyonu değildir. Yalnızca doğuma yakın geçirilen primer enfeksiyon durumunda sezeryan tercih edilmelidir.
DOWN SENDROMU TARAMASI
Down sendromu yeni doğanda en sık görülen kromozonal bozukluktur. Ortalama 700 doğumda bir rastlanır. Bu oran ortalama olup yaşla orantılı bir şekilde artmaktadır. 25 yaşında bu risk 1/1350 iken 37 yaşında 1/250 civarındadır. Son yıllarda bu konu ile ilgili tarama testleri çok geliştirilmiştir. Tarama testleri ile tanı koyma % 60-94 arasında değişir.
İkili test:
10-13. haftalar arasında yapılan ikili test ile PAP-A ve free BHCG değerleri ölçülür. Bununla % 60 oranında down sendromu yakalanabilirken; bu test ense kalınlığı dediğimiz NT değeri ile birlikte kombine edildiğinde bu oran arttırılabilir. Bu şekilde başarı oranı % 80 lere çıkabilir. Bu testin dezavantajı yalnızca Down sendromu ile ilgili bilgi verebilmektedir. Avrupa ülkelerinde sık kullanılmakta ABD de ise fazla tercih edilmemektedir.
Üçlü test:
16-20. haftalar arasında yapılır. Kanda AFP; Hcg; Serbest estradiol düzeyine bakılır. Tanı değeri % 69 dur.
Dörtlü test:
3 lü testte bakılan hormonlara inhibin A eklenmesiyle oluşmuştur. Belirleme değeri % 80 civarındadır.
İntegre test:
1. trimester de ikili test ve NT ölçümü; 16-20. haftalarda ise dörtlü test yapılarak ortak bir risk faktörü belirlenir. Bununla başarı oranı % 94 e çıkarılabilmektedir.
Tüm bu testlerde tarama negatifse sorun yoktur. Tarama testinin pozitif olma durumunda ammiosentez gerekir. Ammiosentez ile bebekte Down sendromu olup olmadığı kesin olarak anlaşılır. Down sendromu olduğu tesbit edilirse ailenin onayı doğrultusunda 16-20. haftalar arasında tıbbi tahliye uygulanır.
İndirekt coombs testi:
Kan uyuşmazlığı durumunda yapılmalıdır.( Rh(-) anne ve Rh(+) baba olduğu durumlarda) İndireht coombs gebeliğin başında bir kez yapıldıktan sonra 28. haftada tekrarlanır. İndreht coombs (-) ise sorun yok; (+) ise; dilisyonlu test ile takibi yapılır. Pozitif titre 1/6 nın üzerinde ise bebeğin haftasının uygun olması durumunda doğum yaptırılır. Bebeğin haftası küçükse ammiosentez ile LS bakılarak bebeğin doğurtulup doğurtulmamasına karar verilir.