Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Gençler Neden Bu Kadar Öfkeli Hale Geldiler?

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 21:55    Güncellendi: 18.02.2025 21:55
Son zamanlarda lise önlerinde bıçaklamalar arttı. Cinsel ilişki yaşı; uyuşturucu kullanma yaşı iyice düştü. Bun ları duyduğunuzda da ister istemez toplum olarak nereye doğru gidiyoruz sorusu aklımıza takılır hale geldi.Peki bunlar yeni mi çıktı neydi bunların sebepleri.Gençler mi farklı yoksa onları bizler mi anlayamıyoruz.Nedir istedikleri? İnanın istediklerinin ne olduğunu bilmemeleri.Sanki anlaşmışlar gibi hepsi tek bir ağızdan “bana karışmayın”; “arkadaşları mı ben seçerim”; “ben özgürüm” vb cümleler sarf etmekte.

İkinci dünya savaşından bu yana gençlik çağında işlenen suçların gittikçe arttığı ve toplumsal bir sorun durumuna geldiği gözlenmektedir. Hızla büyüyen kentlerde gençler arasında çalma; soygun; yaralama; adam öldürme; evden kaçma; alkol ve uyuşturucu kullanımı; cinsel ilişkilerde artış; yasak çiğnemeler ; kurallara karşı çıkmalar yaygınlaşmaktadır. Ne yazık ki dünyada ve ülkemizde suç işleme oranındaki artış genç nüfusun artışından daha fazladır. Amerika ‘da tutuklanan tüm insanların %40’ı 18 yaşın altındadır. Son zamanlarda erkek suçlarının ötesinde kızlarda suç işleme davranışı da hızla artmaktadır. Suça eğilimli çocukların anne ve babalarının da özellikleri genelde şöyledir: daha serbest bırakan ailelerdir. Baba bencil; başkalarının duygularına karşı duyarsız ve anlayışsızdır. Annede çoğunlukla çaresiz; sürekli yakınan; ancak kocasına karşı çıkamayan; ezik bir kurbandır. Baba çocuğuna karşı ilgisiz; varlığından habersiz gibidir. “Gözüme gözükmesinde ne yaparsa yapsın; umurumda değil” tutumu içindedir. Çocuk kendisini evde gereksiz; fazla bir eşya; kolayca vazgeçilebilecek bir nesne gibi görür. Bu nedenle sevilmediğini; benimsenmediğini; değer görmediği sonucuna varır. Ancak katı disiplinli bir baba; çocuğunda sorunlar yaratsa bile; acımasızca ceza uygulamıyorsa serbest bırakan her dediğini yapan sevginin olmadığı aileye göre daha çok tercih edilendir.Çok gevşek ve tutarsız disiplin ve gence karşı ilgisiz davranmak çok daha kötü sonuçlar doğurabilmektedir. Bu çocukların ailelerinde anne ve baba arasındaki uyumsuzluklar; beraber karar alamama; yada küçükken bu çocukların her dediklerinin yapılmış olması; her istediklerine “evet” denilerek “hayır” ı bilmeyen; sevgi vermenin çocuğun her dediğini yapmak demek anlamına geldiğini zanneden aileler; ne yazık ki acı gerçekle çok ilerde karşılaşmaktadırlar. Suça eğilimli çocukların ailelerinde kavga; dayak; evi bırakıp gitmeler çok sıktır. Disiplin kuralları uygulamada aile çok tutarsızdır. Babanın evet dediğine anne hayır demekte yada tersi olmaktadır. Bu ailelerde; Cezalandırmak demek; dayak anlamına gelmekte; sevgi vermek ise; çocuğun her dediğini yapmak anlamına gelmektedir. Aile üyeleri birliktelikten yoksundur; gezme; eğlenme ve yardımlaşma yoktur; aile üyeleri arasında sıcaklık; yakınlık ve güven eksiktir. Fakat ilginçtir ki her sağlıksız ailede yetişen çocukların hepsi suça eğilimli olmamaktadırlar. Bazı ailelerde bir “şamaroğlu” vardır. her şeyden sorumlu tutulan; kınanan odur. Bu “kara koyun” sanki ailenin dengesini sağlar. İlişkilerin bozuk olduğu ailelerde herkes sanki ona karşı birlik olur; suçlar; ayıplar; cezalandırır. Böylece o bir güven sübapı gibidir. Bu çocuklar kız beklerken erkek olan; yada ailenin sorunlu bir döneminde büyümek zorunda kalan çocuklardır. Bu çocuklar zamanla “mademki sizin istediğiniz gibi bir çocuk olamadım o zaman istemediğiniz gibi bir çocuk olurum ve sizde çevrenize benim gibi bir çocuğunuz olduğunuzu söylersiniz“ gibi anne ve babayı cezalandırır. Çocuğun olumsuz tarafı abartılarak ve sürekli başına kalkılarak çığrından çıkarılır” Sen olmayınca bu evde huzur var; sen gelince ağzımızın tadı kaçıyor” derler. Ama bu şekilde büyüyen çocuk sevgiyi dışarıda arar bu tipte kural tanımayan çete veya gruplarda var olmaya çalışır. Ancak hayatta bu şekilde tutunacaktır. O zamanda o çete ya da topluluğun gözünde yükselmek için o toplum kurallarına göre yaşar. Adam bıçaklar; hırsızlık vb gibi davranışlar sergiler.Sanki yıllardır içindeki öfkeyi bu şekilde çıkarır.
Özellikle son yıllarda kızlarda da suç oranı hızla artmaktadır. Erkeklerde adam bıçaklama kızlarda ise cinsel ilişki; evden kaçma davranışında bir artış gözlenmektedir.Kızlar daha baskı altında büyütüldüklerinden öfkelerini erkekler gibi başkalarına değil kendilerine yöneltirler.Bu nedenle erkeklerde adam bıçaklama; hırsızlık fazla iken kızlarda intihar girişimi daha yüksektir. Evden kaçmak ya da sorumsuz cimsel ilişkilere girmek de genç kızların başka bir başkaldırma yoludur. Başka bir deyimle kızlar suç alanında erkeklerle aralarındaki açığı hızla kapama yolundadırlar. Evinde sevgi ve anlayış bulamayan genç kızlar; erkeklerden gelen ilgiye ve tatlı sözlere daha çabuk kanmakta; cinsel ilişkiyi bu sevginin bir bedeli olarak görmektedirler.Başka bir deyimle sevgi açlığını sahte ilişkilerde gidermeye çalışsa da her zaman sonuç genelde değersizlik duygusunu tatması ile son bulmaktadır. Özellikle annesi ile çatışma yaşayan çocuklarda bu türdeki davranışlara daha sıkça rastlanılmaktadır.

Bunların hepsinin ötesinde sevginin verildiği; yapmacıklıktan uzak; saygının olduğu her aileden kötülükler uzak olacaktır. Ama elbette siz kurallara uysanız da; bazen kurallara uymayan yada freni patlayıp yön değiştiren bir kamyon size çarpabilmektedir. Buna da kaza denmektedir. Hayatta her şeye müdahale edemiyoruz. Ama edebildiğimiz kadarı da bize bazen fazlasıyla yetecektir. Aileniz ile mutlu; sağlık ve HUZUR dolu nice pazarlar geçirmeniz dileğiyle .
Sağlıcakla Kalın.