Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Hangi Tür Takıntılarımız Vardır?

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 21:55    Güncellendi: 18.02.2025 21:55
  • Temizlik: saatlerce el yıkama; banyo yapma veya tekrar tekrar ev temizleme gibi. Bu şekilde el yıkayarak günde bir kalıp sabun bitiren veya çamaşır suyu ile elini yıkayan hastalar sıktır.
  • Tekrarlama: takıntılı düşünce ile oluşan sıkıntıyı gidermek için tekrarlayan davranışta bulunma veya akıldan başka düşünceleri geçirme gibi. Yakınlarının başına kötü bir şey geleceğini düşünen bir hasta bunun olmaması için halen yapmakta olduğu davranışı ikinci kez yaparak bu düşünceden kurtulabilir (yolda yürürken aynı yolu geri dönüp tekrar yürümek gibi)
  • Kontrol etme: evine bir şey olacak veya yangın çıkacak korkusu ile tekrar tekrar kapıyı veya tüpün kapalı olup olmadığını kontrol etmek gibi.
  • Biriktirme: işe yaramayan bir çok eşyayı biriktirmek gibi. Örneğin bazı kişilerde yeterli yerleri olmadığı halde gazeteler; boş kavanozlar veya konserve kutuları gibi işe yaramayan şeyleri atamama davranışı görülebilir. Son birkaç yıldır yurdumuzda gazetelere yansıyan çöplük evler buna en güzel örnektir.
  • Sayma: yolda yürürken kaldırım taşlarını sayma veya araba plakalarını okuma; günlük işleri yaparken belli sayılarda tekrar etme v.b.(örneğin kazağını beş kere giyip çıkarma veya aynı yere üç kere gitmeme gibi)
  • Tamamlama: bu kompulsiyonu olan hastalar bir dizi davranışı mükemmel olana kadar tekrar tekrar yaparlar. Örneğin kirlilik takıntısı olan bazı hastalar el yıkamadan önce lavaboyu; musluğu ve sabunu yıkar (genelde belli sayıda) daha sonra belli sayıda elini yıkar ve elini yıkadıktan sonra tekrar aynı işlemi tekrarlar.
  • Aşırı tertipli ve düzenli olma: Örneğin çalışma odasında her şeyin simetrik durması veya masanın üstündeki her şeyin belirli bir sıra ile dizilmesi gibi.
  • Cinsek yada Saldırganlık Takıntıları: Bu kişilerinde aklına aniden şu düşünceler gelebilir; “ Ya çocuğumu öldürürsem; ya homoseksüelsem; ya eşimi aldatırsam; ya uyurken çocuğumu boğarsam vb” .Bunların saçma olduğunu bilir ama aklına geldiği an kendi kendisine “ Ben bunları nasıl düşünürüm; ben nasıl bir insanım diyerek kendi kendisini suçlamaya başlar.” Bu olayları hiçbir OKB (Obsesif-kompulsif Bozukluk) ‘lu hasta yapmamıştır. Zaten; bu kişilerde bunun saçma olduğunu bilirler. Ama bu bir düşünce bozukluğu olduğu için; sık sık akıllarına bu düşünceler gelir. Biraz rahatlar sonra tekrar gelir. Bu rahatsızlık tedavi edilmediğinde beraberinde depresyon gelişeceği için intihar ile sonuçlanabilir. “Yolda yürürken başka birisinin cinsel organına baktım ve ya o beni gördüyse; Allah’ım! ben sapık mıyım?” diye düşünebilir.
Temizleme seklinde zorlantılar kadınlarda; kontrol etme seklinde olan zorlantılar erkeklerde daha çoğunluktadır. Kişiler hastalıklarını gizlemeye; mantıklı açıklamalar yaparak önemsememeye eğilimlidirler. Ancak temizlik zorlantıları sebebiyle; temizlik maddesi harcamaları yüklü bir tutar oluşturmakta ;ayrıca komşuları ile halı silkeleme; gece yarısı temizlik nedeni ile gürültü yapmaları sonrasında tartışmalara neden olmaktadırlar. Bu hastalığın nedenleri arasında ise; genetik faktörler suçlansa da ; beyin biyokimyasındaki; özelliklede;bu hastalık; bizlerin nörotransmitter olarak adlandırdığımız maddelerdeki (Seratonin; Dopamin) bozukluklar sonucunda oluşmaktadır.Bazı araştırmacılar bu hastalarda beynin ön kısmı olan Frontal Korteks ile iç yapılardan bazal ganglionlar arasında iletişim kopukluğu olduğunu ileri sürmektedir. Aile içi sorunlar veya stres yaratan durumlar bu hastalığa yol açmaz ancak var olan hastalığın alevlenmesine yol açabilir. Bu nedenle bize gelmeyen hasta yada danışanlarımız; bu hastalıkların kendilerini güçlü tutarak yada kendi iradeleri ile geçirebileceklerini düşünürler. Ama ; bu şekildeki tutumlar hastalığın daha da derinleşmesine neden olmaktadır. Kişiler ; “Bu ilaç bana nasıl yararlı olacak “ diye düşünebilirler. Ama bu hastalıklarda beraberinde sıkça; depresyonda gelişebilmektedir. Depresyonun da en büyük amacı; kişinin ümitsizliğe kapılmasına neden olarak; kişiyi; hiçbir çıkış yolu yokmuş gibi düşündürerek ; intihar etmesine neden olmaktır.

Bu davranışlar anne yada babamızdan öğrendiğimiz davranışlardır. Bu yapıdaki kişilerin anne yada babaları da aşırı kuralcı;titiz; mükemmeliyetçi; belirsizliğe dayanamayan kişilerdir. Çocukken bu kişi ile olan özdeşim sürecinde anne yada babasından bunları öğrenmiştir. Anne yada babanın ; aşırı kuralcı; inatlaşmacı; suçlayıcı; aşırı utandırıcı tutumları da ; bu hastalığın gelişiminde etken olarak gösterilmektedir. Zaten davranışsal terapide de bizler; bunların zıttı olan davranışların gelişebilmesi konusunda kişinin; farkındalıklarını arttırmaya çalışırız. Özellikle 60 yaşının üzerinde; bu hastalığa ilk kez rastlanılıyor ise; o zaman; başka bir hastalığın varlından da şüphelenilmesi gerekir. Bunlar beyinsel bir hastalık vb. olabilir.


Yukarıda sayılanlar dışında sayı sayma; aşırı liste yapma veya aşırı dua etme gibi başka kompulsiyonlarda vardır. Kişi saatlerce abdestler alabilir ; yada namaz kılarken duaları tekrar eder; içinden kötü bir düşünce geçer diye namazı baştan kılmaya başlar yada abdestini defalarca ; saatlerce tekrar eder. Yukarıda açıklamaya çalıştığım obsesyonların(takıntıların) hepsinin bir kişide olmasını bekleyemeyiz. Sadece birisinin bile; o kişide olması ; o;kişinin hayatını zehir etmeye yeterde artar bile.Yarın tekrar görüşmek üzere. Sağlıcakla Kalın.

NOT: Sabah Gazatesi yazılarımdandır.