Toplumun temel taşı olan aile; sosyal değerler; gelenek; görenek ve kanunların öngördüğü biçimde birbirini tamamlamak; birbirine yardımcı olmak; daha iyi bir yaşam sürdürmek için kadın ve erkeğin hayatlarını birleştirdiği sosyal bir kurumdur.
İnsan neslinin devamının sağlandığı; topluma hazırlanma sürecinin başladığı; eşler ve çocuklar arasında belli ölçüde içten; sıcak; güven verici ilişkilerin kurulduğu; ekonomik etkinliklerin yer aldığı aile; insan ilişkilerinin kazanıldığı ve sürdürüldüğü; mutluluk zincirinin ilk halkası olarak tanımlanabilir.
Normal koşullarda her insan; bir aile içinde dünyaya gelir. İnsanın doğuştan sahip olduğu acizliği ve bağımlılığı; varlığının onaylanması; değer görme; sevme sevilme ihtiyacı onun böyle bir sosyal kurum içinde korunmasını zorunlu kılmaktadır. Bu nedenledir ki aile; bireyin yaşantısının devamı bakımından gerekli ve önemli bir kurumdur.
Evlilikte en önemli kavramlardan birisi; “evlilik kalitesi kavramı”dır. Bu kavram evlilik süresince evlilik ilişkisinin nasıl olduğu; eşlerin bu konuda ne hissettiği ve bu durumdan nasıl etkilendiği ile doğrudan ilişkilidir. Evlilik uyumu; evlilik doyumu; mutluluğu; evlilik bütünlüğü kavramları evlilik ilişkisinin kalitesini tanımlamak için kullanılan kavramlardır. Yüksek evlilik kalitesinin; iyi uyum; yeterli iletişim; evlilik ilişkisinde yüksek doyum ve mutluluk derecesi ile ilişkili olduğu düşünülmektedir.
Eş ilişkisi; insan ilişkisinin tanımı içinde yer alan modelin en özel durumudur. Evlilik; fiziksel çekim; biyolojik birleşme; bütünleşme ve karşılıklı memnuniyeti sağlayan sevgi saygı çerçevesinde sorumluluklar almayı içermektedir. Bu bütünleşmenin yeterince sağlanamadığı; derin kültürel ve bireysel farklılıkların olduğu evlilikler; uyum sorunları ile yıpranıp; kişiler arası ilişkilerde zorluklara sahne olabilmektedir.
Aile danışmanları; aile bireyleri arasında sağlıklı iletişim ortamının yaşatılabilmesi için aile bireylerine psikolojik yardım etmekle kalmayıp; aileyi bir bütün olarak ele alır.