Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Fibromiyalji Sendromuna Dikkat

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 20:16    Güncellendi: 18.02.2025 20:16

Fibromiyalji; yaygın vücut ağrısı ve belirli anatomik bölgelerin hassasiyetiyle karakterize; sebebi tam olarak bilinmeyen kronik ağrı bozukluğu olarak tanımlanıyor.

Fibromiyaljinin tespitinde; en az 3 ay süreyle vücutta yaygın olarak hissedilmesinin yanı sıra yorgunluk; dinlendirmeyen uyku; unutkanlık ve sosyal yaşamı etkileyen isteksizlik önemli göstergeleri oluşturuyor.

  Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Alev Alp;  sebebi tam olarak bilinmeyen kronik ağrı bozukluğu olarak tanımlanan Fibromiyaljinin özellikle 25-55 yaş arası kadınlarda sık görüldüğüne dikkat çekiyor.

Prof. Dr. Alev Alp; genetik yatkınlığı olan bireylerde; çevresel faktörler; kişiye bağlı metabolik ve biyokimyasal bozukluklar; otonom sinir sistemi bozukluğu; uyku sorunları; psikolojik ve bağışıklık sistemi anomalilerinin tetiği çekebileceğini de vurguluyor.


FTR Uzmanı Prof. Dr. Alev Alp;  Fibromiyalji ile ilgili merak edilenleri şöyle yanıtlıyor.


Fibromiyalji nasıl seyreder?

Fibromiyalji bir kas hastalığı değildir ve vücutta iltihap bulunmaz. Sinir sistemi ve hormonal aks düzensizliği kişinin strese verdiği yanıtı düşürerek; ağrı algısını ve aynı zamanda depresyona yatkınlığını da artırır. Bağışıklık sistemi de abartılı bir yanıt halinde olabilir ve sinirsel bir enflamasyonu uyarabilir. Fibromiyalji hastalarının çoğu (%90) derin uykuya geçememe ya da derin uykuda olmaması gereken alfa dalga aktivitesinin gözlenmesi; sabah dinlenmemiş kalkma gibi bulgu ve yakınmalara sahiptir. Bütün bu semptomlar uzun dönemde beyin anatomisinde yapısal ve fonksiyonel değişikliklere sebep olabilir. 


Fibromiyalji hastalığının tespiti nasıldır?

Hastanın muayenesinde dikkat çeken özellikler; sağlıklı kişilerde ağrıya sebep olmayan uyarıların bu kişilerde ağrıya neden olması ve algılanan ağrının normalden çok daha şiddetli hissedilmesidir. Tanıda; ağrının en az 3 ay süreyle vücutta yaygın olarak hissedilmesi; eşlik eden diğer belirtilerin (yorgunluk; dinlendirmeyen uyku; unutkanlık; sosyal yaşamı etkileyen isteksizlik;) varlığı ve şiddeti; aynı zamanda somatik (bedensel) semptomlar belirleyicidir. Bu semptomlar; ellerde şişlik hissi ve sabah tutukluğu; sıcak-soğuk gibi birçok duyusal uyarana hassasiyet; kas ağrısı; huzursuz bacak; huzursuz barsak; karın ağrısı; bulantı; kabızlık; saç dökülmesi; ağız kuruluğu; raynoud fenomeni; tat bozukluğu; nefes darlığı; cilt döküntüsü; ürtiker; baş dönmesi ve sinirlilik olabilir. Ağrıyı artıran sebepler; soğuk hava; nem; dinlendirmeyen uyku; gerilim tipi baş ağrısı; migren; diş gıcırdatma; fiziksel mental yorgunluk; stres; hareketsizlik; sigara ve menstruasyondur.

Ayırıcı tanıda tiroid-paratiroid-böbreküstü-hipofiz fonksiyon bozukluğu gibi endokrinolojik bozukluklar; anemi; lenfoma lösemi gibi hematolojik hastalıklar; iltihaplı romatizmalar; kas hastalıkları; D vitamini eksikliği; Multiple Skleroz; miyasteni ve malignite araştırılmalıdır. Hemen her kronik ağrılı durumda santral sinir sisteminde duyarlılık artışı ile birlikte algılanan ağrı artmakta; belli oranda fibromiyalji hali ortaya çıkabilmektedir. 

Fibromiyalji Tedavisi 

Tedavide ilaç ve ilaç dışı tedaviler kullanılır.    

Doğru yoğunluktaki (hafif-orta dereceli) egzersiz kas kan akımını düzenlemek suretiyle bedensel dayanıklılığı artırmakta; oksijen kullanımını optimize etmekte; stresi azaltmaktadır. Bu da dolaylı yoldan depresyonu azaltan aracı maddeler olan serotonin ve opioid seviyesini artırır.  Başlangıçta egzersiz gözetim altında yapılmalı; (grup egzersizleri sosyalleşmeyi de sağladığından daha faydalıdır) ağrı olursa sıklık değil yoğunluk azaltılmalıdır. 

 Ayırıcı tanıda laboratuvarda metabolik; endokrin ve enflamatuar süreçlerin taranmasında; tam kan sayımı; ESR; CRP; serum kalsiyum; kreatin kinaz; TSH; 25 OH D vitamini bakılması ve görüntüleme yöntemleri önem taşır.

****

Yeni tanımlamayla fibromiyalji; ağrının sinir sisteminde anormal işlenmesi yanı sıra yorgunluk; uyku bozukluğu duygu durum ve bilişsel fonksiyonlarda değişiklikle karakterizedir. 1950’li yıllarda yumuşak dokuyu tutan psikojenik/yumuşak doku romatizması (fibrozitis) olarak tanımlanmış; 1976’larda romatizma yerine ağrılı durumu tanımlayan ‘algia’ ve ‘miyo’ (kas) ile birleştirilerek ‘fibromiyalgia’ şeklinde adlandırılmıştır. 



Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır; tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.