Su; ayırım yapmaksızın bütün varlıklara hayat verir.
Yaşa; cinsiyete; kiloya bağlı olarak farklılık göstermekle birlikte vücut ağırlığının %60-70 ini oluşturan su sindirim sisteminde emildikten sonra kan dolaşımına geçer ve vücuda dağılır. Hücre içinde bazı kimyasal reaksiyonlara katıldıktan sonra kan dolaşımı aracılığı ile böbreklerden süzülür ve idrar olarak vücuttan atılır. Bir kısmı ise deri; solunum ve sindirim sistemi vasıtasıyla vücuttan atılır.
İdrarla böbreklerden; 1500 ml
Terleme yolu ile deriden; 500 ml
Solunum havasıyla akciğerlerden; 500 ml
Dışkı ile bağırsaklardan; 100-200 ml
Normal vücut fonksiyonlarının devamı için su gereklidir!
Vücuttaki bütün sistemler; organlar ve hücreler yeterli su olmadan fonksiyonlarını sürdüremezler. Vücutta gerçekleşen tüm metabolik süreçler ancak yeterli su varlığında gerçekleşebilmektedir. Yaşamın vazgeçilmezlerinden olan suyun sayısız görevleri vardır. Vücut dokusu ve organ yapılarının bir kısmını oluşturan su vücutta metabolizma artıklarının atılması için bir araçtır. Vücudun termostatı; ısı düzenleyicisidir. Derideki gözeneklerden buharlaşarak vücut ısısının düzenlenmesine katkıda bulunur. Hücrelerin ihtiyacı olan mineral; vitamin; protein; karbonhidrat; yağ gibi besin maddelerini ve hormonları ihtiyacı olan hücrelere; dokulara ve organlara ulaştırır; metabolik faaliyetler sonucu ortaya çıkan atık maddeleri boşaltım organlarına taşır. Tüm bunlara ek olarak kanın hacmini dengeler ve besinlerin sindirimine yardımcı olur.
Faydaları saymakla bitmez!
Su olmadan yaşam olmaz
Su temel enerji kaynağıdır
Vücutta taşıyıcı göreve sahiptir. Hücrelere besin ve oksijen sağlar; atık maddeleri vücuttan atılmaları için böbrek; akciğer; karaciğer gibi ilgili organlara ulaştırır
Kan ve lenf sisteminin büyük kısmını su oluşturur
Kırmızı kan hücrelerinin oksijen taşıma kapasitesini artırır
Kemik iliğinde kan üretim sistemlerini düzenler
Kanı sulandırır; kalp ve beyin damarlarında pıhtılaşmayı önleyerek kalp krizi ve felce karşı korur
Kan basıncını kontrol eden maddelerin dengelenmesine ve taşınmasına yardım eder
Beyin fonksiyonları için önemlidir
Dikkati ve çalışma verimini artırır
Yaşlılıkta bellek kaybını önler
Alzheimer; Multipl Skleroz; Parkinson gibi hastalıkların riskini azaltır
Stres; gerginlik ve depresyonu önler
Uykuyu düzenler
Anti-oksidandır
Yorgunluğun giderilmesine yardımcı olur
DNA hasarını önler ve onarım mekanizmalarının daha iyi çalışmasına yardımcı olur
Bağışıklık sisteminin sağlıklı çalışmasına katkıda bulunur; kanser de dahil olmak üzere; çeşitli hastalıklara karşı güçlendirir
Eklem boşluklarındaki temel yağlayıcı maddedir
Omurgalar arasındaki disklerin sağlıklı kalmasına yardımcı olarak fıtıklaşmasını ve aşınmasını önler
Vücudun ısı dengesini sağlar
Cildin daha düzgün; daha yumuşa; daha parlak ve daha esnek olmasını sağlar ve yaşlılık belirtilerini azaltır
Göz sağlığını korur
İştahı düzenler; kilo alımını kontrol altına alır
Bütün besinlerin; vitaminlerin ve minerallerin temel çözücüsüdür
Besinleri küçük parçalara ayırarak sindirim işlemini kolaylaştırır
Su; besinlerdeki yararlı maddelerin emilimini artırır
Bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar; kabızlığı önler
Vücutta depolanan yağ miktarını ve kilo alımını düzenler
İdrar yolu enfeksiyonu ve böbrek taşı riskini azaltır
Bir yetişkinin günlük su ihtiyacı 2;5-3 litre kadardır!
Normal vücut fonksiyonlarının sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için sıvı alımı ve sıvı kaybının belirli bir dengede olması gerekir. Bu denge bozulduğunda sağlık sorunları ortaya çıkmaya başlar. Yemek yemeden 4 hafta yaşanabilirken susuz sadece 3-4 gün dayanılabilir. Günlük vücut fonksiyonları için gerekli olan suyun yaklaşık 1000 ml’si besinler ve yaklaşık 1500 ml’si içecekler ile dış kaynaklardan; yaklaşık 300 ml’si ise hücre metabolizması sırasında gerçekleşen kimyasal reaksiyonların ürünü olarak açığa çıkan sudan karşılanır.
Yeterli su tüketilmemesi gündüz hissedilen yorgunluğun en önemli nedenidir!
Düzenli ve yeterli miktarda tüketilen su sırt ve eklem ağrılarını %80; bağırsak kanseri riskini %45 ve meme kanseri riskini %79; mesane kanseri riskini ise %50 oranında azaltır. Ağız kuruluğu aşırı su kaybının bir sonucudur ve vücuttaki birçok oluşumun sekteye uğramaya başladığını belirten bir sinyaldir. Sıvı kaybının düzeyine göre hissedilen şikayetler değişiklik gösterir.
%1: Susuzluk hissi; vücut ısı dengesinde bozulma; fiziksel performansta bozulma
%3: Vücut ısı dengesinde ileri derecede bozulma; aşırı susuzluk hissi
%4: Fiziksel performansın %20-30 düşmesi
%5: Baş ağrısı; yorgunluk;
%6: Halsizlik; titreme
%7: Fiziksel faaliyet sürerse bayılma
%10: Bilinç kaybı
%11: Vücut dirençsizliği; olası ölüm
%12: %97 oranında ölüm
%15: %100 ölüm
Sıcaklar ile gelen tehlike; sıvı kaybı!
Özellikle sıcak havalarda vücudun su ihtiyacı solunum ile akciğerlerden ve terleme ile deriden gerçekleşen sıvı kayıplarının artması ile birlikte belirgin ölçüde artar. Böyle zamanlarda vücudun su ihtiyacını alınan sıvı miktarı ile değil; üretilen idrar miktarı ile değerlendirmek daha doğrudur. Böbreğin vücuttaki zararlı atık maddeleri temizleyebilmesi için günde en az 500 ml idrar çıkarması yeterli olsa da ideal olan miktar günlük 1500-2000ml olmalıdır. Çünkü azalmış idrar miktarı böbrek taşı ve idrar yolu enfeksiyonu gibi hastalıkların görülme riskini arttırır. Yetersiz su tüketimi bu dengeyi bozar ve bir süre sonra biriken toksik maddeler nedeniyle böbrek dahil pek çok hayati organın fonksiyonu olumsuz etkilenmeye başlar. Böbrekler susuzluğa karşı oldukça toleranslı organlar olmasına rağmen 3-4 hafta gibi uzamış sıvı alım yetersizliğinde böbrek fonksiyonlarında kalıcı kayıplar ortaya çıkabilir.
Vücuttaki su eksikliğinin belirtileri;
Ağız kuruması
Koyu sarı idrar
Kabızlık
Cilt esnekliğinin kaybolması
Kalp çarpıntısı
Erkeklerde kramp ve kas spazmı
Bulantı
Baş dönmesi
Yorgunluk ve tükenmişlik hissi
Göz pınarlarının kuruması
Vücut ısısının yükselmesi
Sıvı kaybını azaltmak için;
Çok gerekli değilse 11.00-16.00 saatleri arasında sokağa çıkmayın
Özellikle sıcak günlerde açık renk; bol; pamuklu kıyafetler giyin
Güneş altında spor yapmayın
Günlük 2.5-3 litre su için
Ayran; soda veya sporcu içecekleri için
Meyve; sebze ve salata yiyin
Alkol tüketimini dengede tutun
Kahve ve çay tüketimini sınırlayın
Fazla su tüketmenin de zararları var!
Yeterli su tüketimi ne kadar önemliyse çok fazla su tüketmek de bir o kadar tehlikelidir. Fazla su tüketimi sonucu böbreğin konsantrasyon kapasitesinin aşılması ve fonksiyonlarının olumsuz etkilenmesi de söz konusudur. Fazla su tüketimi yüzünden kandaki sodyum ve elektrolit seviyelerinin aniden düşmesi beyin ödemi; bulantı; kusma; halsizlik; bilinç değişikliklerine neden olabilir. Bu durumun ilerlemesi koma ve hatta ölüme neden olabilir.