Panik bozukluk ve panik atak nöbetleri; günümüzde sıkça rastladığımız durumlardan biri haline geldi. Birebir yaşamasanız bile çevrenizden; arkadaşlarınızdan panik bozukluğun fiziksel belirtilerine dair bilgiler duymuş olma olasılığınız yüksek. Bu noktada dikkat edilmesi gereken “panik bozukluk” ve “panik atak” kavramlarını birbirinden ayırt etmek olacaktır. Panik bozukluk; kendiliğinden ve bir anda ortaya çıkan panik ataklarla giden bir klinik tablodur.
Panik atak ise; anksiyete(kaygı; bunaltı) belirtilerinin aniden başladığı ve 10 dakika içerisinde en yüksek düzeye ulaştığı yoğun bir korku ve rahatsızlık dönemidir. Bu ataklar genellikle 10-30 dakika içerisinde sona erer. Nadiren 30 dakikadan uzun sürer. Her panik atak; panik bozukluk anlamına gelmemektedir.
Panik Bozukluk ve Panik Atak Kriterleri Nelerdir?
Panik Atak Kriterleri;
Bu kriterlere göre; en az 4 tanesi ani başlar; 10. dakikada en yüksek seviyeye çıkar.
Panik Bozukluk Kriterleri;
İlk kez panik atak ile karşılaşan kişi; bulunduğu duruma anlam veremez. Nedenini bilemez ve yoğun korku yaşar. İlk panik atak 1/3 kalabalıkta; 1/3 evde; 1/4 araba kullanırken/araba içerisinde gerçekleşebilir. İlk atakta genel olarak yapılan şey acile başvurmak olur. Kişi bedeninde hissettiği değişimlere odaklanarak fiziksel bir rahatsızlığı olduğunu düşünür.( kalp krizi gibi) Fiziksel bir neden bulunamadığında ise yaşadığı şeye anlam vermeye çalışır.
İlk atağın ardından kişi; bedeninde hissettiklerine odaklanır ve panik oluşturması muhtemel ortamlardan kaçınmaya başlar. “Atak geçireceğim” ; “bayılacağım”; “rezil olacağım”; “öleceğim” düşüncelerinin oluşturduğu korku ve kaygı sonucunda yaşam kalitesini etkileyecek değişimler bulmaya çalışır. Kişi; kaçınma davranışlarını sergiler ve bulunduğu ortamları; yaptığı etkinlikleri; ulaşım araçlarını “panik atak geçireceğim” düşüncesi ile değiştirmeye ve azaltmaya başlar. Düşünceler ve hissedilen yoğun korku ve kaygı; kişinin iş; sosyal ve özel hayatını olumsuz yönde etkiler.
Panik Bozukluğun Yaygınlığı
Kadınlarda; erkeklere oranla daha yaygın olarak görülmektedir. İlk atak genellikle 20’li yaşlarda
görülür. Nadiren 16 yaş altında ve 45 yaşın üstünde ilk atak görülebilir.
Panik Atak Döngüsü
Kişi fiziksel belirtiler yaşar. ( nefes darlığı; çarpıntı; uyuşma vb.)
Fiziksel belirtileri olumsuz olarak yorumlar. ( boğuluyorum; öleceğim; bana bir şey olacak)
Korku; endişe ve kaygı hisseder.
Kaçınma davranışı sergiler. (otobüsten inme; pencere açma; acile gitme; ilaç alma vb.)
Panik Atak Sırasındaki Düşünceler
Şimdi gelin; bu düşüncelerden bazılarını inceleyelim.
Bayılacağım! :Baş dönmesi; hissizlik; bulanık görme gibi belirtiler birleştiğinde kişi bayılacağını düşünebilir; fakat bayılmaz. Bayılmanın gerçekleşmesi için kan basıncının ani düşüşü gerekir; atak sırasında ise kan basıncı düşmez.
Öleceğim! :Kişi atak sırasında boğularak ya da kalp krizi geçirerek öleceğini düşünür. Nefes almada güçlük çekme; göğüste basınç hissettiğinde buna öleceğim olarak yorumlar. Kalp krizinde şiddetli göğüs ağrısı vardır. Atakta ise sadece kalp atışında artış gözlenir. Literatürde panik atak sırasında boğularak ölen biri bulunmamaktadır.
Çıldıracağım! :Atak sırasında düşünceleri toparlayamama; kendinde olmama hissi oluşabilir. Kişi bunu çıldırmak olarak tanımlar.
Felç olacağım! :Atak sırasında vücutta oluşan kasılmalar; uyuşmalar ve güç kaybı kişilerde felç olacağım düşüncesini tetikler. Fakat bunlar kısa süreli; atak sırasında yaşadığınız değişimlerdir. Felç kalma durumu söz konusu değildir.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Psikoterapi:
Bilişsel davranışçı terapi yöntemleri ile etkili sonuçlar alınmaktadır. Kişinin duygu; düşünce ve davranışları ile çalışılarak; başa çıkma becerisi kazandırılmaktadır.
Panik Atak Nöbeti Sırasında Yapılabilecekler ve Öneriler