Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Bazen hasta yakınları (ve bazen de hastalar); hastalığı “bireysel tercih” gibi algılarlar ve derler ki: “kendi kendini hasta yaptı”; “hastalığı bile bile ortaya çıkardı”; “kendisi istediği için hasta oldu”…
Hâlbuki gerçekte; bazı tercihleri yapmak elimizde değildir: anne/babamızı; doğacak evladımızı; cinsiyetimizi; ırkımızı; tenimizin rengini; genetik yapımızı; kısmetimizi; ölüm saatimizi… tercih etme lüksümüz yoktur. “Olacak ile öleceğe çare yoktur” ifadesi bu durumu çok güzel özetler. Biz istediğimiz kadar gayret etsek de bazen dilediğimiz sonuçlara ulaşamayabiliriz; bunun en iyi örneği “vermeyince Mabud; neylesin Sultan Mahmud” sözünün öyküsüdür (internetten okuyabilirsiniz).
Muhtemelen elimizde olmayan tercihler üzerinde söz sahibi olunabilseydi; ensest mağduru olan genç kız; o sapık babanın evladı olmak istemezdi. Zulmüne maruz kaldığı için sakatlanan anne; o zalim evladı doğurmazdı. Cinsiyet/ten rengi/ırk ayrımcılığının sonucu olan şiddete maruz kalmamak için kişiler; alternatif değişimler isteyebilirdi. Ölüm saatini ertelemek için tüm imkânlar seferber edilirdi.
Diğerleri gibi hastalıklar için de “benim tercihim değil” diyebilen hasta; doğruyu söylemektedir. Bu nedenle o hasta; hastalığından dolayı sorumlu tutulamaz.
Hastasının durumuna empati yapamayan ve onun halinden anlayamayan hasta yakınının olumsuz ifadeleri ne kadar insani olabilir ki?