Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Çocukluk Çağı Travmaları

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 19:59    Güncellendi: 18.02.2025 19:59

Çocuk istismarı (kötüye kullanımı) ve ihmali; anne; baba ya da bakıcı gibi bir erişkin tarafından çocuğa yöneltilen toplumsal kurallar ve profesyonel kişilerce uygunsuz ya da hasar verici olarak nitelendirilen; çocuğun gelişimini engelleyen ya da kısıtlayan eylem ya da eylemsizliklerin tümüdür. İstismar ve ihmal; çocukta oluşabilecek fiziksel ve psikolojik zararların yanı sıra; erişkinlik döneminde de bazı olumsuz sonuçlara neden olabilmektedir.

Duygusal istismar; çocuk ya da ergen bir bireye kendi bedenini ve kişiliğini olumlu algılamasına engel olacak; duygularını rencide edecek şekilde davranılmasıdır. En sık yapılan istismar biçimidir. Bağırmak; aşağılamak; küçük görmek gibi davranışları içerir. Fiziksel ve cinsel istismara uğrayan bireylerin çoğunlukla duygusal istismar ve ihmale de maruz bırakıldığı bilinmektedir. Çocuğun gelişimi ve işlevselliği açısından yıkıcı sonuçlara sebep olsa da; fiziksel bir bulguya rastlanmadığı için duygusal istismarın farkına varmak zordur. İhmal; çocuğun temel ihtiyaçları olan beslenme; barınma; korunma gibi durumlardan mahrum bırakılmasıdır. İstismar aktif; ihmal ise pasif bir şekilde yapılmaktadır.

Çocukluk çağı travmaları yetişkinlikte kendisini nasıl gösterir?

Bireylerin çocukluk yıllarında ihmal ve istismar yaşantılarına maruz kalması; güvensiz bağlanma geliştirmelerine neden olarak yetişkin yaşantılarındaki ilişkilerini etkileyebilmektedir. Çocukken aile içi şiddete maruz kalmak; yetişkinlik döneminde kararlı ve güvenilir ilişkiler kurmayı sıklıkla güçleştirmektedir. Kendi travmalarını yaşayan anne babalar; aynı zamanda rahatlık ve koruma sağlamada duygusal olarak istikrarsız ve tutarsız olabilmektedir.

Kişi; bugünkü koşullarına veya sorunlarına uygun olmayan ve aşırı tepkiler veriyorsa; alakasız gibi görünen durumlar veya olaylar tarafından tetikleniyorsa; üzerine çalışılması gereken travmatik anılar olduğu düşünülebilir. Travma yaşayan pek çok insan; kronik bir şekilde etraflarındaki insanlarla uyumsuzdur.

Pek çok çalışma; çocukluk çağı travmatik yaşantıları ile depresyon; anksiyete gibi duygudurum bozuklukları; madde kullanım bozuklukları; yeme bozuklukları; kişilik bozuklukları arasında ilişki olduğuna dair kanıtlar göstermektedir.

Benlik saygısı; özgüven; psikolojik dayanıklılık; duygu düzenleme becerileri gibi yetişkin hayatında koruyucu olacak pek çok özellik; çocukluk çağında yaşanan travmatik yaşantılardan olumsuz etkilenmektedir. Bebeklikte kendini güvende hissetmeyen çocuklar; büyüdükçe ruh hallerini ve duygusal tepkilerini düzenlemede sorunlar yaşamaktadır.



Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır; tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.