İletişimin olmazsa olmazıdır dinleme. Karşılıklı ya da tek taraflı bir iletişimde ancak dinleyerek iletişime katılmanız mümkün olur. Öbür türlü gerçekleşen bir iletişim; yanlış anlamalara; iletişim çatışmalarına meydan verir. Dinlemenin de çeşitleri var: bunlar: görünüşte dinleme; seçerek gerçekleştirilen; saplantılı olan; savunucu tarzda; tuzak kurucu cinsten ve yüzeysel olarak sınıflandırılıyor. İsimlerinden de anlayabileceğiniz gibi bu dinleme çeşitleri hayatımızın her yerinde her anında gerçekleşen dinleme şekilleri. Doğru bir iletişim nasıl olmalı ; kendimi nasıl daha iyi ifade edebilirim diye durup düşündüyseniz; öncelikle bu dinleme biçimlerinden hangilerini günlük hayatta kullandığınızı bir gözden geçirip; aslında olması gerekeni bulma yolunda en sağlıklı adımı atabilirsiniz. Şimdi kısaca bu dinleme biçimlerine göz atacak olursak;
Görünüşte: Konulan kişiyi dinler gibi görünürsünüz ama aslında sıra size geldiğinde ne söyleyeceğinizi kafanızda şekillendirmekle meşgulsünüzdür. Bu arada karşınızdakinin size ne anlatmak istediğini kaçırmış olursunuz ve iletişim yüzeyselleşir; yanlış anlaşılmalara mahal verilir.
Seçerek: Bir nevi algıda seçicilik yaparak; konuşanın söylemleri arasından sadece kendi ilgi ve merakınızı uyandırın kısımlar işitildiğinde gerçekleştirilen dinlemedir. Kişi; konuşanın diğer sözlerini sadece dinler gibi görünür.
Saplantılı: Duygusal ve ideolojik saplantılara dayalı bir dinlemedir. Kişi konuşmaları bu yönde değerlendirir.
Savunucu: Söylenen tüm sözler dinleyenin benliğine yönelik bir eleştiri ya da hakaret barındırmaktadır. Hemen hemen her sözün altında bir anlam aranır; yanıt verirken de kendini savunmaya dayalı konuşmalar gerçekleştirilir.
Tuzak kurucu: Karşınıza çıkmış mıdır bilmem ama; insanı oldukça geren bir tavırla; konuşanın eksik yanını yakalamak için sessizce pusuya yatarak dinleyen bu dinleyici çeşidi sizi zor durumda bırakmak için her an açığınızı aramaktadır.
Yüzeysel: Konuşanın söyledikleri genel olarak ortam ve koşullardan bağımsız; söylenmek istenenleri göz önüne almaksızın gerçekleştirilen dinleme biçimidir. Her zaman düz anlamlar çıkarılır; neticede karşı taraf derdini anlatamaz.
Hayatımızda gerçekleştirdiğimiz önemli görüşmelerde bu takım dinleme biçimleri içerisinde yer alıp almadığımızı sorgulayacak olursak; nerede hata yaptığımızı belki daha iyi anlarız.