Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Ağlamak Ve Öfkelenmek Güzeldir

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 19:59    Güncellendi: 18.02.2025 19:59

Tıp fakültesi 4. sınıf öğrencisi iken (stajyer doktor olarak) genel cerrahi yoğun bakım ünitesinde arkadaşlarımla nöbetler tuttuk. Yoğun bakım ünitesi; ölüm ile yaşamın kesiştiği bir yerdi. İki ihtimalden biri hayata tutunmakken; diğeri ise mutlak gerçekle yüzleşmekti. Genelde ameliyat sonrası hastaların takibi yapılırdı. Sorumlu asistan doktor; gün içinde yaptığı her değerlendirmede bizlere şu soruyu mutat sorardı: “hasta gaz-gaita çıkardı mı?”. Günlük yaşamda gülüp geçeceğimiz bu soru; yoğun bakım hastası için hayati öneme sahipti. Sorunun cevabı “evet” olduğunda bilinirdi ki hasta olumlu seyir gösterecek ve iyileşecekti. Stajyer doktorun asli vazifelerinden biri; ayağa kısmen kalkabilen hastaların koltuk altına girerek hastayı mobilize etmek (yürütmek) ve asistanın verdiği talimat doğrultusunda rektal tuşe atmak (bağırsak hareketlerini uyarmak) idi. Tek hedef vardı: gaz-gaita çıkışını sağlamak.

Bugün; psikiyatri uzmanı bir hekim olarak bazı anne ve babaların beklentilerini görüp şaşırıyorum: “çocuğum hiç ağlamasın”; “delikanlı hiç öfkelenmesin”. Duyguların dışa vurumu olan ağlamanın ve öfkelenmenin yokluğu daha iyi olabilir mi? Cenaze evinde annesinin ölümüne ağlamayan çocuk; haksızlığa uğradığında öfkelenmeyen genç mi daha sağlıklı?

Cerrahi operasyon sonrası hasta; gaz-gaita çıkararak nasıl hayatiyet gösteriyorsa; bırakınız çocuklarınız da uygun zeminde ve zamanda ağlasın ve öfkelensin. Zira münasip olan durumlarda “ağlamak ve öfkelenmek güzeldir”.


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır; tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.